Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2020/3550 E. 2023/2745 K. 28.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/3550
KARAR NO : 2023/2745
KARAR TARİHİ : 28.03.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : a. Sanıklar …, … …, … … için istinaf başvurularının esastan reddi
b. Sanıklar …, … … ve … … için düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddi

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı
maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanıklar … ve … müdafilerinin duruşmalı inceleme taleplerinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine,
Sanık … müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin ise hükmolunan hapis cezasının süresine göre 5320 sayılı Kanun’un sekizinci maddesinin birinci fıkrası, 1412 sayılı CMUK’un 318 ve 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddeleri uyarınca reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır.
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Sanık … hakkında Kozan Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.01.2019 tarihli ve 2019/53 Esas, 2019/69 Karar sayılı kararı ile Kozan Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/44 Esas sayılı dosyası ile aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunması sebebiyle her iki dosyanın birleştirilmesine, yargılamaya Kozan Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/44 Esas sayılı dosyası üzerinden devam olunmasına karar verilmiştir.
B. Kozan Ağır Ceza Mahkemesinin, 31.01.2019 tarihli ve 2018/44 Esas, 2019/77 Karar sayılı kararı ile;
Sanık …’ın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası ile üçüncü fıkranın son cümlesi, 43 üncü maddesinin birinci cümlesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 18 yıl 9 ay hapis ve 25.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına hak yoksunluklarına,
Sanık …’ın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (b) bendi , 43 üncü maddesinin birinci cümlesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 24 yıl hapis ve 90.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına hak yoksunluklarına,

Sanık … ‘in uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (b) bendi, 43 üncü maddesinin birinci cümlesi, 62 inci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 20 yıl 7 ay 15 gün hapis ve 37.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına,
Sanıklar …ve …’un uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 inci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 8 yıl 4 ay hapis ve 16.660,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına, hak yoksunluklarına,
Sanık …’in uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 inci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 9 yıl 2 ay hapis ve 33.320,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına,
C. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 14.06.2019 tarihli ve 2019/1164 Esas, 2019/1068 Karar sayılı kararı ile sanıklar …, … ve … hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafilerinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
D. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 14.06.2019 tarihli ve 2019/1164 Esas, 2019/1068 Karar sayılı kararı ile, sanıklar …, … ve … hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlerdeki hukuka aykırılıklar düzeltilerek, hükümlere yönelik sanıklar müdafilerinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Suçun unsurlarının oluşmadığına,
2. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine,
3. Eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağına,
4. Eylemin yardım etme niteliğinde olduğuna,

5. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
6. Sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının uygulamasının hatalı olduğuna
İlişkindir.
B. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Suçun unsurlarının oluşmadığına,
2. Yeterli delil bulunmadığına, içeriği net olmayan telefon görüşmeleri olduğuna ve beraat kararı verilmesi gerektiğine,
3. Eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağına,
İlişkindir.
C. Sanık … … ve müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Yeterli delil bulunmadığına, içeriği net olmayan telefon görüşmeleri olduğuna ve beraat kararı verilmesi gerektiğine,
2. Eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağına,
3. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
İlişkindir.
D. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine, ilk ifadesinde sanık …’ya uyuşturucu sattığını beyan etmiştir,
2. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
İlişkindir.
E. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
2. Delil değerlendirmesinin hatalı yapıldığına, sanık hakkında 43 üncü maddenin ve 188 inci maddenin dördüncü fıkrasının (b) bendinin uygulanamayacağına,
İlişkindir.
F. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine,
2. Delil değerlendirmesinin hatalı yapıldığına, tanık … bütün aşamalarda sanıktan uyuşturucu madde almadığını beyan etmiş olmasına rağmen sadece tutanak tanıklarından birinin beyanının esas alınmasına,
3. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanık … için; Sanık hakkında alınan iletişim tespiti kararı uyarınca yapılan dinleme üzerine 9. olay da 16.11.2017 tarihli fiziki takip tutanağı içeriğine göre hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan işlem yapılan yaşı küçük sanık …’ın durdurulduğu ve üzerinden bir fişek uyuşturucu madde ele geçirilmesi üzerine savcılıkta alınan beyanında uyuşturucu maddeyi sanıktan aldığını beyan ettiği anlaşılmış ve olay 10 kapsamında da sanığın 18.11.2017 tarihinde hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan tanık … isimli şahıs ile görüştüğü ve yapılan fiziki takip sonucunda tanık … de 1 paket uyuşturucu madde ele geçirildiği ve tanık …’in beyanı ile de sanığın kendisine uyuşturucu madde verdiğini söylediği dikkate alındığında sanığın inkara yönelik savunmalarına itibar edilmeyerek her iki eylemi de sabit kabul edilmiş ve cezalandırılmasına karar verilmiştir ayrıca 9. olayda sanığın eylemini çocuk sanığa karşı gerçekleştirdiği anlaşıldığından hakkında 188 inci maddenin son cümlesi uygulanmıştır.

Sanık … için; Sanık hakkında alınan iletişim tespiti kararı uyarınca yapılan dinleme üzerine 1. olay da 05.11.2017 tarihli fiziki takip tutanağı içeriğine göre hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan işlem yapılan sanık … ile sanığın telefonda görüşmesi üzerine yapılan fiziki takip sonucunda tanığın durdurulduğu ve yere attığı maddenin alındığı ve uyuşturucu madde ele geçirildiği ve ifadesinde de sanıktan aldığını ve sanık …’ın da parasız verdiğini beyan ettiği anlaşılmakla eylemi sabit kabul edilmiş yapılan keşfe göre hakkında 188 inci maddenin dördüncü fıkrası uygulanmış, yine sanık için 6. olay kapsamında 13.11. 2017 tarihinde … ile görüşmesi üzerine fiziki takip yapıldığı ve tanığın üzerinde bulunan uyuşturucu maddeyi verdiği ve kolluk aşamasında verdiği beyanında fiziki takip tutanağı ile uyumlu olarak sanık …’tan aldığını beyan etmesi karışında sanığın bu eylemi de sabit kabul edilmiştir; ve sanık için 8. olay olarak 16. 11.2017 tarihinde tanık … ile görüşmesi üzerine yapılan fiziki takipte uyuşturucu maddenin ele geçirilmesi ve tanığın beyanı ile de uyuşturucu maddeyi …’tan aldığı sabit olduğundan eylem sabit kabul edilmiş ve mahkeme tarafından yapılan keşif ile de camiye 200 metre den az mesafede olduğu tespit edildiğinden cezasında arttırım yapılmasına karar verilmiş ve son olarak sanığın olay 20 de 22.12.2022 tarihinde alınan ihbar , iletişimin tespiti tutanakları içeriği, fiziki takip tutanağı ve diğer sanık beyanları dikkate alındığında öncü ve artçı olarak uyuşturucu madde getirdiği sabit kabul edildiğinden sanığın cezalandırılmasına ve hakkında dört eylemi sebebi ile 43 üncü maddenin uygulanmasına karar verilmiştir.
Sanık … için; hakkında alınan iletişimin tespiti kararı uyarınca yapılan dinlemeler üzerine fiziki takiplerde 4 nolu olayda tanıklar …, … ve …’ e uyuşturucu madde verdiği, 5 nolu olayda tanık …’a uyuşturucu madde verdiği, 12 nolu olayda tanık …’e uyuşturucu madde sattığı, 15 nolu olayda …’a uyuşturucu madde sattığı ve 20 nolu olayda da diğer sanıklar ile beraber sanık …’den uyuşturucu madde aldığı anlaşıldığından ve sanığın bütün aşamalardaki beyanları ile de uyuşturucu maddeleri sattığını ikrar ettiğinden sanığın cezalandırılmasına yapılan keşif sonucunda 12 inci ve 15 inci olaylarda 188 inci maddenin dördüncü fıkrasının uygulanmasına ve tutuklu olduğu aşamada gömülü olan uyuşturucu maddenin yerine söylediği sabit ise de bu malın bakiye kısmını oluşturduğu yeni delil ortaya çıkarmaması sebebiyle hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanamayacağına karar verilmiştir.
Sanık … için; Sanık hakkında alınan iletişim tespiti kararı uyarınca yapılan dinleme üzerine 18. olay da 13. 12. 2017 tarihli fiziki takip tutanağı içeriğine göre hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan işlem yapılan sanık … ile buluştukları ve tanık …’nın sanıktan birşey aldığı ve durdurulduğunda araç camından dışarıya uyuşturucu maddeyi attığının anlaşılması üzerine her ne kadar tanık sanıktan uyuşturucu madde almadığını beyan etse de tutanak
tanığının olayı doğrulayan beyanı dikkate alındığında sanığın eylemi sabit kabul edilerek sanığın cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Sanık … için; Sanık hakkında alınan iletişim tespiti kararı uyarınca yapılan dinleme üzerine 11. olay da 19.11.2017 tarihinde sanık ile hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet hükmü kesinleşen sanık … arasındaki görüşme üzerine yapılan fiziki takipte sanığın bulunduğu aracın polis kontrol noktasını görmesi üzerine yavaşladığı ve araçtan poşetin atıldığı ve 75 adet fişek halinde uyuşturucu maddenin bulunduğunun anlaşılması karşısında sanık her ne kadar …dan kullanmak amacı ile uyuşturucu madde aldığını beyan etse de bir bütün olarak değerlendirildiğinde sanığın eylemi sabit kabul edilerek cezalandırılmasına karar verilmiştir .
Sanık … için; 20 olayda 22.12. 2017 tarihinde uyuşturucu madde ile yakalanan sanık …’ya uyuşturucu madde sattığını ikrar ettiği ve yapılan inceleme ile de poşetlerden birinin üzerinde parmak izinin çıktığı sabit olduğundan ve sanık … beyanları da dikkate alındığından sanığın eylemi sabit kabul edilerek cezalandırılmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Sanıklar …, … ve …yönünden.
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince, sanıklar …, … ve …hakkında kurulan hükümlerde isabetsizlik görülmediği gerekçesi ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Sanıklar …, … ve … yönünden.
1. İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince sanık … hakkında ;
Sanık … hakkında gerekçeli kararda olay 6 olarak gösterilen eylemle ilgili Dairemizce yapılan değerlendirmede, bu eylemin sanık yönünden şüphe boyutunda kaldığı, eylemin sabit olmadığı sanık … hakkında sabit görülen eylem sayısı itibariyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması sırasında en üst hadden (1/2) arttırım yapılmak suretiyle fazla ceza tayini, hukuka aykırı olduğundan, kurulan hükmün Ö-4. fıkrasında bulunan ” 1/2″ ibaresinin “1/4″ olarak ” 24 YIL 9 AY HAPİS VE 4500 GÜN” ibaresinin ise ” 20 YIL 7 AY 15 GÜN HAPİS VE 3750 GÜN ” alarak DÜZELTİLMESİNE, Sanık … hakkında kurulan hükmün Ö-6. fıkrasında bulunan ” 4500 ” ibaresinin “3750” olarak,

” 90.000,00 TL” ibaresinin ise ” 75.000,00 TL” olarak DÜZELTİLMESİNE,
Sanık … hakkında kurulan hükmün Ö-7. fıkrasında bulunan ” 24 YIL 9 AY HAPİS VE 90.000,00 TL” ibaresinin ” 20 YIL 7 AY 15 GÜN HAPİS VE 75.000,00 TL ” olarak DÜZELTİLMESİ suretiyle DÜZELTİLEREK İSTİNAF BAŞVURUNUN ESASTAN REDDİNE,
2. İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince sanık … Hakkında ;
Yüksek Yargıtay kararları ve Dairemizin uygulamaları dikkate alındığında, sanık … hakkında sabit görülen eylem sayısı itibariyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması sırasında en üst hadden (1/2) arttırım yapılmak suretiyle fazla ceza tayini, hukuka aykırı olduğunan sanık hakkında kurulan hükmün L-4. fıkrasında bulunan ” 1/2″ ibaresinin “1/3″ olarak ” 24 YIL 9 AY HAPİS VE 4500 GÜN” ibaresinin ise ” 22 YIL HAPİS VE 4000 GÜN ” olarak DÜZELTİLMESİNE,
Sanık hakkında kurulan hükmün L-5. fıkrasında bulunan ” 20 YIL 7 AY 15 GÜN HAPİS VE 3750 GÜN ” ibaresinin ” 18 YIL 4 AY HAPİS VE 3333 GÜN ” olarak DÜZELTİLMESİNE,
Sanık hakkında kurulan hükmün L-6. fıkrasında bulunan ” 3750 ” ibaresinin ” 3333″ olarak, “75.000,00 TL” ibaresinin ise “66.660,00 TL” olarak DÜZELTİLMESİ, sanık hakkında kurulan hükmün L-7. fıkrasında bulunan ” 20 YIL 7 AY 15 GÜN HAPİS VE 75.000,00 TL” ibaresinin ” 18 YIL 4 AY HAPİS VE 66.660,00 TL ” olarak DÜZELTİLMESİ, suretiyle , DÜZELTİLEREK İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
3. İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince sanık … hakkında ;
Olay tutanağı içeriği ve dosyadaki diğer bilgi ve belgelere göre, görevli kolluk tarafından sanık … ile sanık … arasındaki uyuşturucu madde ve para alışverişinin görülüp tespit edilmemiş olduğu hususu dikkate alındığında; sanık …’ın yakalandığında ilk beyanları, aşamalardaki ısrarlı beyanları ile sanık … ile aralarında geçen telefon görüşmelerine ilişkin tape kayıtlarının uyuşturucu madde alışverişine ilişkin olduğuna dair teyit mahiyetindeki samimi ve aydınlatıcı beyanları ile sanık …’ın suçunun ortaya çıkmasına yardım ve hizmette bulunmuş olduğu, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 192 nci maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,

Hukuka aykırı görüldüğünden
-Sanık … hakkında kurulan hükmün R-2 fıkrasından sonra gelmek üzere ve ayrı bir paragraf oluşturacak şekilde ” Sanığın, hakkında yeterli ve kesin delil bulunmadığı aşamada beyanları ile diğer sanık …’ın’ın suçunun ortaya çıkarılmasına yardım ve hizmette bulunduğu anlaşıldığından, yardım ve hizmetin niteliği ve mahiyeti ile tüm dosya kapsamı dikkate alınarak 5237 sayılı Kanun’un 192 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca takdiren 1/3 oranında cezasından indirim yapılarak sanığın 6 YIL 8 AY HAPİS VE 666 GÜN KARŞILIĞI ADLİ PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,” ibaresi EKLENMESİNE,
-Sanık … hakkında kurulan hükmün R-3 fıkrasında bulunan ” 8 YIL 4 AY HAPİS VE 833 GÜN ” ibaresinin hükümden ÇIKARTILMASINA, yerine aynı sıraya gelecek şekilde ” 5 YIL 6 AY 20 GÜN HAPİS VE 555 GÜN ” ibaresinin EKLENMESİNE,
Hükmün 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesi uygulanan R-4. parağrafında yer alan “833 gün” ve ” 16.660,00 TL ” ibareleri hükümden ÇIKARILARAK yerlerine aynı sıraya gelecek şekilde “555 gün” ve “11.100,00 TL” ibareleri EKLENMEK suretiyle,
-Sanık … hakkında kurulan hükmün R-5 fıkrasında bulunan ” 8 YIL 4 AY HAPİS VE 16.660,00 TL ” ibaresinin hükümden ÇIKARTILARAK yerine aynı sıraya gelecek şekilde ” 5 YIL 6 AY 20 GÜN HAPİS VE 11.100,00 TL ” ibaresi EKLENMEK suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE, karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. Sanıklar …, … ve … yönünden verilen hükümlerin incelenmesinde:
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına, suçun sübutuna, iletişim tespiti kararında bir hukuka aykırılık bulunmadığına, delillerin hukuka uygun olarak toplandığına ilişkin takdirlerinde bir isabetsizlik bulunmadığı, alınan iletişimin tespiti kararları uyarınca sanıklar için yapılan fiziki takipler sonucunda tanılarda uyuşturucu maddelerin ele geçirildiği anlaşılmakla sanıklar müdafilerinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümlerde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
2. Sanık … yönünden verilen hükmün incelenmesinde:
13.12.2017 tarihli olayda fiziki takip tutanağına göre; sanığın aracı ile beklediği sırada tanık …’nın

geldiği ve aracından inerek sanığın aracının yanına gittiği ve kısa bir süre görüştüklerinin tespit edildiği ancak mahkeme tarafından yapılan keşifte dinlenilen ve beyanı hükme esas alınan tutanak tanığı … …’in beyanında sanığın aracından tanık …’ya bir şey uzattığını ve tanığın alarak aracına bindiğini beyan etmesi ve mahkeme tarafından bu hususun kabul edilmesi ve keşifte dinlenen diğer tutanak tanığın görgüye dayalı bilgisinin olmaması karşısında; oluşan çelişkinin giderilebilmesi için, tutanak tanığı … …’in tekrar duruşmaya çağırılarak tutanak içeriği ile beyanı arasındaki çelişkinin sorulması ve dinlenmeyen tutanak tanığınında duruşmaya usulüne uygun olarak çağrılıp, yöntemince bilgi ve görgülerine başvurularak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması hukuka aykırı görülmüştür .
3. Sanık … yönünden verilen hükmün incelenmesinde:
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına, suçun sübutuna, temel cezaların alt sınır aşılarak belirlenmesine, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin sanık hakkında uygulanmamasına, iletişimin tespiti kararında bir hukuka aykırılık bulunmadığına, delillerin hukuka uygun olarak toplandığına ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, aşağıda belirtilen dışında hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
Sanığın 22.12.2017 tarihli suç nedeniyle “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçu sabit ise de; 16.11.2017 tarihli tanık …’e uyuşturucu madde sattığına ilişkin sonradan döndüğü müdafisiz kolluk beyanı dışında mahkûmiyete yeterli delil bulunmadığı sebebi ile sabit olmadığı ve 05.11.2017 tarihli olaya ilişkin fiziki takip tutanağında alışverişin görülmediği, tanık …’ın beyanı ile sabit olduğu üzere suretiyle uyuşturucu madde satışının araç içinde gerçekleştiği anlaşılmakla; özel araçların, “umumi veya umuma açık yer” kapsamında olmadığı, dolayısıyla 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendinin uygulanma koşulları bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında hükmedilen temel ceza üzerinden 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendi uyarınca artırım yapılmak suretiyle fazla ceza tayin edilmesi, nedenleriyle hukuka aykırı görülmüştür.
4. Sanık … yönünden verilen hükmün incelenmesinde:
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına, suçun sübutuna, temel cezaların alt sınır aşılarak belirlenmesine, iletişimin tespiti kararında bir hukuka aykırılık bulunmadığına, delillerin hukuka uygun olarak toplandığına ilişkin takdirinde bir isabetsizlik
bulunmadığı anlaşılmakla sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, aşağıda belirtilen dışında hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
Sanığın 12.11.2017 ve 22.12.2017 tarihli suçları nedeniyle “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçu sabit ise de; 12.11.2017 tarihli tanık …’da ele geçirilen uyuşturucu madde için yapılan arama işleminin hukuka aykırı olduğu ve delil olarak kabul edilemeyeceğinden hükme esas alınamayacağı ve 24.11.2017 tarihli olaya ilişkin fiziki takip tutanağı ile de sabit olduğu üzere sanığın tanık …’e uyuşturucu madde satışının araç içinde gerçekleştirdiği anlaşılmakla; özel araçların, “umumi veya umuma açık yer” kapsamında olmadığı, dolayısıyla 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendinin uygulanma koşulları bulunmadığı ayrıca 04.12.2017 tarihli olayda fiziki takip tutanağına göre alışverişin görülmediği, tutanak tanıklarının alışverişin yapıldığı yeri tespit edemedikleri, sanık ile tanık …’ın uyuşturucu satıldığı yer konusunda birbirinden farklı beyanlarının olduğu ve alınan bilirkişi raporunda farklı hesaplamaların bulunduğu ve bu durumun sanık aleyhine değerlendirilemeyeceği gözetilmeden, sanık hakkında hükmedilen temel ceza üzerinden 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendi uyarınca artırım yapılmak suretiyle fazla ceza tayin edilmesi, nedenleriyle hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
1.Sanıklar ….. ve ….. yönünden verilen hükümlerin incelenmesinde:
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 14.06.2019 tarihli ve 2019/1164 Esas, 2019/1068 Karar sayılı kararında sanıklar müdafilerince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2. Sanık … yönünden verilen hükmün incelenmesinde:
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 14.06.2019 tarihli ve 2019/1164 Esas, 2019/1068 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

3. Sanık … yönünden verilen hükmün incelenmesinde:
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 14.06.2019 tarihli ve 2019/1164 Esas, 2019/1068 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Bozma nedenine ve tutuklu kaldığı süreye göre sanığın SALIVERİLMESİNE, başka bir suçtan hükümlü ya da tutuklu bulunmadığı takdirde salıverilmesinin sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına,
4. Sanık … yönünden verilen hükmün incelenmesinde:
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanık ve müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 14.06.2019 tarihli ve 2019/1164 Esas, 2019/1068 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Bozma nedenine ve tutuklu kaldığı süreye göre sanığın SALIVERİLMESİNE, başka bir suçtan hükümlü ya da tutuklu bulunmadığı takdirde salıverilmesinin sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Kozan Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
28.03.2023 tarihinde karar verildi.