YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/21093
KARAR NO : 2022/4176
KARAR TARİHİ : 04.04.2022
Mahkeme : ADANA Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : 1- Mahkûmiyet; Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 04/03/2020 tarih, 2018/473 esas ve 2020/136 sayılı kararı
2- İstinaf başvurusunun eleştirilerek esastan reddi; Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 29/06/2020 tarih 2020/1414 esas ve 2020/949 sayılı kararı
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararların niteliği ve temyiz sebeplerine göre incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Sanıklar … , … ve … müdafileri ile sanık …’un temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin istemlerinin, 08/03/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile 5271 sayılı Kanun’un 299/1-1. cümlesine getirilen değişiklik uyarınca; takdiren reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır.
5271 sayılı CMK’nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak, sanıklar … , … ve … müdafileri ile sanık …’un dilekçelerinde belirttikleri temyiz sebeplerinin hükümlerin hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek, anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
1- Dosya içerisindeki tutanakların sanıklara okunduğunun belirtilmesine rağmen tüm sanıkların aleyhe hususları kabul etmediklerini beyan ettikleri, hükümlere esas alınan iletişim tespit tutanaklarının dosyada bulunmasına rağmen açıkça okunarak sanıklara diyeceklerinin sorulmadığı, sanık … ’in de kollukta görüşmeleri hatırlamadığını beyan ettiği, kovuşturma aşamasında ise açıkça geçmişte yüz yüze görüşmeleri haricinde diğer sanıklarla herhangi bir iletişimin olmadığını beyan ederek iletişim tespit tutanaklarını
kabul etmediği anlaşıldığından, iletişim tespit tutanaklarının duruşmada sanıklara okunarak diyeceklerinin sorulması, iletişim tespit tutanaklarında geçen görüşmelerin kendilerine ait olmadığını söylemeleri durumunda ses örnekleri alınarak telefon konuşmalarının sanıklara ait olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi veya uzman bir kurum ya da kuruluşa ses analizi yaptırılarak rapor alınması, sonucuna göre sanıkların hukukî durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2- TCK’nın 53. maddesi ile ilgili olarak 7242 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
3- Kabule göre;
TCK’nın 188/5. maddesinin uygulanması için en az üç müşterek failin “aynı yönde” hareket etmeleri ve bir olay üzerinde aynı amaç doğrultusunda iradelerinin birleşmesi gerektiği, TCK’nın 188/3. maddesindeki seçimlik hareketlerinden bir tanesinin en az üç müşterek fail tarafından işlenmesinin gerekmediği, tüm dosya kapsamına göre, sanıkların ele geçen uyuşturucu maddenin Silvan’dan Mersin’e nakli konusunda iradelerinin birleştiği anlaşıldığından, sanıklar hakkında TCK’nın 188/3. maddesi uyarınca belirlenen ceza üzerinden TCK’nın 188/5. maddesi uyarınca artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar … , … ve … müdafileri ile sanık …’un temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 29/06/2020 tarih, 2020/1414 esas ve 2020/949 sayılı kararı hukuka aykırı bulunduğundan, 5271 sayılı CMK’nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMK’nın 307. maddesinin 4. fıkrası uyarınca hakkında aleyhe temyiz bulunmayan sanıkların, sonuç ceza yönünden kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, tutukluluk süresi ve tutuklama koşullarında değişiklik bulunmadığından sanıklar Hasan, Şehmus ve Murat hakkındaki salıverilme taleplerinin reddine,
28/02/2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun’un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 304/1. maddesi uyarınca dosyanın Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmesine 04/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.