Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2020/19257 E. 2023/2882 K. 30.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/19257
KARAR NO : 2023/2882
KARAR TARİHİ : 30.03.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin, hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

A. Adana Cumhuriyet Başsavcılığının, 02.07.2015 tarihli ve 2015/15803 Esas sayılı iddianamesi ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 191 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

B. Adana 12. Asliye Ceza Mahkemesinin, 24.11.2015 tarihli ve 2015/527 Esas, 2015/847 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan, suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci, 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile hak yoksunluklarına ve tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanığın temyiz isteği özetle; kararın temyizen bozulmasına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Yerel mahkemece, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurduğu gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE

Sanık hakkında kurulan hüküm,

İddianame içeriğinde, sanık hakkında daha önce işlediği aynı suçtan dolayı verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının ihlal nedeniyle kaldırılarak iddianame ile kamu davası açıldığından bahisle, 02.06.2015 tarihli bu suç nedeniyle doğrudan kamu davası açıldığının belirtildiği; ancak UYAP sorgulamasında, daha önce işlediği 12.04.2014 tarihli suçla ilgili olarak Adana 25. Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.12.2014 tarihli ve 2022/465 Esas, 2022/773 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci ve 51 inci maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezasının ertelenmesine karar verildiği anlaşılmakla,

Sanık hakkında daha önce, aynı nitelikteki başka bir suç nedeniyle 6545 sayılı Kanun’la değişik 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca verilmiş bir “kamu davasının açılmasının
ertelenmesi” kararı varsa ve kovuşturması devam ediyorsa, verilecek hüküm inceleme konusu davada verilecek kararı da etkileyeceğinden, her iki suça ilişkin davaların birleştirilmesi ve delillerin tartışılması, sonuçlanmış ve hüküm kesinleşmiş ise dosyasının getirtilerek bu dosya içine konulması gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,

Nedeniyle hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Adana 12. Asliye Ceza Mahkemesinin, 24.11.2015 tarihli ve 2015/527 Esas, 2015/847 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden diğer yönlerden incelenmeksizin hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

30.03.2023 tarihinde karar verildi.