Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2018/959 E. 2019/5144 K. 11.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/959
KARAR NO : 2019/5144
KARAR TARİHİ : 11.07.2019

Mahkeme Kararı : Çocuk Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma

İtiraz yazısı ile dava dosyası incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) KONUYLA İLGİLİ BİLGİLER :
İstanbul 4.Çocuk Mahkemesinin 23.02.2017 gün ve 2016/479 esas ve 2017/53 karar sayılı dosyasında sanık … aleyhine “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan TCK’nın 191/1, 31/3, 62, 50/3, 50/1-a, 52/2-4 maddeleri uygulanarak mahkûmiyet hükmü kurulmuştur.
Bu karara karşı süresi içinde sanık … tarafından temyiz talebinde bulunulmuş, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının bozma düşünceli tebliğnamesi ile dosya Dairemize gönderilmiştir.
Dairemizce 26.02.2018 tarihinde, 2017/7503 esas ve 2018/2000 karar sayı ile onama kararı verilmiştir
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca Dairemizin onama kararına itiraz edilmiştir.
B) İTİRAZ NEDENLERİ :
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz yazısında;
“İstanbul 4 üncü Çocuk Mahkemesi, 23.2.2017 gün ve 2016/479-2017/53 sayılı kararı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan, …’ın 5237 Syl. TCK 191/1, 31/3, 62/1, 50/1-a, 52/2, 4 üncü maddeleri uyarınca, 4.000. TL adli para cezası ile tecziyesine karar vermiştir.
28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı kanunla yapılan değişiklikle, TCK’nın 191/4-a maddesi “Kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır” şeklinde düzenlenmiştir.
28.6.2014 tarihinden sonra, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının kaldırılabilmesi için “kişinin kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi” kuralının ihlal edilmesi gerekir. Bu yönde uygulamada birlik vardır.
Ancak 20 inci Ceza Dairesinin tatbikinin aksine, Yargıtay 10 uncu Ceza Dairesi 6545 sayılı kanunla, TCK’nun 191/4-a maddesinde yapılan değişikliğin, sadece 28.6.2014 tarihinden sonra başlanacak, infaz işlemlerinde uygulanabileceğini belirtmektedir.
Çözümlenmesi gereken sorun, 6545 sayılı kanunla, TCK’nun 191/4-a maddesindeki değişiklik, sadece 28.6.2014 tarihinden sonra başlanacak, Denetimli Serbestlik ve Yardım Şube Müdürlüğü işlemlerinde mi uygulanmalıdır?
5237 sayılı TCK’nın 191. maddesinin gerekçesinde de ifade edildiği üzere, uyuşturucu madde kullanan kişi tedavi ve terapiye ihtiyaç duyan kişidir. Bu nedenle, öncelikle uyuşturucu madde kullananların, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verilmektedir.
Düzenleme 5237 sayılı TCK’nun 191/4 üncü maddesindedir. İnfaz hukukuna ait olmayan, maddi hukuka ait düzenlemedir.
Denetimli Serbestlik ve Yardım Şube Müdürlüğünün çıkardığı çağrı yazının tebliği, tebligat kanunu hükümlerine göre çıkarılan, davaya devam edilip edilmeyeceğini gerektiren, adli bir işlemdir.
Bu sebeple yasal değişikliğin, lehe olduğu, 5237 sayılı TCK’nın 7/2 inci maddesine göre, geriye yürütülmesi gerektiği kabul edilmelidir.
Somut olayda, sanığa Beyoğlu Denetimli Serbestlik ve Yardım Şube Müdürlüğünce 05.04.2012 tarihinde tebliğ olunan uyarılı davetname ile 10 gün içerisinde adı geçen müdürlüğe gelmesi konusunda ihtarda bulunulduğu; ancak sanığın yasal sürede müracaat etmemesi üzerine, sanığa tekrar yeni bir süre verilerek başvuru yapması konusunda ihtarat gönderilmediği görülmektedir. Sanığın ilk ihtarata uymamasının, kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi olarak kabul edilemeyeceği düşünülmektedir.
Bu sebeple, 5237 sayılı TCK’nun 191/4-a maddesi gereğince yeniden ihtarlı davetname gönderilmesi gerektiğinin gözetilmemesi sebebiyle, hükmün bozulmasına karar verilmesi gerektiği kabul edilmiştir.
İzahat karşısında; Yargıtay 10 uncu Ceza Dairesinin anılan kararına itiraz edilmiştir.” denilerek, Dairemizin sanık hakkındaki onama kararının kaldırılarak, yerel Mahkeme hükmünün belirtilen nedenle bozulması istenmiştir.
C) İTİRAZIN VE KONUNUN İRDELENMESİ :
Dairemizin itiraza konu olan kararının, itiraz yazısında ileri sürülen tüm nedenler tartışılıp değerlendirilerek verildiği ve kararda bir yanlışlık bulunmadığı anlaşıldığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı yerinde görülmemiştir.
İtirazın incelenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmektedir.
D) KARAR: Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının yerinde görülmediğine,
2- 5271 sayılı CMK’nın 308. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, itirazın incelenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna GÖNDERİLMESİNE,
11.07.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.