Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2018/5686 E. 2019/51 K. 07.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/5686
KARAR NO : 2019/51
KARAR TARİHİ : 07.01.2019

Adalet Bakanlığı’nın, 03/12/2018 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık … hakkındaki kamu davasının durmasına dair Şanlıurfa 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/06/2018 tarihli ve 2018/154 esas, 2018/541 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 12/12/2018 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanık hakkında, daha önce 13/01/2016 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı 06/03/2016 tarihinde kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği,
2- Bununla birlikte sanığın kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar ettiği gerekçesi ile bu suçtan dolayı 18/10/2016 tarihli iddianame ile kamu davası açıldığı, ancak yapılan yargılama sonucunda Şanlıurfa 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/02/2017 tarihli ve 2016/605 esas, 2017/92 sayılı kararı ile, “ısrar şartının gerçekleşmediği” gerekçesi ile “kamu davasının durmasına” karar verildiği, kararın yasa yoluna başvurulmadan 17/03/2017 tarihinde kesinleştiği,
3- Daha sonra sanığın bu kez kanun yararına bozma talebine konu olan 07/01/2018 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediği iddiası ile yapılan soruşturma sonucunda, TCK’nın 191/6. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmeden 19/02/2018 tarihli iddianame ile kamu davası açıldığı,
4- Yapılan yargılama sonucunda, Şanlıurfa 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/06/2018 tarihli ve 2018/154 esas, 2018/541 sayılı kararı ile, sehven bu suç nedeniyle sanık hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmiş olduğu kabul edilerek, “yükümlülüklere uymamakta ısrar şartının gerçekleşmediği” gerekçesi ile “kamu davasının durmasına” karar verildiği kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, “Şanlıurfa 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/06/2018 tarihli kararında özetle, hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve denetimli serbestlik tedbiri verilen sanığın, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi yeniden bulundurduğu veya kullandığı hususunda bir iddia olmadığı, sanık hakkındaki erteleme kararının kaldırılmasının nedeni olarak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/4. maddesinin (a) bendinde gösterilen, hakkında verilen denetimli serbestlik tedbirine uygun davranmamakta ısrar etmesi olarak gösterildiği, sanık hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kaldırılması ve iddianame düzenlenmesi için oluşması gereken ve kovuşturma şartı niteliğindeki ısrar şartının somut olayda gerçekleşmediği kanaati ile durma kararı verilmiş ise de;
Dosya kapsamına göre, Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 19/02/2018 tarihli ve 2018/2227 esas sayılı iddianamede, sanığın suç tarihinde üzerinde uyuşturucu madde ele geçirildiği, sanık hakkında Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından aynı suçtan daha önce 2016/5643 soruşturma numaralı dosya üzerinden soruşturma yapıldığı ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/4. maddesi gereğince 18.10.2016 tarih ve 2016/5060 numaralı iddianame ile Şanlıurfa 8. Asliye Ceza Mahkemesi’ne kamu davası açıldığı, anılan Kanun’un 191/6. maddesi uyarınca dördüncü fıkraya göre kamu davasının açılmasından sonra, birinci fıkrada tanımlanan suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda ikinci fıkra uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemeyeceği, dolayısıyla şüphelinin kullanmak için esrar maddesi bulundurmak suretiyle atılı suçu işlediği iddiasıyla kamu davası açıldığının anlaşılması karşısında,
5237 sayılı Kanun’un 191/4. maddesinde yer alan, “Kişinin, erteleme süresi zarfında; a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, hâlinde, hakkında kamu davası açılır.” şeklindeki düzenleme nazara alınarak, sanık hakkında yargılamaya devam olunarak esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde durma kararı verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek, Şanlıurfa 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/06/2018 tarihli ve 2018/154 esas, 2018/541 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
TCK’nın 191. maddesinin 2. fıkrasında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu nedeniyle yapılan soruşturmalarda beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verileceği öngörülmüş, 4. fıkrasında erteleme kararının kaldırılarak kamu davası açılması gereken durumlar sayılmış, 5. fıkrasında “erteleme süresi zarfında tekrar kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunun işlenmesi halinde, bu eylemin dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılacağı ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmayacağı” belirtilmiş, 6. fıkrasında ise “Dördüncü fıkraya göre kamu davasının açılmasından sonra, birinci fıkrada tanımlanan suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda ikinci fıkra uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemez.” hükmüne yer verilmiştir.
CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrasının 2. cümlesinde, “… soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir.” hükmü öngörülmüştür.
Somut olayda, sanık hakkında “13/01/2016 tarihli önceki kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verildiği, ancak sanığın yükümlülüklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi nedeni ile 18/10/2016 tarihinde kamu davası açılmış olduğu” gerekçesi ile, kanun yararına bozma talebine konu olan 07/01/2018 tarihli sonraki suça ilişkin olarak TCK’nın 191/6. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmeden dava açılmış ve yapılan yargılama sonucunda yasaya ve dosya kapsamına aykırı bir gerekçe ile “durma kararı” verilmiş ise de,
13/01/2016 tarihli önceki suçtan dolayı verilmiş olan kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kaldırılması sonucu açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda Şanlıurfa 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/02/2017 tarihli ve 2016/605 esas, 2017/92 sayılı kararı ile, “ısrar şartının gerçekleşmediği” gerekçesi ile “kamu davasının durmasına ve sanık hakkındaki tedbirin devamına” karar verildiği, durma kararının yasa yoluna başvurulmadan 17/03/2017 tarihinde kesinleştiğinin anlaşılmıştır.
Bu durum karşısında artık yapılması gereken işlemin, kanun yararına bozma talebine konu olan 07/01/2018 tarihli sonraki suçun, ilk suç nedeniyle uygulanmasına devam edilen tedbirin infazı sırasında işlenip işlenmediğinin belirlenmesi ve bu kapsamda TCK’nın 191/5. maddesi uyarınca kovuşturma şartı bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, ilk suç nedeniyle verilmiş olan tedbirin infazı sırasında veya tedbirin gerekleri yerine getirildiği halde erteleme süresi içinde işlenmiş ise ayrı bir kovuşturma yapılmasına yasal engel bulunup ilk suça ilişkin “Kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının” ihlali niteliğinde olacağından iki dosyanın birleştirilerek sanığın hukukî durumunun belirlenmesi; ilk suç nedeniyle verilmiş olan tedbirin infazı sırasında işlenmiş değilse, başka bir deyişle ilk suç nedeniyle verilmiş olan ve durma kararı üzerine uygulanmasına devam edilen tedbirin infazına, ikinci suç tarihi olan 07/01/2018’den önce sanığın yükümlülüklerini yerine getirmemekte ısrar etmesi nedeniyle, son verilmiş ise, bu ikinci suç müstakil bir suç olacağından ve TCK’nın 191/6. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmeden dava açılması yasaya uygun hale geleceğinden, yargılamaya devam edilerek esas hakkında bir karar verilmesinden ibaret olduğu,
Dolayısı ile, sanık hakkında yargılamaya konu suç nedeniyle verilmiş bir “kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı” ve uygulanan bir tedbir bulunmadığı halde, “yükümlülüklere uymamakta ısrar şartının gerçekleşmediği” gerekçesi ile “kamu davasının durmasına” karar verilmesi yasaya aykırı olup, kanun yararına bozma talebi bu yönü ile ve değişik gerekçe ile kabul edilmiştir.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre; kamu davasının durmasına dair Şanlıurfa 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/06/2018 tarihli ve 2018/154 esas, 2018/541 sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı’na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 07.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.