Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2018/5515 E. 2018/9803 K. 24.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/5515
KARAR NO : 2018/9803
KARAR TARİHİ : 24.12.2018

Adalet Bakanlığı’nın, 26/11/2018 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık …’un mahkûmiyetine dair Bakırköy 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/12/2017 tarihli ve 2017/578 esas, 2017/688 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 30/11/2018 tarihli yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
Sanık hakkında 21/10/2016 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı yapılan yargılama sonucunda, Bakırköy 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/12/2017 tarihli ve 2017/578 esas, 2017/688 sayılı kararı ile, gerekçe bölümünde “uzmanlık raporu içeriğinden ele geçirilen maddenin net ağırlığı 26,5 gr olan açık yeşil renkli bitki parçaları olup herhangi bir uyuşturucu ve uyarıcı madde ihtiva etmediği rapor edilmiştir. Sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği halde bu husus gözden kaçırılarak zuhulen aşağıdaki hüküm kurulmuştur” ifadesine yer verilerek, sanığın TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, hükmün yasa yolu incelenmesinden geçmeksizin kesinleştiği, anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, “Dosya kapsamına göre, sanığın kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı bulundurmak ve kullanmak iddiasıyla 5237 sayılı Kanun’un 191/1 maddesi gereğince cezalandırılması talebi ile kamu davası açılması üzerine, Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda söz konusu kararının gerekçe kısmında, “uzmanlık raporu içeriğinden, ele geçirilen ve net ağırlığı 26,5 gr olan açık yeşil renkli bitki parçalarının her hangi bir uyuşturucu ve uyarıcı madde ihtiva etmediği ve sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği” şeklinde yazılmış ise de; hüküm kısmında sanığın anılan Kanun’un 191/1 maddesi uyarınca mahkûmiyetine karar verildiğinin anlaşılması karşısında, gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturulmasında isabet görülmemiştir.” denilerek, Bakırköy 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/12/2017 tarihli ve 2017/578 esas, 2017/688 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
07/11/2016 tarihli uzmanlık raporuna göre sanıktan ele geçirilen maddenin herhangi bir uyuşturucu ve uyarıcı madde ihtiva etmediğinin bildirildiği, sanığın tüm aşamalarda suçlamayı kabul etmediği ve suç tarihinde uyuşturucu madde kullandığının teknik yöntemlerle saptanmadığı, bu nedenle sanığın atılı suçu işlediğini somut bir olgu olarak ortaya koyan, suçun konusunu oluşturan uyuşturucu madde ve hiçbir maddi delil bulunmadığı cihetle, maddi unsurun eksik olması nedeniyle suçun unsurlarının oluşmadığı, esasen bu durumun gerekçeli kararın yazımı aşamasında Mahkeme tarafından da tespit edildiği, ancak hükmün esasını oluşturan kısa kararla sanığın mahkûmiyetine karar verilmiş olması nedeniyle kararda değişiklik yapılamadığı anlaşılmış olup, açıklanan nedenlerle, sanığın beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi yasaya aykırı olduğundan kanun yararına bozma talebi yerindedir.
D) Karar: Açıklanan nedenlere göre; Bakırköy 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/12/2017 tarihli ve 2017/578 esas, 2017/688 sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendinin verdiği yetkiye dayanılarak; sanığın BERAATİNE VE CEZASININ BÜTÜN SONUÇLARIYLA KALDIRILMASINA, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 24.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.