YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/5124
KARAR NO : 2018/8563
KARAR TARİHİ : 03.12.2018
Adalet Bakanlığının, 09/10/2018 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık … hakkındaki hükmün açıklanmasına ve sanığın mahkûmiyetine ilişkin Bilecik 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/05/2017 tarihli ve 2017/44 esas, 2017/400 sayılı kararının kanun yararına bozulmasının istenmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 23/10/2018 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- 03/07/2012 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu nedeniyle sanık hakkında Bilecik Sulh Ceza Mahkemesinin 22/05/2013 tarihli ve 2012/558 esas, 2013/264 sayılı kararı ile TCK’nın 191/2. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik kararı verildiği ve kararın yasa yoluna başvurulmadan kesinleştiği,
2- Bu kararın infazı sırasında, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin ihlal edildiğinin bildirilmesi üzerine, mahkemece yargılamaya devam edilerek, Bilecik Asliye Ceza Mahkemesinin 29/06/2015 tarihli ve 2014/1143 esas, 2015/1025 sayılı kararı ile sanığın TCK’nın 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin 08/09/2015 tarihinde kesinleştiği,
3- Daha sonra sanığın denetim süresi içinde 15/02/2016 tarihinde işlediği iddia edilen mühür bozma suçuna ilişkin mahkûmiyet kararının kesinleştiğinden bahisle hükmün açıklanması için ihbarda bulunulması üzerine, Bilecik 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/05/2017 tarihli ve 2017/44 esas, 2017/400 sayılı kararı ile hüküm açıklanarak, sanığın TCK’nın 191/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve hükmün yasa yolu incelenmesinden geçmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, “Dosya kapsamına göre, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak eyleminden dolayı 6545 sayılı Kanun’la eklenen 5320 sayılı Kanun’un geçici 7/2. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği cihetle, sanık hakkında verilen hükmün açıklanması koşullarının da 5271 sayılı Kanun’un 231. maddesine tâbi olmadığı, 5237 sayılı Kanun’un 191/4. maddesinde yer alan, “a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması…” hallerinde hükmün açıklanmasına karar verileceği gözetilmeksizin yazılı şekilde hükmün açıklanmasına karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek, Bilecik 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/05/2017 tarihli ve 2017/44 esas, 2017/400 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
22/05/2013 tarihli tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının infazı sırasında, sanığın yükümlülüklerine aykırı davrandığının bildirilmesi üzerine, mahkemece yargılamaya devam edildiği, ancak sanığa meşruhatlı davetiye gönderilmeden yokluğunda yargılama yapılarak sanığın mahkûmiyetine ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, takip eden süreçte hüküm açıklanırken de sanığın savunmasına başvurulmadan yargılamanın sonlandırıldığının anlaşılması karşısında, bu hususta kanun yararına bozma isteğinde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre, hükmün açıklanmasına ve sanığın mahkûmiyetine ilişkin Bilecik 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/05/2017 tarihli ve 2017/44 esas, 2017/400 sayılı kararına karşı açıklanan nedenlerle kanun yararına bozma isteğinde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığı’na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na GÖNDERİLMESİNE, 03.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.