Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2018/3329 E. 2019/204 K. 10.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/3329
KARAR NO : 2019/204
KARAR TARİHİ : 10.01.2019

Mahkeme :Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : a) istinaf başvurularının esastan reddi (…, …, … hakkında )
b) Mahkûmiyet (Sanık … hakkında, ilk derece mahkemesi hükmü kaldırılarak)

Dosya incelendi.
A- Sanıklar … ve … hakkında verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Sanık … müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin dosya içeriğine göre uygun görülmemesi nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 299. maddesi uyarınca takdiren reddine karar verilerek, temyiz incelemesi duruşmasız olarak yapılmıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği ve düzeltilerek istinaf istemlerinin esastan reddine dair karar hukuka uygun bulunduğundan, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının yerinde görülmemesi nedeniyle, 5271 sayılı CMK’nın 302/1. maddesi uyarınca, usul ve yasaya uygun olan bölge adliye mahkemesi kararına yönelik TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, hükmolunan hapis cezasının süresi ile tutuklama tarihine göre sanık … hakkındaki tahliye talebinin reddine,
B- Sanık … hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği ve aşağıda belirtilenin dışında istinaf isteminin esastan reddine dair karar hukuka uygun bulunduğundan, sanık müdafiinin bölge adliye mahkemesi kararına yönelik diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın tekerrüre esas alınan Konya 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/587 esas ve 2013/655 karar sayılı ilamına konu suç eşyasının satın alınması ve kabul edilmesi suçunun 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma kapsamına alınması nedeniyle tekerrüre esas alınamayacağı; ancak, sabıka kaydında yer alan ilamlardan tekerrüre esas oluşturan Konya 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/69 esas ve 2014/73 karar sayılı ilamının tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, CMK’nın 302. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, ancak bu durumun yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 303. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, tekerrürün uygulamasına ilişkin paragrafın hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine, “Konya 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/69 esas ve 2014/73 karar sayılı ilamı ile kasten silahla yaralama suçundan hükmolunan 6 ay hapis cezası nedeniyle, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin 6. ve 7. fıkraları uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezasının infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına”, ibaresinin yazılması suretiyle, temyiz isteminin DÜZELTİLEREK ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA, hükmolunan hapis cezasının süresi ile tutuklama tarihine göre sanık hakkındaki tahliye talebinin reddine,
C- Sanık … hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, 13.04.2016 tarihinde gerçekleştirilen eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği ve aşağıda belirtilenlerin dışında ilk derece mahkemesi hükmünün kaldırılarak yeniden kurulan hükümde yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, bölge adliye mahkemesi kararına yönelik diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanığın 30.03.2016 tarihinde …’a sattığı iddia olunan tabletler için Ankara Kriminal Polis Laboratuvarından alınan rapora göre, bu tabletlerin yasal kısıtlılık altında bulunan herhangi bir uyuşturucu madde içermediği dikkate alınarak, suç konusu tabletlerin 5237 sayılı TCK’nın 188. maddesinin 6. fıkrasında belirtildiği şekilde;
a) “Uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran” bir madde olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulundan rapor alınması,
b) Üretiminin resmi makamların iznine veya satışının yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteye bağlı olup olmadığının, Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğünden sorulması, sonucuna göre eyleminin TCK’nın 188/6. maddesinde düzenlenen “uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran maddenin ticaretini yapma” suçunu oluşturup oluşturmadığının tartışılarak, sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2- Kabule göre;
Sanığın, 30.03.2016 tarihinde TCK’nın 188/6. maddesi kapsamında yer alan suboxon hap sattığı, 13.04.2016 tarihinde ise eroin ile yakalandığı sabit ise de; bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda aynı suçu birden fazla işleyen sanık hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanırken, suçun temel şekli ile daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hali ya da daha az cezayı gerektiren nitelikli hallerinin birleşmesi halinde her bir eylem yönünden ceza miktarı somutlaştırılarak, yapılan somutlaştırma sonucu belirlenen cezalardan ağır olanına TCK’nın 43. maddesi uygulanarak sanık hakkında sonuç cezanın tayin edilmesi yerine yazılı şekilde uygulama yapılması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA,
10/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.