Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2018/2850 E. 2019/99 K. 08.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/2850
KARAR NO : 2019/99
KARAR TARİHİ : 08.01.2019

Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : a- Uyuşturucu madde ticareti yapma
b- Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (Sanıklar. ..ve… için)
c- Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma (Diğer sanıklar için)
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Sanık … müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin, hükmolunan cezanın süresine göre, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesinin 1. fıkrası uyarınca halen yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’nın 318. maddesinin 1. fıkrası ile 5271 sayılı CMK’nın 299. maddesi gereğince reddine karar verilerek, duruşmasız inceleme yapılmıştır.
Sanık … hakkında 27.01.2014 tarihli olay nedeniyle kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dava açıldığının, ancak hüküm kurulmadığının anlaşılması karşısında, bu eylemle ilgili Mahkemece hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
Tebliğnamede sanık olarak gösterilen … hakkındaki hükümlere yönelik herhangi bir kanun yolu talebi bulunmadığından, 28.08.2015 tarihinde mahkeme tarafından kesinleştirilen bu kişiye ait hükümler inceleme dışında tutulmuştur.
A) Sanık … hakkında suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olma ve uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerine yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde:
Hükmün sanık tarafından temyiz edilmesinden sonra, sanığın tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumundan gönderdiği 26/11/2018 tarihli dilekçesindeki temyiz hakkından feragat ettiğine ilişkin beyanı temyiz isteğinden vazgeçme niteliğinde olduğundan, temyizden vazgeçme nedeniyle hükümlerin İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
B) Sanık … hakkında suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olma ve uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerine yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde:
Hükmün temyiz edilmesinden sonra, sanığın Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü aracılığı ile gönderdiği 04.10.2016 tarihli dilekçesi ile 10.10.2018 tarihinde Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü görevlilerince düzenlenen tutanakla tespit edilen beyanı ile temyiz isteğinden vazgeçmesi nedeniyle, hükmün İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
C) Sanık … hakkında verilen beraat hükmüne ilişkin vekalet ücreti yönünden yapılan temyiz itirazının incelenmesinde:
Sanık müdafiinin temyiz isteğinin beraat eden sanık lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine yönelik olması nedeniyle, yapılan incelemede;
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 5. fıkrasında, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedileceği öngörülmüş olup, temyiz eden sanık müdafiinin sanık tarafından verilmiş vekaletnamesinin bulunmadığı anlaşıldığından, sanık müdafiinin avukatlık ücretine yönelik temyiz isteğinin REDDİNE,
D) Sanıklar … ve … hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve sanıklar … ve … hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
5237 sayılı TCK’nın 220. maddesinde düzenlenen “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” suçunun işlendiğinin ve örgütün varlığının kabul edilebilmesi için; üye sayısının en az üç kişi olması, üyeler arasında soyut bir birleşme değil gevşek de olsa hiyerarşik bir ilişkinin bulunması, suç işlenmese bile suç işlemek amacı etrafında fiili bir birleşmenin olması, niteliği itibariyle devamlılık göstermesi; örgütün yapısı, sahip bulunduğu üye sayısı ile araç ve gereç bakımından, amaçlanan suçları işlemeye elverişli olması gerekir. Örgüt yapılanmasında işlenmesi amaçlanan suçların konu ve mağdur itibarıyla somutlaştırılması mümkün ancak zorunlu değildir.
Somut olayda; örgüt oluşturmak için gerekli olan sayı, sanıklar arasında hiyerarşik bir ilişki ve suç işleme hususundaki devamlılık saptandığından tebliğnamedeki bozma düşüncesi benimsenmemiştir.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar… ve … müdafileri ile sanıklar… ve …’ın temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
E) Sanıklar …ve… hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Sanık … hakkında hukuki kesinti oluşturmayan 11/04/2014 tarihli eylemi için 27.05.2014 tarihinde iddianame düzenlendiği ve sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 188/3. maddesince uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kamu davası açıldığı ve yapılan yargılama sonucunda sanığın 17/07/2014 tarihinde mahkûmiyetine karar verildiği ve cezasının Dairemiz tarafından 13.01.2015 tarihinde onanarak kesinleştiği ve kesinleşen 5 yıl hapis cezasının zincirleme suç kapsamında kabul edilerek mahkemenin gerekçeli kararında sanık için verilen cezadan mahsubuna karar verildiği anlaşıldığından tebliğnamedeki … yönünden bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir,
Sanık …’un zincirleme suç kapsamında işlediği suçların sayısına göre TCK’nın 43. maddesi uygulanırken 1/4’ten daha fazla oranda artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile sanık …’a yönelik eleştiri dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar …ve … müdafileri ile sanıklar … ve …’ın temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, hükmedilen hapis cezasının miktarı ile tutuklu kaldıkları süreye göre, … ve … müdafileri ile sanıklar … ve …’un tahliye taleplerinin reddine,
F) Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Suç tarihinde 18 yaşını doldurmayan sanık hakkında TCK’nın 53/4. maddesi gereğince 53/1. maddesinin uygulanmayacağının gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; sanık hakkında TCK’nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün hükümden çıkarılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
G) Sanık … hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın ve Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Suç tarihinde 18 yaşını doldurmayan sanık hakkında TCK’nın 53/4. maddesi gereğince 53/1. maddesinin uygulanmayacağının gözetilmemesi,
2- TCK’nın 50/3. maddesi gereğince suç tarihinde 18 yaşını doldurmamış ve daha önce kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkûm edilmemiş olan sanığa verilen kısa süreli hapis cezasının aynı Kanunun 50/1. maddesinde belirtilen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
H) Sanıklar … ve … hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Sanıkların … ve … tarafından kurulan örgüte üye olduklarına dair dosya içerisinde delil bulunmadığı, eylemlerinin bireysel nitelikte uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu oluşturduğu anlaşıldığından; “suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olma” suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, sanıklar hakkında beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafileri ile sanık …’ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
I) Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenin dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
(H) numaralı bozma nedenine göre sanık hakkında TCK’nın 188/5. maddesinin uygulanmamasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
İ) Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenin dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- (H) numaralı bozma nedenine göre sanık hakkında TCK’nın 188/5. maddesinin uygulanmamasında zorunluluk bulunması,
2- Sanık hakkında zincirleme suçtan TCK’nın 43. maddesi gereğince artırım yapılırken, gerçekleştirdiği eylemlerin sayısına göre 1/4 oranından daha fazla oranda artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. ve 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddeleri uyarınca sonuç ceza yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına,
J) Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Kararın gerekçesinde sanık hakkında 27/09/2013 tarihli eylemi sabit kabul edilerek TCK’nın 188/3-5. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verildiği belirtilmesine rağmen, hüküm kısmında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 188/3-5. maddeleri ile birlikte zincirleme suç hükümleri de uygulanarak TCK’nın 43. maddesi uyarınca cezasında artırım yapılarak hükmün karıştırılması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
08/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.