Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2018/222 E. 2018/5327 K. 28.06.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/222
KARAR NO : 2018/5327
KARAR TARİHİ : 28.06.2018

Mahkeme : Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : İstinaf başvurusunun esastan reddi

Temyiz incelemesi, sanık … müdafiinin isteği üzerine duruşmalı, diğer sanıklar hakkında duruşmasız olarak yapıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği ve istinaf isteminin esastan reddine dair karar hukuka uygun bulunduğundan, sanıkların müdafileri ile sanık …’in temyiz itirazları ve sanık … Emin müdafiinin duruşmadaki savunmasının yerinde görülmemesi nedeniyle, 5271 sayılı CMK’nın 302/1. maddesi uyarınca, usul ve yasaya uygun olan bölge adliye mahkemesi kararına yönelik TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ ile HÜKÜMLERİN ONANMASINA, sanık … yönünden oybirliğiyle; sanıklar … ve … yönünden Üye …’ün tekerrür uygulaması ile ilgili olarak hükümlerin bozulması gerektiğine ilişkin karşı oyu ve oy çokluğuyla; hükmolunan hapis cezasının süresi ile tutuklama tarihine göre sanıklar hakkındaki salıverilme isteklerinin reddine oybirliğiyle; 28/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
TEFHİM TUTANAĞI
28.06.2018 günü saat 13.30’da oybirliğiyle verilen bu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı …’in huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık .. müdafii Av. …’ın yokluğunda usulüne uygun şekilde 28.06.2018 tarihinde yöntemine uygun biçimde, açık olarak okunup anlatıldı.
KARŞI OY GEREKÇESİ
(Sayılı … ve … hakkında)
5271 sayılı CMK’nın 226. Maddesine göre; suçun hukuki niteliği değiştiğinde ya da cezanın artırılması veya cezaya ek olarak güvenlik tedbiri uygulanması gerektiğide, durum sanığa veya varsa müdafiine bildirilerek ek savunma hakkı tanınmadan, sanık hakkında iddianamede gösterilen dışında bir kanun hükmü uygulanamaz.
Sanıklar … ve … hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasını gerektirecek durumunun, ilk defa duruşma sırasında ortaya çıkmadığı, dava açıldığında da mevcut olduğu ilerü sürülerek, bu konuda ek savunma hakkına gerek bulunmadığına ilişkin görüş kabul edilemez. CMK’nın 226. Maddenin 2. Fıkrasında yer alan “cezanın artırılmasını vaya cezaya ek olarak güvenlik tedbirlerinin uygulanmasını gerektirecek haller, ilk defa duruşma sırasında ortaya çıktığında aynı hüküm uygulanır.” ifadesi, “iddinamede gösterilmeyen bir kanun hükmü gereğince, sanığın cezasının artırılması veya sanık hakkında güvenlik tedbiri uygulanması gerektiğinde de birinci fıkrada olduğu gibi durum sanığa veya varsa müdafiine bildirilerek ek savunma hakkı tanınması gerekir” anlamındadır.
Adli sicil kayıtlarında birden fazla hüküm bulunduğunda, bu hükümlerden hangisinin tekerrüre esas olduğu konusunda mahkemelerin bile zaman zaman yanıldığı, tekerrüre esas olmayan hükmün tekerrüre esas alındığı dikkate alındığında, nhakim ve Cumhuriyet savcularının bile uygulamada yanıldıkları bir konuda sanıklardan adli sicil kayıtlarındaki hükümlenden hangisinin tekerrüre esas olduğunu bilmesini beklemenin doğru olmayacağı kanaatindeyim.
Adli sicil kaydı, CMK’nın 209. maddesi gereğince duruşmada okunması zorunlu belgelerdendir. Tekerrür oluşturan mahkûmiyet hükmünün yer aldığı adli sicil kaydının duruşmada okunması üzerine sanığın okunan kaydın kendisine ait olduğunu veya bu belgeye karşı bir diyeceğinin bulunmadığını söylemesinin ek savunma yerine geçmesi mümkün değildir.
Emredici nitelikte olan CMK’nın 226. maddesi gözardı edilerek, sanıklara ek savunma hakkı verilmeden, TCK’nın 58. Maddesinin uygulanması yasaya aykırıdır.
Açıklanan nedenlerle, sanıklar … ve … hakkındaki hükümlerin bozulması gerektiği kanısını taşıdığımdan çoğunluğun adı geçen sanıklar hakkındaki onama görüşüne katılmıyorum. 28.06.2018