Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2016/2079 E. 2018/9798 K. 24.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/2079
KARAR NO : 2018/9798
KARAR TARİHİ : 24.12.2018

Mahkeme : Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Hükümden önce 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesi sanık lehine hükümler içermekte olup, öncelikle; TCK’nın 191. maddesinin 5. fıkrasının olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti açısından; sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava veya soruşturma olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının denetim süresi içinde işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde sanığın infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlendikten sonra;
Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının denetim süresi içinde işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet kararı verilmiş ise; 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”, karar verilmesi gerektiğinden, sanık hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmeden dava açılmış ve yapılan yargılama sonucunda mahkûmiyetine karar verilmiş ise de UYAP üzerinden yapılan araştırmada, sanığın 27/11/2014 suç tarihli önceki kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu nedeniyle verilmiş olan 17/02/2015 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı uyarınca uygulanan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı esnasında, tedbirin ihlal edilmesi nedeniyle 28/04/2015 tarihli iddianame ile kamu davası açıldığı ve Ceyhan 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/01/2016 tarihli ve 2015/599 esas, 2016/72 sayılı kararı ile sanığın mahkûmiyetine karar verilerek, kararın 19/02/2016 tarihinde kesinleştiği görüldüğünden, söz konusu dosyanın aslının veya tasdikli bir örneğinin getirtilerek birlikte incelenmesi ve temyiz incelemesine konu olan bu 06/04/2015 tarihli suçun, önceki kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kaldırılıp davasının açıldığı 28/04/2015 tarihli iddianamenin tanzim tarihinden önce işlenmiş olduğunun anlaşılması karşısında;
a) TCK’nın 191/6. maddesinde yer alan “Dördüncü fıkraya göre kamu davasının açılmasından sonra, birinci fıkrada tanımlanan suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda ikinci fıkra uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemez.” şeklindeki düzenlemenin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı,
b) 06/04/2015 tarihli bu suçun, önceki 27/11/2014 tarihli suç nedeniyle verilmiş olan 17/02/2015 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının ihlali niteliğinde olup olmadığı,
c) Dava konusu bu 06/04/2015 tarihli suçun TCK’nın 191/5. maddesi uyarınca ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmasının mümkün olup olmadığı
Hususlarının tartışılarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2- Kabule göre, Adli Emanette bulunan suç konusu esrarın TCK’nın 54. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca müsaderesi yerine imhasına karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 24/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.