Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2015/5387 E. 2020/9555 K. 23.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/5387
KARAR NO : 2020/9555
KARAR TARİHİ : 23.12.2020

Mahkeme : ANTALYA 3. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :

Olay tutanağı içeriğine ve dosya kapsamına göre, mahkemenin sübuta ilişkin takdirinde isabetsizlik görülmediğinden sanık … hakkındaki tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından, sanıklar müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, sanık … yönünden oybirliğiyle, sanık … yönünden Başkan vekili …’ün karşı oyu ve oyçokluğuyla; 23.12.2020 tarihinde karar verildi.

KARŞI OY GEREKÇESİ
Sanık … ile ilgili:

Sanık savunmasında “Hemşehrim olan …, adıma para geleceğini ve parayı çekip kendisine vermemi istedi, hesabıma gelen paraları çekip bu kişiye teslim ettim. Paraların benim hesabıma neden yattığını …’ye sormadım, ancak ev ya da araba parası olabilir diye düşündüm, bunu sadece insaniyet namına yaptım, uyuşturucu işi yaptığını bilseydim kendisine yardımcı olmazdım” demiştir.
Diğer sanıklardan … “PTT’de hesabım olmadığı için, …, kendisine satacağım aracın parasını … adına gönderdi. … ise iki kez 30.000’er lira parayı çekip bana verdi” diyerek, sanığın savunmasını doğrulamıştır.
./..

Hâkim veya Cumhuriyet savcısı kararına dayanmadığı için, sanığın telefon konuşmaları hukuka aykırı delil niteliğinde olup CMK’nın 289. maddesi uyarınca hükme esas alınamaz. Kaldı ki bu telefon konuşmaları, sanığın sözü edilen paraların uyuşturucu veya uyarıcı madde alım satımında kullanılacağını bildiğini göstermekten uzaktır.
Sanığın savunmasının aksine üzerine atılı suçu işlediğine ilişkin her türlü kuşkudan uzak delil bulunmamaktadır. Kuşkuya ve varsayımlara dayanılarak mahkûmiyet hükmü verilemez.
Sanık hakkındaki onama hükmünün bozulması gerektiği kanısında olduğumdan, çoğunluğun onama düşüncesine katılmıyorum. 23.12.2020