Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2015/5333 E. 2015/33330 K. 15.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/5333
KARAR NO : 2015/33330
KARAR TARİHİ : 15.12.2015

Tebliğname No : 10 – 2015/349239
Mahkeme : İSTANBUL ANADOLU 41. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi- Numarası : 28/10/2014 – 2014/719 esas ve 2014/226 karar
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Yokluğunda verilen 28.10.2014 tarihli tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine verilen mahkûmiyetine ilişkin gerekçeli kararın tebliği işleminin sanığın son bildirdiği adresi yerine doğrudan mernis adresine gönderilmesi nedeniyle geçersiz olması karşısında sanık müdafiinin 22.04.2015 tarihli temyiz isteğinin süresinde olduğunun kabulü ile yapılan incelemede;
1- 5237 sayılı TCK’nın suç ve hüküm tarihinde yürürlükte olan 191. maddesinin 5. fıkrasında, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uymayan sanık hakkında davaya devam edilerek hüküm verileceğinin öngörülmüş olması karşısında; sanığa bu durum nedeniyle gönderilecek davetiyenin “tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığının iddia edilmesi nedeniyle, duruşmaya katılıp bu konuda beyanda bulunması veya diyeceklerini duruşma gününe kadar yazılı olarak bildirmesi gerektiği, aksi takdirde tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığının kabul edilerek, cezaya hükmolunabileceği” uyarısı ile birlikte tebliğ edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Sanığın üzerinde ele geçirilen uyuşturucu ve uyarıcı maddelerin arama kararına dayanıp dayanmadığının araştırılması, varsa arama kararının aslı veya onaylı örneğinin getirtilmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
3- Kabule göre; sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 15.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.