Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2015/4093 E. 2015/33491 K. 29.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4093
KARAR NO : 2015/33491
KARAR TARİHİ : 29.12.2015

Tebliğname No : 10 – 2015/175180
Mahkeme : KONYA 16. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi- Numarası : a) Mahkûmiyet kararı: 15/01/2015 – 2014/1267 esas ve 2015/53 karar
b) Temyiz isteğinin reddi kararı: 22/04/2015 – 2014/1267 esas ve 2015/53 karar
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine verilen mahkûmiyetine ilişkin 15.01.2015 tarihli gerekçeli kararın sanığın son bildirdiği adresinde 03.02.2015 tarihinde eşine tebliğ edilmesi üzerine sanığın temyiz süresi içerisinde 09.02.2015 tarihinde gözaltına ve 11.02.2015 tarihinde başka bir suçtan ceza infaz kurumuna alındığı, ayrıca sanığın sunduğu belgelerden eşinin boşanma davası açmış olduğunun anlaşılması karşısında; 15.01.2015 tarihli kararın kesinleşmediği; aynı nedenle 06.04.2015 ve 22.04.2015 tarihli ek kararların hukuki değer taşımadığı ve sanığın 16.04.2015 tarihli dilekçesinin 15.01.2015 tarihli tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine verilen mahkûmiyet kararına yönelik öğrenme üzerine ve süresinde kanun yolu başvurusu niteliğinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede:
1- Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan kurulan 06.06.2014 tarihli tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın 15.07.2014 tarihinde kesinleşmesinden sonra, infaz için gönderildiği Konya Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğü’nce tedbirin yerine getirilmesi için sanığa gönderilen çağrı davetiyesine ilişkin tebligatın Denetimli Serbestlik Hizmetleri Yönetmeliğinin 40. maddesi meşruhatını içermediği anlaşıldığından, sanık hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine yönelik kararın infazının devamına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Kabûle göre; sanığın tekerrüre esas alınan Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 10.01.2012 gün 2011/329 esas ve 2012/3 karar sayılı ilamı ile verilen hükümlülüğünün, suç tarihinde 18 yaşından küçük olduğu için 5237 sayılı TCK’nın 31/3. maddesinin uygulanması nedeniyle tekerrür oluşturmadığı gözetilmeden, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, hükmün kesinleştirilerek infaza verildiği anlaşıldığından İNFAZIN DURDURULMASINA, sanık mahkûmiyet hükmü nedeniyle infaz kurumuna alınmış ise SALIVERİLMESİNE, başka suçtan hükümlü veya tutuklu olmadığı takdirde serbest bırakılmasının sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazı yazılmasına, 29.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.