YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4081
KARAR NO : 2015/32227
KARAR TARİHİ : 15.09.2015
Tebliğname No : 10 – 2015/194887
Mahkeme : ANKARA 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi- Numarası : 22/04/2015 – 2015/96 esas ve 2015/88 karar
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı Kimya İhtisas Dairesi’nce suç konusu uyuşturucu ve uyarıcı maddelerden alınan tanık numunenin müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükümlerin BOZULMASINA; ancak bu eksikliğin yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca giderilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin bölümünde yer alan “ Hint Keneviri Bitki Kırıntısının” ibaresinin çıkarılarak, yerine “uyuşturucu ve uyarıcı maddeler ile Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı Kimya İhtisas Dairesi’nce alınan tanık numunenin 5237 sayılı TCK’nın 54. maddesinin 4. fıkrası gereğince müsaderesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Başkan Vekili Ali Kınacı’nın tekerrür yönünden ve belirlenen diğer eksiklik nedeniyle hükmün bozulması gerektiğine ilişkin karşı oyu ve oyçokluğuyla 15/09/2015 tarihinde karar verildi.
KARŞI OY GEREKÇESİ
Dairemizin 15.02.2012 tarih ve 2008/18536- 2012/1087 sayılı kararına yazdığım karşı oy gerekçemde belirttiğim nedenlerle; sadece para cezasından ibaret mahkûmiyeti, TCK’nın 58. maddesinin 6 ve 7. fıkralarının uygulanmasını gerektirecek bir tekerrür oluşturmadığı halde, sanık hakkında bu fıkraların uygulanması yasaya aykırıdır.
sanık hakkındaki hükmün bu nedenle ve belirlenen diğer aykırılıktan dolayı bozulması gerektiği kanısını taşıdığımdan, çoğunluğun düzeltilerek onama görüşüne katılmıyorum. 15.09.2015