Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2023/558 E. 2023/4584 K. 19.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/558
KARAR NO : 2023/4584
KARAR TARİHİ : 19.09.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2073 E., 2022/1838 K.
DAVA TARİHİ : 19.02.2018
HÜKÜM/KARAR : Ret / İstinaf isteğinin esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/349 E., 2021/88 K.

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmekle; duruşma günü olarak saptanan 19.9.2023 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı … vekili Avukat … geldi.Davetiye tebliğine rağmen davalı vekili gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı, maliki olduğu 8550 ada 8 parsel sayılı taşınmazını 19.10.2015 tarihinde satış suretiyle davalıya devrettiğini, 2008 yılından bu yana psikolojik tedavi gördüğünü, zaman zaman krize girip kendini kaybettiğini,temliki davalının taşınmazın alacaklılarca elinden alınabileceği ve borçlar ödendikten sonra taşınmazı kendisine iade edileceği yöndeki beyanları nedeniyle yaptığını, temlik tarihinde fiil ehliyetini haiz olmadığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiş, 22.11.2019 tarihli dilekçesiyle de davayı tamamın ıslah ettiğini, psikolojik sorunlarla birlikte ekonomik sıkıntı içerisinde olduğunu, taşınmaz üzerinde kullanılan kredi nedeniyle ipotek tesis edildiğini, ancak kredi ödemelerinin yapılamaması nedeniyle icra tehdidi altında kaldığını, davalının bu durumu bilerek müzayaka halinde olmasından yararlanarak sadece taşınmaz üzerindeki kalan kredi borcu olan 30.000,00 TL ‘yi ödeyip taşınmazı devraldığını, edimler arasında aşırı orantısızlık bulunduğunu belirtmek suretiyle iptal-tescil isteğinde bulunmuştur.

II. CEVAP
Davalı, dava konusu taşınmazın 75.000 TL bedelle satışı hususunda davacı ile anlaştıklarını, yeni evli olması nedeniyle düğün takılarını sattığını, ablasından bir miktar borç aldığını, eşinin de kredi kullandığını, taşınmaz üzerinde 100.000,00 TL ‘lik ipotek bulunduğunu, ancak 40.000,00 TL kredi borcunun kaldığının öğrenildiğini, bu borç ile yüklü olarak taşınmazın satın alındığını, borcun kendisi tarafından ödendiğini ve taşınmaz üzerindeki ipoteğin fek edildiğini, 35.000,00 TL ‘yi de davacıya elden vererek taşınmazı satın aldığını belirtip davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.01.2020 tarihli, 2018/159 Esas, 2020/14 Karar sayılı kararı ile; temlik tarihinde davacının fiil ehliyetini haiz olduğunun Adli Tıp Kurumu raporu ile saptandığı,gabin hukuksal nedeni yönünden de 22.11.2019 tarihli ıslah dilekçesi tarihi itibariyle hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Kaldırma Kararı
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 08.12.2020 tarihli ve 2020/568 E. 2020/1288 K. sayılı kararıyla; davacı vekili tarafından ehliyetsizlik hukuki nedenine dayalı olarak tapu iptali ve tescil davasının açıldığı, yargılama aşamasında işlemin yapıldığı tarih itibariyle davacının fiil ehliyetinin yerinde olduğunun anlaşıldığından davacı vekilinin 22.11.2019 tarihli dilekçesinde davasını tamamen ıslah ederek gabin nedeniyle tapu iptali ve tescil davasına dönüştürdüğü, davanın tamamen ıslah edilmesi halinde ıslah olunan davanın ilk dava tarihinde açılmış sayılacağı bu nedenle dava açma süresinin ilk dava ile korunmuş olacağından; hak düşürücü sürenin hesabında ıslah tarihinin değil dava tarihinin esas alınması gerektiği, somut olayda, dava tamamen ıslah edilip gabin nedeniyle tapu iptali ve tescil davasına dönüştürüldüğüne göre, gabin nedeniyle tapu iptali ve tescil davasının, ehliyetsizlik nedeniyle açılan iptal davasının açıldığı 19.02.2018 tarihinde açılmış sayılacağı,bu tarihten önce hak düşürücü sürenin geçirildiğine ilişkin herhangi bir olgu da bulunmadığı, o halde mahkemece gabin nedeniyle tapu iptali ve tescili davasına dönüştürülen davanın esasının incelenmesi ve ulaşılacak sonuç uyarınca hüküm tesis edilmesi gerektiğine değinilerek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına ve dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesince Kaldırma Kararı Sonrasında Verilen Karar
Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.04.2021 tarihli ve 2020/349 E., 2021/88 K. sayılı kararı ile; resmi senette satış bedelinin 60.000,00 TL olarak belirtildiği, edimler arasında aşırı orantısızlık bulunmadığı,ayrıca gabinin subjektif unsuru olan davacının deneyimsizliğinden davalının kasten faydalandığı hususunun da ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

D. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

E. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, önceki istinaf dilekçesinde gabin yönünden ileri sürdüğü beyanlarını tekrarlayarak davanın kabulüne karar verilerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

F. Gerekçe ve Sonuç
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 09.12.2022 tarihli, 2021/2073 Esas, 2022/1838 Karar sayılı kararıyla; gabinin şartlarının gerçekleşmediği, davacı vekilinin istinaf dilekçesinde ileri sürmüş olduğu hususların yerinde olmadığı, dosya içeriğine, toplanan delillere, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 inci maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davada davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenlerle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava ehliyetsizlik hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğiyle açılmış, ıslah yoluyla gabin hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine dönüştürülmüştür.

2. İlgili Hukuk
1. 6098 sayılı … Borçlar Kanunu’nun (TBK) 28 inci maddesi.

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’ nun (HMK) 190 ıncı ve 4721 sayılı … Medeni Kanunu’nun (TMK) 6 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. SONUÇ:
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 89,95 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Temyiz edilen davalı vekili duruşmaya katılmadığından, lehine duruşma vekalet ücreti takdir edilmesine yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.09.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.