Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2023/5286 E. 2023/6438 K. 09.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/5286
KARAR NO : 2023/6438
KARAR TARİHİ : 09.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1065 E., 2022/1265 K.
DAVA TARİHİ : 17.09.2020
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Karapınar Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/288 E., 2022/55 K.

Taraflar arasındaki muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının mirasbırakan babası …’ın Konya ili, Karapınar ilçesi, 1574 ada 54 parsel nolu tarla nitelikli taşınmazını oğlu …’a devrettiğini, …’ın da taşınmazı davalı …’e devrettiğini; yine aynı yer 330 ada 3 parsel nolu taşınmazın

mirasbırakan tarafından 03.05.2004 tarihinde diğer davalı …’a devredildiğini, …’ın taşınmazı …’e devretmesine rağmen taşınmazı ekip kullanmaya devam ettiğini, bu durumun taraflar arasındaki muvazaayı ortaya koyduğunu, miras bırakan tarafından diğer davalı …’e yapılan tapuda devir işleminin de aynı şekilde muvazaalı yapıldığını, tapu kayıt maliki …’in mirasbırakanın dünürü (oğlu dava dışı …’ın kayınpederi) olduğunu, halen mesken nitelikli bu taşınmazda …’ın oturduğunu, mirasbırakan tarafından diğer mirasçılardan mal kaçırmak kastıyla tapuda devir işlemlerinin yapıldığını ileri sürerek, devir işlemlerinin iptali ile mirasçılara yasal payları oranında paylaştırılmasını talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili; davalı …’ın davacının dayısı olup eniştesi …’den davaya konu 303 ada 3 parsel sayılı taşınmazı o tarihteki piyasa bedeli olan 30.000.000.TL’yi ödeyerek satın aldığını, davaya konu 1574 ada 10 parselde …’ın hissedarlardan bazılarının hisselerini Karapınar Noterliğinin 21 Şubat 1992 tarih ve 1308 yevmiyeli gayrimenkul satış vaadi ile bedellerini ödeyerek satın aldığını, satın aldığı 136.000 m2 miktarındaki hissenin tapuya intikalinde sorun yaşandığından taşınmazda hissedar olan babası … adına devir ve temlik edildiğini, Rafet’in babasına devredilen taşınmazdaki hissesini 14.10.2009 tarih ve 5632 yevmiye ile satış yoluyla edindiğini, …’in hayvanlarına bakan ve çifçilik işlerini takip eden babası …’a bu hizmetlerinin karşısılığında hissesinin bir kısmını bırakıp ifrazen oluşan 1574 ada 54 parsel numaralı taşınmazın sahibi olduğunu, davalı Muhammed’e bedeli karşılığında satıp devrettiğini, bu taşınmazı davalı Muhammed’in kullandığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı …’in 1574 ada 54 parsel sayılı taşınmazdaki hisseleri Karapınar Noterliğinin 21.02.1992 tarihli ve 1308 yevmiye nolu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile hissedarlardan bedellerini ödeyerek satın aldığı,…in satış işleminin yapıldığı dönemde taşınmazı alacak gücünün bulunduğunun tanık beyanlarıyla sabit olduğu ve tapuda satış şeklinde gerçekleştirilen bu işlemin muvazaalı olduğundan söz edilemeyeceği; dava konusu 330 ada 3 parsel sayılı taşınmazın ise …’e gerçek satış işlemiyle devredildiği, davalının bu taşınmazı o dönemde alabilecek maddi imkanının bulunduğu, temlik işlemlerin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla muvazaalı olarak yapıldığına dair delil bulunmadığı gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin tespit ve değerlendirmesinin hatalı olduğunu, mirasbırakanın oğlu dava dışı …’ın 10.01.1964 doğumlu olduğunu, kararın gerekçesinde bahsedilen Karapınar Noterliği’nde 21.02.1992 tarihinde yapılan satış vaadi sözleşmesi sırasında henüz 28 yaşında bulunduğunu, çiftçilik yapan mirasbırakanın yanında çalıştığını, satış vaadiyle
alınan hisselerin bedelinin gerçekte babası … tarafından ödendiğini, taraflar arasındaki muvazaanın başlangıcının 21.02.1992 tarihindeki satış vaadi sözleşmesi olduğunu, satış vaadi ile satın alınan hisselerin gerçek sahibi …’ın daha sonra bu hisseleri …’a satış gibi göstererek devrettiğini, Mahkemenin taşınmazın ilk satışına ilişkin olarak rayiç bedel tespiti yaptırmadığını, bu eksiklik giderildiği takdirde bedelin çok düşük olduğunun ortaya çıkacağını, yine aynı şekilde ilk satış itibariyle mirasbırakanın satma ihtiyacı ve …’in alım gücü olup olmadığı araştırılmadığını, kararın eksik araştırma ve inceleme sonucu verildiğini; mirasbırakan … tarafından dünürü ve akrabası olan diğer davalı …’a devredilen 330 ada 3 parsel nolu taşınmazla ilgili olarak da Mahkemenin devrin muvazaalı olmadığı yönündeki tespitinin de hatalı olduğunu, taşınmazı devralan …’ın murisin dava dışı oğlu ….’ın kayınpederi olduğunu ve taşınmazda devir tarihinden beri … ikamet ettiğini, alıcı …’ın hukuken emanetçi konumunda bulunduğunu, davalının satış tarihi itibariyle alım gücünün olmaması, tapuda bedelin oldukça düşük gösterilmesi nedeniyle bu devrin de muvazaalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davaya konu taşınmazların mirasbırakanın mal varlığından satış suretiyle çıktığı, ispat yükü kendisinde olan davacının temlikin mirasçılardan mal kaçırma kastıyla yapıldığına ilişkin bir delil ileri süremediği, dinlenen davalı ve davacı tanıklarının temlikin muvazaalı olduğuna ilişkin beyanda bulunmadıkları aksine satışın gerçek satış olduğunu doğruladıkları dikkate alındığında ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesinin yerinde olduğu gerekçesiyle istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle, istinaf dilekçesinde belirttiği sebepleri tekrarlayarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı; … Medeni Kanunu’nun 706 ncı, … Borçlar Kanunu’nun 237 nci ve Tapu Kanunu’nun 26 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 189,15 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.