YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/2493
KARAR NO : 2023/2856
KARAR TARİHİ : 24.05.2023
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü;
I. DAVA
Davacı vekili; … ili, … ilçesi, … Mahallesinde kain 215 ada 1, 2, 3, 4, 5 ve 6, 218 ada 1 ve 2, 479 ada 9 parsel sayılı taşınmazların irsen kendisine intikal ettiğini, diğer mirasçıların köyde bulunmadıkları esnada davalılardan kardeşi olan …’ın bu taşınmazları miras hisselerine aykırı şekilde adına tescilini yaptırdığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında tüm mirasçılar adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı … vekili; tarafların kök muris … … mirasçıları olduklarını, murisin 1994 yılında vefat ettiğini, murisin ölümünden sonra muristen kalan tüm taşınmazların mirasçılar arasında taksim edildiğini, kadastro tespitlerinin de tarafların arasında yapılmış olan taksime ve kullanım durumuna uygun şekilde yapıldığını, davacının bu davayı açmasının … Medeni Kanunu’nun 2. maddesinde yazılı dürüstlük kuralına açıkça aykırı olduğunu belirterek davanın reddi savunmuştur.
Davalı …; babalarından kalan taşınmaların kardeşler arasında davacı tarafından bizzat taksim edildiğini, kendisine mirastan pay düşmemesine rağmen taksime itiraz etmediğini, kadastro tespitinin taksime göre yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
… Asliye Hukuk Mahkemesi nin 27/02/2020 tarihli ve 2017/70 E. 2020/16 K. sayılı kararıyla; davaya konu taşınmazların kök muris … …’a ait oldukları, murisin vefatından sonra taşınmazların mirasçılar arasında taksim edildiği ve kadastro tespitlerinin de taksime uygun şekilde yapıldığı, taksim dışı bırakılan taşınmazların tasarruf işlemlerinde davacının da bulunduğu, dava konusu taşınmazların tamamının bilirkişilerce belirlenen değeri ile davacı adına tespit gören taşınmazların toplam değeri kıyaslandığında davacının kendisine düşen miras payını almış olduğu, hakkını alan davacının eldeki davayı açmakta … Medeni Kanunu 2. maddesi uyarınca kötüniyetli olduğu, bir kısım mirasçıların paylarını alamadığı ancak bu hususa ilişkin itirazlarının bulunmadığı, davacının da diğer mirasçıların ihlal edilen miras payları için dava açma hakkının olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesi kararına karşı süresi içerisinde davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı istinaf dilekçesinde; diğer mirasçıların olmadığı zamanda davalılardan …’ın taşınmazları kendi adına tespit ettirdiğini, dolayısıyla miras paylarına uygun olmayacak şekilde taşınmazların tespit ve tescil edildiklerini, yerel mahkemece eksik araştırma yapılarak ve bildirilen deliller toplanmadan karar verildiğini belirterek Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
… Bölge Adliye Mahkemesi 3 Hukuk Dairesinin 11.11.2020 tarihli ve 2020/473 E. 2020/505 K. sayılı kararıyla; dava konusu … ili, … ilçesi, … Mahallesi’ndeki 215 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak belgesizden 1/2’şer paylı şekilde … ve … adına, 215 ada 2 ve 6 ile 218 ada 2 parsel sayılı taşınmazların belgesizden … adına, 215 ada 3 parsel sayılı taşınmazın belgesizden … adına; 215 ada 4 parsel sayılı taşınmazın belgesizden … adına; 215 ada 5 parsel sayılı taşınmazın belgesizden … adına, 218 ada 1 parsel sayılı taşınmazın belgesizden muris … … adına tespit edildikleri, kadastro tespitlerinin kesinleştiği, tanık ve mahalli bilirkişi beyanlarına göre kök muristen intikal eden taşınmazların mirasçılar arasında bizzat davacının da katılımıyla taksim edildiği, tüm dosya kapsamına göre yerel mahkemenin ret kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı süresi içerisinde davacı ve vekili tarafından ayrı ayrı temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Davacı ve vekili ayrı ayrı sundukları temyiz dilekçelerinde özetle; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrar ile kararın bozulmasını talep etmişlerdir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedenlere dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190. maddesi; “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.”
4721 sayılı … Medeni Kanunu’nun 6. maddesi; “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.”
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 15. maddesi; “Tapuda kayıtlı taşınmaz malların malikleri veya bunların mirasçıları arasında, tapuda kayıtlı olmayan taşınmaz malların ise on dördüncü madde gereğince belirlenen zilyetleri arasında taksim edildikleri belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanları ile sabit olduğu takdirde bu mallar taksim gereğince zilyetleri adına tespit olunur.” hükmünü içermektedir.
3. Değerlendirme
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 … maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı ve vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 … maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
Aşağıda yazılı 120,60 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına
24.05.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.