Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2022/8143 E. 2023/6231 K. 06.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8143
KARAR NO : 2023/6231
KARAR TARİHİ : 06.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/3079 E., 2022/1975 K.
DAVA TARİHİ : 28.06.2017
HÜKÜM/KARAR : Davanın kısmen kabulü / Esas hakkında yeniden hüküm kurulması suretiyle davanın kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : Turgutlu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/129 E., 2019/272 K.

Taraflar arasındaki ehliyetsizlik ve irade fesadı hallerine dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili ve davalı … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı … vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı …’nın demans hastalığı bulunması nedeniyle oğlu Ali’nin vasi olarak atandığını, davacının diğer oğlu davalı … ile birlikte yaşadığını, Mustafa’nın davacıyı korkutarak, aldatarak, yaşından ve okuma yazma bilmemesinden faydalanarak Fatma’ya ait taşınmazlardan 109 parsel sayılı taşınmazın değerinin çok altında bir bedelle yakın arkadaşı davalı …’e 27.10.2016 tarihinde satış suretiyle devrini sağladığını, davacıya vasi atanması amaçlı davanın açılmasından hemen sonra da ….’ya ait 107 parsel sayılı taşınmazın 08.11.2016 tarihinde önce kendi adına devrini sağlayıp 11.11.2016 tarihinde ise davalı … adına satış suretiyle devrettiğini, davalı …’in herhangi bir işi olmadığını, davacı …’nın işlem tarihlerinde fiil ehliyeti bulunmadığını ileri sürerek 107 ve 109 parsel sayılı taşınmazların davalı … adına tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı … vekili cevap dilekçesinde, her iki taşınmazın tapuda yaklaşık 15.000 TL bedelle satılmış olduğu görünüyorsa da davalının bu taşınmazlar için toplam 85.000 TL ödediğini, davalı … ile yakın arkadaş olduklarına dair iddiasının doğru olmadığını, ikisinin de farklı köylerde ikamet ettiğini, davalının babasının tarım ve hayvancılık işi ile uğraştığını, taşınmazları … isimli kişinin aracılığıyla aldığını, tapudaki devir işlemleri yapılırken davacının kısıtlı olduğuna ilişkin bir şerh bulunmadığını, tapu siciline güvenerek taşınmazları satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı … için alınan Adli Tıp Kurumu’nun raporu doğrultusunda davacının davalılara yapılan taşınmazların devir tarihinde fiil ehliyetinin bulunmadığının anlaşıldığı, davalı …’in 109 parsel yönünden ilk el konumunda olduğu bu nedenle tapu siciline güven ilkesinin bu taşınmaz yönünden geçerli bulunmadığı gerekçesiyle 109 parsel yönünden davanın kabulüne; 107 parsel yönünden ise davalı …’in ikinci el konumunda olduğu, tapu siciline güvenerek taşınmazı satın aldığı, davacı …’nın ehliyetsiz olduğunu bilecek konumda bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, dava konusu taşınmazların kısa süreli aralıklarla devredildiğini, davacıya herhangi bir ödemede bulunulmadığını, her iki devir tarihinde de davacının fiil ehliyetine sahip olmadığının Adli Tıp Kurumu raporu ile sabit olduğunu, her iki taşınmazın da davacıya ait olduğunu davalının bildiğini, sosyal ve ekonomik durum araştırma raporunda davalının herhangi bir işi olmadığının anlaşıldığını tüm bu hususların davalı …’in iyi niyetli olmadığını gösterdiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle, davacı …’nın demans hastalığına ilişkin teşhisin devir işleminden 5 ay sonrasına ait olduğunu, davalının davacının hasta olduğunu bilebilecek konumda olmadığını bu durumu tapu memurlarının araştırması gerektiğini, davalı tanıklarının beyanları ile davalının dava konusu taşınmazın bedelini ödeyerek satın aldığının ortaya çıktığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, her iki taşınmazın aynı anda satılığa çıkartılması, taşınmazların bulunduğu yere gidilerek taşınmazların birlikte görülmesi ve her iki taşınmaz için pazarlık yapılarak davalı tanık beyanlarına göre toplam 85.000,00 TL karşılığında satın alınması konusunda anlaşma sağlanmasına rağmen, 109 parsel sayılı taşınmazın tapuda doğrudan …’a temlik edildiği halde 107 parsel sayılı taşınmazın önce davacının oğlu …’ye, üç gün sonra da … tarafından diğer davalı …’a temlik edilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığı, davanın tümden kabulüne karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm verilmesi suretiyle davanın kabulüne; davalı … yönünden ise davanın sıfat yokluğundan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı … vekili temyiz dilekçesinde özetle, cevap ve istinaf dilekçelerindeki beyanlarını tekrarla Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ehliyetsizlik ve irade bozukluğu hallerine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.4721 sayılı … Medeni Kanunu’nun 9 uncu, 10 uncu 13 üncü ve 1023 üncü maddeleri,

2. 6098 sayılı … Borçlar Kanunu’nun 28 inci, 36 ncı, 37 nci, maddeleri,

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Davalı … vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.