Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2022/7569 E. 2023/4690 K. 21.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/7569
KARAR NO : 2023/4690
KARAR TARİHİ : 21.09.2023

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/427 E., 2022/1301 K.
DAVA TARİHİ : 28.08.2019
HÜKÜM/KARAR : Red/Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bolu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/153 E., 2021/208 K.

Taraflar arasındaki muris muvazaası nedenine dayalı tazminat ve tenkis davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların 20.08.2019 tarihinde vefat eden mirasbırakan Arif oğlu Sabri Temel’in çocukları, davalı …’in ise miras bırakanın ikinci eşi olduğunu, mirasbırakanın İsveç’ten emekli olduktan sonra memleketi olan Bolu’ya yerleştiğini ve aylık 10.000,00 TL’nin üzerinde emekli maaşı alan varlıklı biri olarak yaşadığını, 2004 yılında ilk eşinin vefatından sonra 2006 yılında davalı ile evlendiğini, oğlu davacı …’ın kendisine kullanmak üzere verdiği sonrasında ısrarları sonucunda tapu kaydını üzerine aldığı evde ikinci eşi ile yaşamaya başladığını ve vefatına kadar da davalı ile birlikte söz konusu evde oturduğunu, son 4 yıldır davalı …’ın mirasbırakan ile oturdukları eve müvekkillerini sokmadığını, davacılar ile babalarının iletişime geçmelerini engellediğini, mirasbırakanın üzerine kayıtlı Bolu ili Merkez İlçe Karamanlı Mah. 102 ada 12 parsel sayılı ana gayrimenkul üzerindeki 2. Kat 3 nolu bağımsız bölümü 2016 yılında davalıya satış göstermek sureti ile devrettiğini, davalının ise mirasbırakandan aldığı bu taşınmazı aynı gün dava dışı Ahmet kızı Emine Demirbilek’e sattığını ve bedelini uhdesine geçirdiğini, Bolu ili Merkez İlçe Ösenek (Borazanlar) Mahallesinde kain 10 ada 74 parselde kayıtlı ve öncesinde davacı oğlu Ayhan’a ait iken ısrarları ile tapu kaydını üzerine aldığı 1. Kat 3 nolu bağımsız bölümü ise 2016 yılında davalıya tapuda bağışladığını öğrendiklerini, bu hali ile yapılan temlikin muvazaalı olduğunu, davalının sebepsiz yere zenginleştiğini ileri sürerek davacıların yasal miras paylarının davalının uhdesine geçmiş olması nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla taşınmazın dava tarihindeki rayiç değerinden şimdilik 20.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, bunun mümkün olmaması halinde davacıların tenkis istemlerinin kabulü ile saklı paylarını aşan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL’nin davacılara faizi ile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde özetle; açılan davada hak düşürücü süreler ve zamanaşımı sürelerinin geçtiğini, temlik işleminin bağış suretiyle yapıldığını, geçerli işlemlerden olan bağışta muvazaadan söz edilemeyeceğini, tenkis isteği yönünden hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın reddi gerektiğini, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 25.02.2021 tarih ve 2019/650 Esas 2021/37 Karar sayılı ilamı ile; temlikin gerçekleştirilme sebebinin mehir olduğu kabul edildiği takdirde mirasbırakanın mirasçısından mal kaçırma iradesiyle hareket ettiğinin düşünülemeyeceği, devir olgusu gerçekten de bedelsiz bir temlik olduğuna göre bağış niteliğini taşıdığı, bunun da BK.’nın 18 nci maddesi kapsamında genel muvazaanın konusunu teşkil edeceği ve muris muvazaasında gözetilmesi gerekli 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı İBK.’nın kapsamı dışında olduğu, davaya konu taşınmazın mirasbırakan tarafından davalıya devredilmesinden sonra davacı …’ın kızı …’un düğün masrafları için satıldığı kanaatine varıldığı, neticeten mirasbırakanın davaya konu Karamanlı mahallesi 102 ada 12 parsel 3 numaralı bağımsız bölüm yönünden mirastan mal kaçırma amacı ile hareket etmediği” gerekçesiyle davacının tazminat ve tenkis talebinin reddine karar verilmiştir.

Davaya konu Ösenek (Borazanlar) Mahallesi 10 ada 74 parsel sayılı taşınmaz bakımından yapılan değerlendirmede ise; mirasbırakanın saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacıyla yaptığı açık olan bir kazandırmanın bulunmadığı, TMK’nın 565 inci maddesindeki tenkis koşullarının oluşmadığı, mirasbırakanın paylaştırma iradesiyle hareket ettiği gerekçesiyle tenkis talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacılar vekili istinaf yoluna başvurmuştur.

B. Kaldırma Kararı
Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi’nin 07.07.2021 tarih ve 2021/789 Esas 2021/991 Karar sayılı kararı ile, noksan harcın tamamlanması yönünden İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak dosyanın Mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.

C. Kaldırma Kararı Sonrası İlk Derece Mahkemesince Verilen Karar
İlk derece mahkemesince, kaldırma kararı uyarınca eksik harç Mahkeme veznesine depo ettirilmiş ve 28.10.2021 tarihli 2021/153 Esas; 2021/208 Karar sayılı kararla; davaya konu Ösenek Mahallesi 10 ada 74 parsel 3 numaralı bağımsız bölüm yönünden açılmış olan tenkis talebinin reddine; Karamanlı Mahallesi 102 ada 12 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 3 numaralı bağımsız bölüm yönünden mirastan mal kaçırma amacı ile hareket etmediği gerekçesiyle davacının tazminat ve tenkis talebinin reddine karar verilmiştir.

D. Kaldırma Kararı Sonrası İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin 28.10.2021 tarihli ve 2021/153 Esas, 2021/208 Karar sayılı kararı davacılar vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.

E. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili tarafından istinaf dilekçesinde özetle: Mahkemece yapılan değerlendirmelerin isabetli olmadığı, mehir konusunun davalı tarafça kanıtlanamadığı, mirasbırakanın paylaştırma iradesinin bulunmadığı, mal kaçırma kastıyla hareket ettiği ileri sürülerek kararın kaldırılması istenilmiştir.

Davalı vekili, vekalet ücretine hasnen istinaf talebinde bulunmuştur.

F. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 30.09.2022 tarihli ve 2022/427 E., 2022/1301 K. sayılı kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin gerekçesi benimsenmek ve davacıların iddialarının ispatlanamadığı; vekalet ücreti yönünden de bir isabetsizlik bulunmadığı belirtilmek suretiyle tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili; dava ve istinaf dilekçelerindeki beyanlarını tekrarlayarak kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tazminat ve tenkis istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
4721 sayılı … Medeni Kanunu’nun 560 ncı 571 inci ve 706 ncı; 6098 sayılı … Borçlar Kanunu’nun 19 uncu ve 237 nci (Borçlar Kanunu’nun 18 inci ve 213 üncü) maddeleri ve 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı

vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 189,15 TL temyiz giderinin temyiz eden davacılara yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.09.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.