Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2022/5880 E. 2022/7155 K. 01.11.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/5880
KARAR NO : 2022/7155
KARAR TARİHİ : 01.11.2022

MAHKEMESİ : ERZURUM BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : GÖLE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Göle Asliye Hukuk Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar, yasal süresi içerisinde davacı vekili tarafından duruşma istekli olarak temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 01/11/2022 Salı günü için yapılan tebligatlara rağmen gelen olmadı. İncelemenin dosya üzerinden yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacı … vekili dava dilekçesinde özetle; kadastro tespiti sırasında 163 ada 79 parsel sayılı taşınmazın müvekkilinin babası adına tespit ve tescil edildiğini, taşınmazın bilahare kayden satış suretiyle müvekkili adına tescil edildiğini, müvekkilinin babası adına kayıtlı, 12.091,09 metrekare miktarındaki 05/06/1965 tarih 14 sıra numaralı tapu kaydının, 163 ada 79 parsel sayılı taşınmazı kapsamına aldığını ancak tespit sırasında 163 ada 79 parsel sayılı taşınmazın 6.691,47 metrekare yüzölçümüyle tespit ve tescil edildiğini, eksikliğin davalılar adına kayıtlı 163 ada 77 ve 78 parsel sayılı taşınmazlarda kaldığını, dava tarihinden önce taşınmazlarda 3402 sayılı Yasa’nın 22/2-a maddesi uyarınca uygulama kadastrosu çalışması yapıldığını, buna rağmen sorunun giderilmediğini, 3402 sayılı Yasa’nın 41. maddesi uyarınca idareye yaptıkları başvurunun da reddine karar verildiğini ileri sürerek, dava konusu 163 ada 77 ve 78 parsel sayılı taşınmazların nizalı bölümlerinin tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların kadastro tespitinin 2005 yılında yapıldığını, müvekkili adına kayıtlı 163 ada 77 parsel sayılı taşınmaz ile davacı adına kayıtlı taşınmazının sınırdaş dahi olmadığını, kaldı ki taşınmazlarda yapılan toplulaştırma çalışmaları sonucunda müvekkilinin taşınmazının da yüzölçümünün azaldığını, taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği tarih ile dava tarihi arasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2. Diğer davalı tarafından davaya cevap verilmemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Göle Asliye Hukuk Mahkemesinin 24/03/2021 tarihli, 2019/296 Esas, 2021/60 Karar sayılı kararıyla; davanın, kadastro tespit gününden önceki sebebe dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu, dava konusu taşınmazların kadastro tespitinin kesinleştiği 31/05/2006 tarihi ile davanın açıldığı 30/11/2019 tarihi arasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle; davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı süresi içerisinde davacı … vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece davanın nitelendirilmesinde hataya düşülmek suretiyle, davanın kadastro tespiti öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu kabul edilerek reddine karar verilmiş ise de, Kadastro Müdürlüğünce taraflarına taşınmazlarda sınırlandırma ve alan hatası olduğunun bildirildiğini, kadastro tespiti sırasında yapılan hatanın bilahare 2017 yılında yapılan uygulama kadastrosu sonucunda da giderilmediğini, 3402 sayılı Yasa’nın 41. maddesi uyarınca idareye yaptıkları başvurunun da sonuçsuz kaldığını, 2017 yılı ile dava tarihi arasında henüz 10 yıllık hak düşürücü sürenin dolmadığını, Mahkemece iddiaları ile ilgili olarak araştırma, inceleme ve keşif yapılmaksızın karar verilmesinin yerinde olmadığını ileri sürerek, istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 01/04/2022 tarihli, 2021/2020 Esas, 2022/561 Karar sayılı kararıyla; eldeki davanın, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu, dava konusu 163 ada 77 ve 78 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitinin kesinleştiği 31/05/2006 tarihi ile davanın açıldığı 30/11/2019 tarihi arasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, daha sonra taşınmazlarda yapılan uygulama kadastrosu çalışmasının yeniden 10 yıllık süreyi başlatmayacağı gerekçesiyle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı süresi içerisinde, davacı … vekili tarafından duruşma istekli olarak temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdükleri iddiaları tekrarla, Mahkemece delilleri toplanmaksızın, eksik inceleme ve araştırma üzerine karar verilmesinin yerinde olmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Kadastro sonucunda Ardahan ili, …. ilçesi, …. köyü çalışma alanında bulunan 163 ada 77 parsel sayılı 5.703,99 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı … adına; 163 ada 78 parsel sayılı 11.276,63 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı … adına tespit ve tescil edilmiştir.
Dava; kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesi; “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” hükmünü içermektedir.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, (IV/3) numaralı paragrafta yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, davacı kadastro tespitinden önceki sebeplere dayalı olarak tapu iptali ve tescil istemiyle eldeki davayı açtığına ve dava konusu taşınmazların kadastro tespitinin kesinleştiği 2006 yılından, davanın açıldığı 30/11/2019 tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtiğine göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 01/11/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.