Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2022/5123 E. 2022/7584 K. 17.11.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/5123
KARAR NO : 2022/7584
KARAR TARİHİ : 17.11.2022

MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : ÇATALCA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen ve temyiz incelemesinden geçen tapu iptali ve tescil davasında İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne ilişkin verilen karar, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; süresinde verilen ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar dava dilekçesinde; mirasbırakan babaları …..’nin 174 ada 30 parsel sayılı taşınmazını davalı oğlu …..’e temlik ettiğini, işlemin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla muvazaalı olarak yapıldığını, taşınmazın satış değeri ile gerçek değeri arasında fark olduğunu, davalının taşınmazı satın alabilecek ekonomik gücünün olmadığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir
II. CEVAP
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Çatalca 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 03.07.2019 tarihli ve 2017/690 E., 2019/483 K. sayılı kararıyla; davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Davacılar vekili, davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtip İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 30.12.2020 tarihli ve 2019/1704 E., 2020/1487 K. sayılı kararıyla; davacı vekilinin işin esasına yönelik istinaf başvurusu reddedilmiş, vekalet ücretine yönelik istinaf başvurusu kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Karara karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Dairenin 10.11.2021 tarihli ve 2021/2047 E., 2021/6681 K. sayılı kararıyla, “davacı tanıkları, mirasbırakanın erkek çocukları ile kız çocukları arasında ayırım yaptığını, temlik tarihinde davalının öğrenci olup maddi gelirinin olmadığını, davalı tanıkları ise satışın gerçek olup, satış bedelinin mirasbırakana ödendiğini beyan ettiği, davalının akit tarihi itibariyle 21 yaşında ve öğrenci olduğu, mirasbırakanın dava konusu taşınmazı satmasını gerektirir bir nedenin bulunmadığı, eşi…’nın da telkinleriyle erkek çocuklarını kayırdığı, davalının, taşınmazın bedelinin mirasbırakana ödendiği şeklindeki savunmasını kanıtlayamadığı hususları değerlendirildiğinde, mirasbırakanın temlikinin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu sonucuna varıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmesi” gereğine değinilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
3. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen karar
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 20.04.2022 tarihli, 2022/174 E., 2022/635 K. sayılı kararıyla; bozma ilamındaki gerekçe benimsenmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davalı vekili, kararın hukuka aykırı olduğunu, murisin çocukları arasında ayrım yapmadığını, davacıların kötü niyetli olduğunu, yapılan satışın gerçek ve davalının alım gücünün olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
6.2. İlgili Hukuk
6.2.1. Muris muvazaasında 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere; görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 237. ve Tapu Kanunu’nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
6.2.2. Öte yandan; muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda mirasbırakanın kastının açık bir şekilde saptanması gerekmektedir. Bu kapsamda, temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığını ispat külfeti 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 190. maddesi ile Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 6. maddesi gereği davacı tarafa aittir.6.3. Değerlendirme
Dosyasındaki delillere göre yapılan inceleme sonucunda (V.2.) paragrafta belirtilen bozma kararına uyularak yapılan yargılamada aynı gerekçe benimsenerek (V.3.) paragrafta yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya, bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 16.942,29 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına, 17/11/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.