Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2022/2956 E. 2023/6608 K. 21.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/2956
KARAR NO : 2023/6608
KARAR TARİHİ : 21.11.2023

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1362 E., 2022/55 K.
DAVA TARİHİ : 25.08.2016
HÜKÜM/KARAR : Kabul / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Of Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/216 E., 2021/379 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı, Trabzon ili, Of ilçesi, Erenköy Mahallesinde 2009 yılında yapılan kadastro çalışmalarında 155 ada 6 parsel sayılı taşınmazın müstakilen davalı adına tespit edildiğini, ancak taşınmazın mirasbırakan Şevki Sayın’dan kendilerine intikal ettiğini, taşınmazda iştirak halinde malik olduklarını, aralarında alım-satım olmadığını, taşınmazın 1/2 payının kendisine ait olduğunu ileri sürerek davalı adına olan taşınmazın 1/2 payının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. 02.10.2018 havale tarihli dilekçesi ile taşınmazın 101 ada 7 parsele komşu olan yarısının adına tesciline, olmazsa taşınmazın miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiş, talebinin açıklanmasına ilişkin 28.01.2021 tarihli ıslah dilekçesinde ise, tarafların keşifte anlaşmaları üzerine öncelikli olarak taşınmazın fiilen iki parçaya bölünmesi suretiyle davacı adına tesciline, olmazsa tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı, babalarının sağlığında kendilerine tarif ve teslim ettiği vasiyete göre taksim yaptıklarını, buna göre ortak olarak tescil edilmesi gereken dava dışı 155 ada 3 parselin tamamının davacı adına tescil edildiğini, bu nedenle dava konusu 155 ada 6 parsel sayılı taşınmazın da kendisi adına tescil edildiğini, davacının 155 ada 3 parsel sayılı taşınmazda 1/2 payı kendisine vermesi halinde dava konusu taşınmazdaki payının verileceğini, mevcut tescilin adil olduğunu belirterek davanın reddini savunmuş; 29.11.2018 tarihli duruşmada ise, keşif sırasında davacı taraf ile mutabakat yapıldığını, ancak ıslah dilekçesi ile anlaşmaya aykırı talepte bulunulduğunu belirtmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Of Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.04.2019 tarihli ve 2016/539 E., 2019/224 K. sayılı kararı ile davanın fen bilirkişi raporunda (D) harfi ile gösterilen kısım yönünden kabulüne ilişkin kararı Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 26.06.2020 tarih 2020/122 E. 2020/867 K. sayılı kararı ile davacının talebinin açıklattırılması ve yeniden keşif yapılması gerekçesiyle kaldırılmış, yapılan yargılama neticesinde Of Asliye Hukuk Mahkemesinin 15.09.2021 tarihli 2020/216 E., 2021/379 K. sayılı kararı ile, taşınmazın mirasbırakandan kaldığına ilişkin çekişme bulunmadığı, mirasbırakan taşınmazı pay etmiş olsa da sınır işaretleri bulunmadığı, paylaşıma uygun zilyetliğin kanıtlanmadığı gerekçesiyle tapu kaydının miras payı oranında iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
Of Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Nedenleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; keşif esnasında dinlenen mahalli bilirkişi ve tanıkların dava konusu taşınmazın 101 ada 1 orman parseline doğru kalan uç kısmındaki çaylık alanın davalıya ait olduğunu, mirasbırakandan kalmadığını beyan ettiklerini, davacının da keşifte bu durumu kabul ettiğini, sonra ıslah dilekçesinde talebini değiştirdiğini, bilirkişi raporunda taşınmazın tamamının ikiye bölündüğünü, çaylıkta davacının hakkı olmadığını, raporların yetersiz ve çelişkili olduğunu, ek rapor talebinin kabul edilmediğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 20.01.2022 tarihli ve 2021/1362 E., 2022/55 K. sayılı kararıyla; taşınmazın mirasbırakan Şevki Sayın’dan kaldığı, davalının çekişmeli taşınmazın belli bir kısmının mirasbırakanın sağlığında kendisine bağışlayıp zilyetliğini devrettiğini ispatlayamadığı, davalı vekilinin istinaf dilekçesinde belirttiği çaylık kısmın çekişmeli parselde değil komşu orman parselinde kaldığı, keşif mahallinde tarafların aralarında anlaşamadıkları, taraflar arasında usulünce yapılmış sulh bulunmadığı gerekçesiyle HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz talebinde bulunmuştur.

B. Temyiz Nedenleri
Davalı vekili temyiz dilekçelerinde; istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
4721 sayılı … Medeni Kanunu’nun 713/1 inci maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü maddesi.

3. Değerlendirme
1. Kadastro sonucu, dava konusu Trabzon ili, Of ilçesi, Erenköy Mahallesi 155 ada 6 parsel sayılı 2.068,49 m2 yüz ölçümlü çayır vasıflı taşınmazın Şevki Sayın’ın zilyetliğinde iken 1985 yılında davalı oğlu …’a hibe ettiğinden adına tespit edildiği, itiraz edilmediğinden kadastro tespitinin 14.07.2009 tarihinde kesinleşmesi ile davalı … adına tescil edildiği anlaşılmaktadır.

2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,;
Davalı vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşıda yazılı 953,68 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.