Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2022/2853 E. 2022/5978 K. 21.09.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/2853
KARAR NO : 2022/5978
KARAR TARİHİ : 21.09.2022

MAHKEMESİ : GAZİANTEP BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUKDAİRESİ

Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi, yıkım davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ilişkin verilen kararın, davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; başvurunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili, İdarenin maliki olduğu 101 ada 176 parsel sayılı taşınmaza davalı … tarafından 164,00 m2 lik kısmına inşaat yapmak, 4.400,00 m2 lik kısmının ise duvarla çevrilmek suretiyle tecavüzde bulunulduğunu ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı, dava konusu taşınmazın bitişiğinde bulunan 83 parsel sayılı taşınmazın babasına ait olduğunu, duvarın da onun zamanında çevrildiğini, kendisinin bu duvarın sınırları içerisinde kalan bölüme iyi niyetli olarak inşaat yaptığını, duvarı geri çekmek suretiyle işgali sona erdirmeyi kabul ettiğini, inşaat nedeniyle oluşan işgalden dolayı uzlaşmak istediğini, davacı Hazinenin arazisine taşan kısmın bedelini ödemek veya kendi arazisinden bu yüzölçümdeki kısmın ifraz edilip davacıya temlik edilmesi sureti ile temliken tescil talebinde bulunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, dava konusu taşınmaza davalının hiç bir haklı nedene dayanmaksızın haksız müdahalede bulunduğunun keşfen saptandığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile müdahalenin men’ine, taşkın yapının kal’ine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Kaldırma Kararı
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 16/06/2020 tarihli ve 2019/234 E. 2020/531 K. sayılı kararıyla; davacının müdahalenin önlenmesi ile birlikte hem duvarın, hem de binanın taşkın olduğunu ileri sürdüğü kısmının yıkılması talebinin bulunduğu, davalının ise dava konusu 176 parsel sayılı taşınmaza komşu olan 83 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu ve iyi niyetli olduğunu ileri sürerek temliken tescil talebinde bulunduğu, 83 parsel sayılı taşınmazın davalıdan başka hissedarlarının da bulunduğu, fakat davada davalı sıfatı ile yer almadıkları görüldüğünden, taraf teşkili sağlanmadan yargılamanın sonuçlandırılmasının yerinde olmadığı, hüküm fıkrasında, davalının taşınmazın hangi bölümlerine ne şekilde ve ne miktarda tecavüzde bulunduğunun bilirkişi raporuna atıf yapılarak gösterilmemesinin de hatalı olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca, İlk Derece Mahkemesince verilen karar kaldırılarak yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
3. İlk Derece Mahkemesince Kaldırma Kararı Sonrasında Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesince; 83 parsel sayılı taşınmazın diğer paydaşları davaya dahil edilerek, temliken tescil talebinin şartlarının gerçekleşmediği, davalının dava konusu taşınmaza haksız müdahalede bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davalının müdahalesinin men’ine, taşkın yapı ve muhdesatların kal’ine karar verilmiştir.
4. Kaldırma Kararı Sonrası İlk Derece Mahkemesi Kararına Karşı İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
5. İstinaf Nedenleri
Davalı vekili; Mahkemece 30.12.2020 tarihli bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulduğunu, anılan raporun jeodezi ve fotogrametri uzmanı tarafından hazırlandığını, oysa inşaat bilirkişisinin tecavüzlü inşaatın yıkım masraflarını hesaplaması gerektiğini, krokide C harfi ile gösterilen kısımda inşaat bulunmadığını, burada yığma taşlardan yapılan bir duvarın daha önce var olduğunu, ilk hükümden sonra duvarın kaldırıldığını, bu nedenle bu kısım yönünden taşınmazın değeri ve duvarın kaldırılma masraflarının kabul edilmesinin doğru olmadığını, harç ve vekalet ücretinin taşınmazın değerine göre hesaplandığını, oysa (A) harfi ile gösterilen taşkın inşaatın alanı olan 120,65 m2 kısım yönünden harç ve vekalet ücreti hesaplanması gerektiğini, bilirkişi raporuna göre tecavüzlü inşaatın yüzölçümünün 120,65 m2 olduğunu, davalının ise bu bölüme karşılık maliki olduğu 83 parsel sayılı taşınmazdan 250 m2 alanı davacıya ait 176 parsel sayılı taşınmaza eklemeyi kabul ettiğini, davalının İmar Kanunun’nun 16.maddesi uyarınca, imar affı için başvurduğunu ve yapı kayıt belgesi aldığını, bu kanuna göre işgal ettiği alanı satın almak istediğini, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
6. Gerekçe ve Sonuç
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 24/01/2022 tarihli ve 2021/1068 E., 2022/96 K. sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın davalı Hazine adına kayıtlı olduğu, taşınmaz kaydında askeri güvenlik bölgesi içerisinde kaldığına dair şerh bulunduğu, davalı … ile dahili davalılar …, …, … ve … adına kayıtlı olan 83 parsel sayılı taşınmaza komşu olduğu, fen bilirkişi raporunda “C” harfi ile gösterilen 5.105,15 m2’lik kısma duvar örüldüğü, duvarın değerinin 16.482,76 TL, duvarın örüldüğü arsanın değerinin ise 408.412,00 TL olduğu, “A” harfi ile gösterilen 120,65 m2’lik kısma inşaat yapıldığı ve inşaatın bu kısmının değerinin 58.611,77 TL, inşaatın arsa değerinin de 9.652,00 TL olduğu, davacının iddiasını ispatladığı, davalının temliken tescil talebinde haklı olmadığı, özellikle mülkiyet hakkına üstünlük tanınarak yazılı şekilde karar verilmiş olmasının doğru olduğu İlk Derece Mahkemesinin kararında isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ile kararın bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. Türk Medeni Kanunu’nun 683. maddesinde; “ Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir.
Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir.”
3.2.2. Türk Medeni Kanunu’nun Taşkın Yapılar başlıklı 725. maddesinde; “Bir yapının başkasına ait araziye taşırılan kısmı, eğer yapıyı yapan malik taşırılan arazi üzerinde bir irtifak hakkına sahip bulunuyorsa, ona ait taşınmazın bütünleyici parçası olur.
Böyle bir irtifak hakkı yoksa, zarar gören malik taşmayı öğrendiği tarihten başlayarak onbeş gün içinde itiraz etmediği, aynı zamanda durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde, taşkın yapıyı iyiniyetle yapan kimse, uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için bir irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devredilmesini isteyebilir.”
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, (V/3.2.) no.lu paragrafta yer verilen yasaya uygun nedenlere, delillerin takdirinin yerinde olmasına, (IV/3.) no.lu paragrafta yer verilen İlk Derece Mahkemesinin gerekçesine göre Bölge Adliye Mahkemesince (IV/6.) no.lu paragrafta yazılı olduğu üzere karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda dökümü yapılan 25.265,75 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 21/09/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.