Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2022/1849 E. 2023/6893 K. 28.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1849
KARAR NO : 2023/6893
KARAR TARİHİ : 28.11.2023

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1404 E., 2021/1498 K.
DAVA TARİHİ : 30.01.2017
HÜKÜM/KARAR : Kabul / Ret – Re’sen Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Beyşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/81 E., 2021/519 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun reddine, re’sen gözetilen nedenlerle İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1.Davacı vekili dava dilekçesinde, Beyşehir ilçesi, Yeşildağ Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 262 ada 213, 264 ada 54 parsel sayılı taşınmazların kullanıcısının davacı olduğu belirtilerek tarla vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, oysa taşınmazlara davacının zilyet olduğunu ileri sürerek tapu kayıtların iptali ile davacı adına tapuya tescilini istemiştir.

2.Asli müdahil; 264 ada 54 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 800 m2 lik kısmının kendisine ait olduğunu ve bu kısma zilyet olduğunu ileri sürerek taşınmazın bu kısmının tapu kaydının iptali ile adına tapuya tescil edilmesini istemiştir.

II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Beyşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.06.2021 tarihli ve 2017/81 Esas, 2021/519 Karar sayılı kararı ile; davacıların davasının kabulüne, çekişmeli taşınmazların tapu kaydının iptali ile davacılar adına mirasçılık belgesindeki hisseler oranında tapuya kayıt ve tesciline; asli müdahilin davasının hak düşürücü süre nedeni ile reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların özel mülkiyete konu edilememesinin nedeninin 1. derece doğal sit alanında bulunması değil aynı zamanda milli park sahası içinde kalması olduğunu, Mahkeme tarafından bu hususun göz ardı edildiğini, eksik ve hatalı değerlendirme yapıldığını, 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu’na aykırı hüküm kurulduğunu, taşınmazların Beyşehir Gölü Milli Parkı Koruma sahası içinde kaldığı hususunun bilirkişiler tarafından da tespit edildiğini ve raporlarında açıkça ifade etmelerine rağmen zilyetlikle kazanılabilecekleri yönünde tespit ve yorumda bulunduklarını, hukuka aykırı olarak tanzim edilen raporlara dayanılarak hüküm kurulmasının yasaya aykırı olduğunu, Milli Park sınırları içerisinde kalan taşınmazların zilyetlik yoluyla mülkiyetinin kazanılmasının ve tapuya tescilinin mümkün olmadığını, Cumhurbaşkanlığı kararı ile Beyşehir Gölü Milli Park sınırlarının değiştiğini; Hazinenin yargılama giderleri ve vekalet ücretine mahkum edilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirtip davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; orman nitelikli taşınmaz ile komşu olmadığından usulünce orman araştırmasına gerek bulunmayan, 26.11.2018 tarih ve 378 sayılı Cumhurbaşkanlığı kararı ile milli park sınırı dışına çıkarılan, arkeolog bilirkişi raporu ile de üzerinde birinci grup olarak tescil ve ilan edilen kültür varlıklarının bulunmadığı saptanan dava konusu taşınmazlar bakımından davacılar yararına kadastro tespit tarihi itibari ile zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu anlaşıldığından Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinde ve davalı Hazine tarafından yalnızca milli park sınırları yönünden değil olağanüstü zamanaşımı yoluyla kazanıma ilişkin olarak da davaya karşı konulduğuna göre, Mahkemece davalı aleyhine yargılama gideri takdirinde hukuka aykırı yön görülmediği ancak Yeşildağ/Belen ve Yeşildağ/Kömürcü mahallelerinde bulunan dava konusu taşınmazların karar yerinde bulunduğu mahalle isimlerinin eksik yazılmasının, davalı Hazine harçtan muaf olmasına rağmen davacı tarafından ödenen harçların yargılama gideri olarak Hazineden tahsiline karar verilmesinin, Çevre Ve Şehircilik İl Müdürlüğünün cevabi yazısına göre korunan alanların tespit, tescil ve onayına ilişkin usul ve esaslara dair yönetmeliğin (RG-27/10/2017- 30223 ile değişik) 17/ğ. maddesi gereğince “Doğal Sit-Nitelikli Doğal Koruma Alanı” olduğuna dair tapu kütüğünün beyanlar hanesine kayıt konulmamasının doğru olmadığı gerekçesiyle davalı Hazine vekilinin istinaf talebinin reddine, resen gözetilen nedenlerle HMK’nın 353/1-b.2 maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazların beyanlar hanesine “Doğal Sit- Nitelikli Doğal Koruma Alanı” olduğuna dair kayıt konulmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Nedenleri
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü maddesi, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 11 inci maddesi (Değişik ikinci cümle: 22/5/2007-5663/1 md.)

3. Değerlendirme
Konya ili, Beyşehir ilçesi, Yeşildağ Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 264 ada 54, 262 ada 213 parsel sayılı sırasıyla 5.808,00 ve 1.134,94 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazlar beyanlar hanesinde “Korunması gerekli taşınmaz kültür varlığıdır.” şerhi ile 2863 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinde 5626 sayılı Kanun’un 5 inci maddesiyle yapılan değişiklik ile sit alanında kalması nedeniyle tarla vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu’nun değişik 13 üncü maddesinin j bendi gereğince davalı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Beyşehir 1.Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine,

28.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.