Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2022/1721 E. 2023/6067 K. 31.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1721
KARAR NO : 2023/6067
KARAR TARİHİ : 31.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/172 E., 2021/472 K.
HÜKÜM : Karar verilmesine yer olmadığına, Kısmen Ret

Taraflar arasında görülen satın alma, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak açılan tapu iptal ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kısmen karar verilmesine yer olmadığına, kısmen davanın reddine kararı verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği görüşülüp düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde, … Merkez …köyü ile … köyü sınırları bitişiği her iki köyün arasında bulunan tespit harici taşınmazın babasından kendilerine intikal ettiğini beyanla yaklaşık 75 dönümlük alanın adına tapuya tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı Hazine vekili, cevap dilekçesinde davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 08.07.2015 tarihli ve 2014/40 Esas, 2015/461 Karar sayılı kararıyla; taşınmazların 20.11.2014 tarihli fen bilirkişilerinin hazırlamış olduğu raporda ve eki krokide tespit edildiği, sözkonusu raporda ”A” harfi ile gösterilen ve tescili talep edilen 9953,422m² miktarlı alanın 397 nolu parsel içinde kaldığı ve 01.11.1985 tarihinde Hazine adına tapulandığı, yine aynı raporda ”E” harfi ile gösterilen ve tescili talep edilen 5541,667 m² miktarlı alanın 651 nolu parsel içinde kaldığı ve 26.01.2004 tarihinde Hazine adına tapulandığı, davanın 11.02.2014 tarihinde açıldığı anlaşılmakla tescili talep edilen bu taşınmazlar yönünden davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine; raporda ”B” harfi ile gösterilen ve tescili talep edilen 8503,438m² miktarlı alanın 362 nolu parsel içinde kaldığı ve dava dışı … Sayyiğit adına kayıtlı olduğu, raporda ”C” harfi ile gösterilen ve tescili talep edilen 6999,754m² miktarlı alanın 360 nolu parsel içinde kaldığı ve … adına kayıtlı olduğu anlaşılmakla bu taşınmazlar yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine, raporda ”D” harfi ile gösterilen ve tescili talep edilen 43836,152 m² miktarlı alanın 645 nolu parsel içinde kaldığı ve 05.05.2004 tarihinde Hazine adına tapulandığı davanın 11.02.2014 tarihinde açılmış olması nedeni ile davanın süresinde olduğu ve iktisap şartlarının oluştuğu anlaşılmakla bu taşınmaz yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuş, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 17.02.2020 tarih ve 2020/191 Esas, 2020/504 Karar sayılı kararıyla, yöntemince zilyetlik araştırması yapılmadığı, taşınmazın niteliğinin belirlenmesinde esaslı unsur olan hava fotoğraflarından yararlanılmadığı, soyut nitelikteki yerel bilirkişi ve tanık anlatımları ile taşınmaz bölümünün kullanım durumunu ve toprak yapısını açıklama bakımından yetersiz, denetime elverişli olmayan ziraatçı bilirkişi raporuna dayanılarak karar verildiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin; 03.11.2021 tarihli ve 2020/172 Esas, 2021/472 Karar sayılı kararı ile, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda, … ili, …ilçesi, … Mahallesi’nde kain dosyada mevcut 20.11.2014 havale tarihli fen bilirkişileri … ve … tarafından tanzim olunan raporda “A”, “B”, “C” ve “E” harfleriyle gösterilen kısımlarla ilgili olarak Mahkememizce 2014/40 Esas 22015/461 Karar sayılı karar ile verilen hükmün bozma ilamı kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olduğundan karar verilmesine yer olmadığına, … ili, …ilçesi … Mahallesi’nde kain 645 sayılı parselde bulunan 13.07.2021 tarihli rapor ve krokisinde “A” harfi ile gösterilen 43836,152 m²’lik kısma ilişkin ikame olunan davanın tereke adına açıldığı, davacının tek başına dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin; 03.11.2021 tarihli ve 2020/172 Esas, 2021/472 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili dava konusu taşınmazın mülkiyetini elde etmek için gerekli tüm şartları sağlayan müvekkilinin mülkiyet hakkının korunması ve gözetilmesi gerekirken bu hakkın hiçe sayılarak karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu,
2.Davalı idare lehine hükmedilen karşı vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi madde 7/(2) uyarınca davalı taraf lehine Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunması gerekirken yapılmamasının hukuka aykırı olduğunu belirterek,
Kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi miras yoluyla intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü, 17 nci maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; … İli, …İlçesi, … Mahallesi’nde kain dosyada mevcut 20.11.2014 havale tarihli fen bilirkişi raporunda “A”, “B”, “C” ve “E” harfleriyle gösterilen kısımlar ve … ili, …ilçesi … Mahallesi’nde kain 645 sayılı parselde bulunan fen bilirkişisinin 13.07.2021 tarihli rapor ve krokisinde “A” harfi ile gösterilen 43836,152 m²’lik kısma yönelik karara karşı sunulan temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI.KARAR
Açıklanan sebeplerle davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 269,85 TL onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,31.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.