YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/9653
KARAR NO : 2022/3093
KARAR TARİHİ : 13.04.2022
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı Silivri 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 02/10/2018 tarih ve 2016/374 Esas, 2018/394 Karar sayılı davanın kabulüne ilişkin kararın onanmasına dair Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 22/04/2021 gün ve 2019/459 Esas, 2021/3950 Karar sayılı kararının düzeltilmesi süresi içerisinde davalılar Hazine ve … vekilleri tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacı … vekili, 17.07.1987 tarihinde tapu kaydına ve miras yoluyla gelen hakka dayanarak mera olarak sınırlandırılan 1027 parsel sayılı taşınmaza dair komisyon kararının iptali ile davacı ve diğer Hüseyin Osman hissedarları adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
3.1. Silivri Kadastro Mahkemesi’nin 20/09/1994 tarihli ve 1987/50 E., 1994/70 K. sayılı kararı ile verilen görevsizlik kararı üzerine davaya bakmakla görevli Silivri 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26/12/2008 tarih, 2006/25 Esas, 2008/691 Karar sayılı kararıyla; taşınmazın uzun zamandır şahıs arazisi olarak kullanılmış ise de mera olduğu gerekçesiyle davanın reddine dair karar verilmiştir.
3.2. Kararın davacı … ve davalı … tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 02/11/2012 gün ve 2012/4566 Esas, 2012/7452 Karar sayılı kararı ile “davacı tarafın tutunduğu 06.10.1948 tarih 24 sayılı sicilden gelen 18.09.1980 tarih 80 sayılı tapu kaydının dava konusu taşınmazı kapsadığı, ne var ki tapu kaydı batıda isimsiz yol sınırı okuduğu, batıdaki yol kadim yol niteliğinde kabul edilse dahi tapu kaydında belirtilen sınırların dava konusu taşınmazın dört tarafını açıkta yer kalmayacak şekilde kucaklamadığı, bu nitelikteki tapu kayıtlarının miktarı ile geçerli olduğu,aynı tapu kaydına dayalı olarak davacı ve paydaşları adlarına dava dışı 1033 ve 1034 parsel sayılı taşınmazların tespit edildiği, tespitin kesinleştiği bu taşınmazların toplam alanının 28000 m2 olduğu, davacı tarafından dayanılan tapu kaydının miktarının ise 36760 m2 olduğu, arada 8760 m2 lik fark oluştuğu, kalan 8760 m2 miktarındaki bölüme dava konusu taşınmazın 1033 ve 1034 parsel sayılı taşınmazların bulunduğu güney bölümünden başlanmak suretiyle kapsam tayin edilerek bu bölümün tapu kayıt maliki olan davacı ve paydaşları adlarına tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
3.3. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde Silivri 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 09/04/2014 tarihli ve 2013/285 E., 2014/121 K. sayılı kararıyla; davanın kabulü ile teknik bilirkişinin 10.01.2014 tarihli ek raporu ve eki krokide (A) harfi ile gösterilen 8760,00 metrekare kısmın davacı ve hissedarları adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
3.4. Hükmün, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi’nin 28/12/2015 tarihli ve 2015/54 E., 2015/16302 K. sayılı kararı ile “dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Hazine vekilinin sair temyiz itirazları yerinde olmadığı, ancak; Hakimin, çekişmeli taşınmaz ve tüm payları hakkında infazı kabil, infaz sırasında tereddüte yol açmayacak şekilde hüküm kurmak zorunda olduğu belirtilerek, Mahkemece verilen hükümde, çekişmeli 1027 parsel sayılı taşınmazın adlarına tesciline karar verilen kişilerin isimleri ve payları gösterilmediği, karar bu haliyle çekişmeli taşınmaz hakkında sicil oluşturmaya elverişli olmadığı” gerekçesiyle bozulmuştur.
3.5. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde Silivri 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 02/10/2018 tarihli ve 2016/374 E., 2018/394 K. sayılı kararıyla davanın kabulü ile, Silivri ilçesi, Akören köyü 1027 parsel sayılı mera vasıflı taşınmazın sınırlandırılmasının iptali ile 10/01/2014 tarihli ek bilirkişi raporunda ekli krokinin (A) harfi ile gösterilen 8760 metrekare miktarındaki bölümüne ayrı bir parsel numarası verilerek Çatalca Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 13/02/2018 tarih 2017/552 Esas 2018/100 Karar sayılı miras bırakan …’ nın mirasçıları adına tesciline dair karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar:
Mahkemenin kararına karşı süresi içerisinde davalı Hazine vekili ile … vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
2. Onama İlamı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 22/04/2021 tarihli ve 2019/459 Esas, 2021/3950 Karar sayılı ilamıyla; dosya içeriğine ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün onanmasına karar verilmiştir.
V. KARAR DÜZELTME
1. Karar Düzeltme Yoluna Başvuranlar:
Yargıtay onama ilamına karşı süresi içerisinde davalı Hazine vekili ile … vekili tarafından karar düzeltme başvurusunda bulunulmuştur.
2. Karar Düzeltme Nedenleri:
Davalı Hazine vekili karar düzeltme dilekçesinde özetle, dosyaya ibraz edilmiş bilirkişi raporlarında görüleceği üzere bu gayrimenkulde davacının geçmişe dayanan bir tasarrufu da mülkiyetini konu eden bir kayıt da bulunmadığını, dosyada dinlenen tanıkların beyanlarında açıkça ifade ettikleri üzere bu alanın geçmişte Akören Köyü merası olduğunu, mera mülkiyetinin zilyetlikle el değiştiremeyeceğini, raporlar arasındaki çelişki giderilmeden hüküm verildiğini, davacının beyan ettiği 1948 tarihli sicil kaydının iş bu dava konusu gayrimenkulü tam olarak kapsamadığının aşikar olduğunu ileri sürerek verilen kararın düzeltilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili karar düzeltme dilekçesinde özetle,dava konusu taşınmazın mera vasfında olup zilyetlikle iktisap edilemeyeceğini ileri sürerek verilen kararın düzeltilmesini talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davada verilen onama kararının karar düzeltme yoluyla kaldırılması talebine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun 297. maddesinin 2. fıkrasında “ (2) Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. ” düzenlemesi yer almaktadır.
3.3. Değerlendirme
3.3.1. Kadastro sırasında dava konusu 1027 parsel sayılı 12450 m2 yüzölçümündeki taşınmaz mera niteliği ile sınırlandırılmak suretiyle tespit edilmiş, tespit 11.6.1987 tarihinde kesinleşmiştir.
3.3.2. Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip, Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalılar vekillerinin sair karar düzeltme itirazları yerinde değildir. Ne var ki; mahkemelerce verilen hükümlerin infaz kabiliyetinin bulunması asıldır. Ancak mahkemece, davacılar adına tescil edilen bölüm dışında kalan kısmı da kapsayacak şekilde 1027 parsel sayılı taşınmazın tümünün sınırlandırılmasının iptaline karar verilmiş olması isabetsiz ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, gerekçeli kararın 1. bendinde yer alan “mera vasıflı taşınmazın” sözcüklerinden sonra gelen “sınırlandırılmasının iptali ile” sözcüklerinin hüküm yerinden çıkarılarak 8760 metrekare miktarında sözcüklerinden sonra “bölümün mera kaydının iptali ile” sözcükleri eklenerek hükmün düzeltilerek onanması gerekmektedir.
VI. SONUÇ:
Yukarıda açıklanan nedenle, davalı Hazine vekili ile … vekillerinin karar düzeltme istemlerinin kabulü ile Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 22/04/2021 tarihli, 2019/459 Esas, 2021/3950 Karar sayılı onama ilamının anılan gerekçeyle kısmen ORTADAN KALDIRILMASINA, Silivri 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/374 E.- 2018/394 K. sayılı ve 02.10.2018 tarihli kararının 1. fıkrasında yer alan “mera vasıflı taşınmazın” sözcüklerinden sonra gelen “sınırlandırılmasının iptali ile” sözcüklerinin hüküm yerinden çıkarılmasına, ayrıca “8760 metrekare miktarında” sözcüklerinden sonra gelmek üzere “bölümün mera kaydının iptali ile” sözcükleri eklenmek suretiyle bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcının ve önceden 22/04/2021 tarihli ve 2019/459 Esas, 2021/3950 Karar sayılı kararla alınan onama harcının istek halinde davalı … Başkanlığına iadesine, 13/04/2022 gününde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.