YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/8461
KARAR NO : 2023/3193
KARAR TARİHİ : 05.06.2023
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen tescil istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 16. (Kapatılan) Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 16. (Kapatılan) Hukuk Dairesince Mahkeme kararının ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece ikinci bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, … ilçesi, … köyü, … mevkiinde kain müvekkiline ait 778 nolu parselin batısında kalan 12.000 m2′ lik taşınmazın müvekkiline ait olduğu halde kadastro tespiti sırasında müvekkil adına tescil edilmediğini, tescil harici bırakıldığını, dava konusu yerin müvekkilinin 1966 yılından bu yana fiilen ve kesintisiz zilyetliğinde bulunduğunu, zira dava konusu taşınmazı 1966 tarihli harici satış senediyle satın aldığını, o tarihten bu yana kesintisiz olarak zilyetliğinde olduğunu, ileri sürerek, 778 parselin batısında kalan tescil harici 12.000 m2’lik taşınmazın müvekkil adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ve dahili davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 19.02.2020 tarihli ve 2019/ 34 E., 2020/39 K. sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne; … ili … ilçesi … Mahallesi … mevkiinde kain 25/06/2015 tarihli fen bilirkişisi Hakan Atakan tarafından hazırlanan raporda tapulama harici bırakıldığı belirtilen taşınmazın kırmızı renkle taralı, (a) harfi ile gösterilen 5.582,29 m2 lik kısmının davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, raporda tapulama harici bırakıldığı belirtilen ve mavi renkle taralı (b) harfi ile gösterilen 1.286,56 m2 lik kısım açısından davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. İlk Bozma Kararı
Mahkeme kararının davalı Hazine vekilince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 19/11/2013 tarihli ve 2013/11925 Esas, 2013/11047 Karar sayılı ilamı ile eksik inceleme ve araştırmaya dayalı hüküm kurulduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar vermiştir.
B. Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar
Mahkemece 11/11/2015 tarihli ve 2014/459 Esas, 2015/752 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
C. İkici Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 22/10/2018 tarihli ve 2016/3221 Esas, 2018/6112 Karar sayılı ilamıyla “TMK’nın 713/4. maddesi gereğince yasal ilan yaptırılmalı, ayrıca kabule göre de; tescil davalarında Hazinenin ve ilgili kamu tüzel kişiliğinin davada yer alması TMK’nın 713/3. maddesi uyarınca yasal hasım olmasından ileri geldiği, davanın kabulü halinde Hazine ve ilgili kamu tüzel kişisi harç, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinden sorumlu tutulamayacağının gözetilmemesinin isabetsiz olduğu” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemesince İkinci Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 19.02.2020 tarih ve 2019/34 E., 2020/39 K. sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle, dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu, zilyetlikle edinme koşullarının oluşmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı … Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi; “Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.”
2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu′nun 14. maddesi; “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”
3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi; “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir.” hükümlerini düzenlemiştir.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK’nın Geçici 3/2 maddesinin yollamasıyla, 1086 sayılı HUMK uygulanacağı davalar yönünden HUMK’nın 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan kararın ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu’nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
05.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.