Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2021/781 E. 2021/3479 K. 22.06.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/781
KARAR NO : 2021/3479
KARAR TARİHİ : 22.06.2021

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ

Taraflar arasında görülen tapu iptali davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı Hazine ile bir kısım davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ‘in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava, mükerrer tapu nedeniyle iptal tescil istemine ilişkindir.
Davacı, 185 ada 131 parsel numaralı Hazineye ait taşınmazla aynı yerde kain 1613 ada 9 parselin tamamı ve 1614 ada 9 parselin 86,30 m2’sinin mükerrerlik teşkil ettiğinin tespit edildiğini, Hazine tapusunun daha eski ve sağlam temele dayanması nedeniyle korunması gerektiğini ileri sürerek 185 ada 131 parsel ile mükerrerlik oluşturan 1613 ada 9 parselin tamamı ile 1614 ada 9 parselin 86,30 m2’sinin davalılar adına olan tapusunun iptaline ve Hazine tapusunun korunmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, mükerrerliğin tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere ve özellikle dava konusu 1613 ada 9 parsel sayılı taşınmazın tamamı ile 1614 ada 9 parselin 86,30’m2 lik kısmının mükerrer olması nedeniyle tapunun iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesinde isabetsizlik yoktur. Davalıların bu yöne değinen temyiz itirazlarının reddine.
Davalıların diğer temyiz itirazları ile davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Bilindiği üzere 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 16. maddesi uyarınca, gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda dava değerinin gayrimenkulün değerine göre belirleneceği öngörülmüştür. Dava değerinin belirlenmesinde taşınmazın dava tarihindeki keşfen saptanacak gerçek değerinin esas alınacağı kuşkusuzdur.
Harçlar Kanununun uygulaması kamu düzenini ilgilendirmesi nedeniyle hakim tarafından re’sen gözetilmesi gereken bir husustur.
Somut olayda, mahkemece dava konusu taşınmazların keşfi yapılmasına rağmen değerleri belirlenmemiş olup, davalıların davanın reddini istemeleri nedeniyle çekişme çıkardıkları gözetilerek dava değeri üzerinden davalılar aleyhine yargılama giderleri ve bu kalemden sayılan avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
Öte yandan; HMK’nın 297/2. maddesi uyarınca hakim, infazı kabil karar vermekle yükümlüdür. Mahkemece, 1614 ada 9 parsel sayılı taşınmazdan 86,30 m2 kısmın tapususun iptaline karar verilmesine rağmen, anılan parselin hangi kısmından ifrazen iptal edildiği belirtilmeden ya da hükme esas alınan krokili bilirkişi raporuna atıf yapılmadan karar verilmesi de doğru değildir.
Hal böyle olunca, taşınmaz başında bilirkişi aracılığıyla yeniden keşif yapılarak Harçlar Kanunu 16. madde uyarınca taşınmazın dava tarihindeki değerinin belirlenmesi ve buna göre yargılama giderine hükmedilmesi, ayrıca kabul kapsamına alınan 1614 ada 9 parsel yönünden HMK’nın 297. maddesine uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
Tarafların yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz eden davalılara iadesine, 22/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.