Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2021/6999 E. 2023/2350 K. 25.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/6999
KARAR NO : 2023/2350
KARAR TARİHİ : 25.04.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir.

Karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; … köyünde bulunan 101 ada 5 ve 102 ada 45 parsel sayılı taşınmazların davacıların babası…tarafından satın alınmasına rağmen kadastro çalışmaları sırasında kök muris … adına tespit edildiğini ileri sürerek taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adına müşterek olarak tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalılar …, ….cevap dilekçesinde; taşınmazların kök muris …’den kaldığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
2. Davalılar …, … ve …. yargılama sırasında davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
… Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.01.2014 tarihli 2010/6 Esas 2014/6 Karar sayılı kararı ile ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazların davacılar murisi … tarafından satın alındığını, 32 sene … tarafından o öldükten sonra da mirasçıları tarafından kullanıldığını, dinlenen mahalli bilirkişilerin senedi ve kullanımı bilmediklerini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun;
14. maddesinin ilgili kısımları şöyledir:
“Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40,kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”

3. Değerlendirme
1. … ili, … ilçesi, … köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 5 parsel sayılı 31.253,61 metrekare ve 102 ada 45 parsel sayılı 9.188,46 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 1981 yılında öldüğü belirtilerek … adına tespit edilmiş, … tarafından Komisyona yapılan itirazın reddedilmesi üzerine 06.01.2009 tarihinde tescil edilmiştir.

2. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3/2 maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK’nın 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun hükmün 6100 sayılı Kanun’un geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’un 438. maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 154,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

25.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.