YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/6920
KARAR NO : 2023/2367
KARAR TARİHİ : 25.04.2023
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Kapatılan 16. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle: … ili … ilçesi, … Mahallesinde bulunan davacıların müşterek muris olan …’e ait 362 ada 2 parsel nolu taşınmazın kuzey kısmının davalılar murisi … adına kayıtlı olduğunu, adı geçen gayrimenkul üzerinde davalıların, davacılar ve diğer bütün mirasçılar ile birlikte değişik hisseler oranında müşterek malik olmanın dışında, davacılar ve diğer mirasçılar dışında davalılar müşterek murisleri olan …’ten intikal eden davaya konu taşınmaz üzerinde birlikte veya tek başına … mirasçıları olarak bağımsız haklarının mevcut olmadığını, davalı taraf murisi … adına kayıtlı bulunan davaya konu tapu kaydının iptalini, kaydın tarafların müşterek murisi ve taşınmazın gerçek sahibi olan … adına veya mirasçıları adına hisseleri oranında tapuya tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı … beyan dilekçesinde özetle, davalılar arasında taksim yapıldığını önce sürerek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, davalının taksim iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle,
1-Davacının davasının kabulü ile … ili … ilçesi … Mahallesi 362 ada 2 parselde … adına kayıtlı tapu kaydının iptali ile taşınmaz, … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/23 Esas, 2013/26 Karar sayılı … veraset ilamında belirtildiği haliyle 10080 pay kabul edilerek 240’ar payın davacılar adına ayrı ayrı tapuya tesciline,
2-Asli müdahilin davasının aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 04/06/2020 tarihli ve 2016/13979 Esas, 2020/1520 Karar sayılı kararıyla” Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve davacılar … ve … tarafından çekişmeli taşınmazın müşterek muris … oğlu …’ten intikal ettiği iddiasıyla tapu iptali ve payları oranında mirasçılar adına tescil istemiyle dava açılmış olmakla beraber davanın mirasçılar arasında olması nedeniyle davanın davacıların miras payıyla sınırlı olarak görülmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, dava paya ilişkin olduğuna göre yalnızca davalı payların iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmesi gerekirken tapu kaydı tümüyle iptal edilerek davacılar adına tescile karar verilen 240’ar pay dışındaki payları açıkta bırakacak şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi; dava değeri, çekişmeli taşınmazın dava tarihindeki zemin değerinden davacıların miras payına düşen miktar olduğundan halde mahkemece bu değer esas alınarak davalılar aleyhine harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken fazlasına hükmedilmiş olması da isabetsiz” olduğu gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 09/03/2013 düzenlenme tarihli ziraat mühendisi bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın zemin değerinin dava tarihi olan 2010 tarihindeki değeri 26.409,63 TL olarak belirtilmiş olup … bu değer üzerinden davacıların miras payı oranından harç ve vekalet ücreti hesaplanmış olduğu gerekçesiyle,
1-Davacının davasının kabulü ile, … ili, … İlçesi … Mahallesi, 362 ada 2 parsel sayılı taşınmazın … adına kayıtlı tapu kaydının … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/23 esas 2013/26 karar sayılı veraset ilamındaki davacılar … ve …’ün her biri için 240/10080’er miras payı oranında iptali ile; iptal edilen 240/10080’er miras payının her bir davacılar … ve … ‘ün adına tapuya kayıt ve tesciline, kalanın davalılar üzerinde bırakılmasına,
2-Asli müdahilin davasının aktif husumet yokluğuyla reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle, dava konusu taşınmazın taraflar arasında taksim edildiğini, kadastro tutanaklarının usul ve yasalar çerçevesinde tutulmuş belgeler olduğunu, aksinin davacı tarafça ispatlanması gerektiğini, davacının da bu iddiasını ispatlayamadığını öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı mirasçılar arasında görülen tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.4721 sayılı … Medeni Kanunu’nun 6. maddesi şöyledir, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.”
2.3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 15. maddesi şöyledir, “Tapuda kayıtlı taşınmaz malların malikleri veya bunların mirasçıları arasında, tapuda kayıtlı olmayan taşınmaz malların ise on dördüncü madde gereğince belirlenen zilyetleri arasında taksim edildikleri belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanları ile sabit olduğu takdirde bu mallar taksim gereğince zilyetleri adına tespit olunur.” hükmünü içermektedir.
3.TMK’nın 640. maddesi şöyledir, “Birden çok mirasçı bulunması hâlinde, mirasın geçmesiyle birlikte paylaşmaya kadar, mirasçılar arasında terekedeki bütün hak ve borçları kapsayan bir ortaklık meydana gelir. Mirasçılar terekeye elbirliğiyle sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere, terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler.”
4.TMK’nın 701. maddesi şöyledir “Kanun veya kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti, elbirliği mülkiyetidir. Elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin hakkı, ortaklığa giren malların tamamına yaygındır.”
5.TMK’nın 702. maddesi şöyledir “Ortakların hakları ve yükümlülükleri, topluluğu doğuran kanun veya sözleşme hükümleri ile belirlenir. Kanunda veya sözleşmede aksine bir hüküm bulunmadıkça, gerek yönetim, gerek tasarruf işlemleri için ortakların oybirliğiyle karar vermeleri gerekir. Sözleşmeden doğan topluluk devam ettiği sürece, paylaşma yapılamaz ve bir pay üzerinde tasarrufta bulunulamaz. Ortaklardan her biri, topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabilir. Bu korumadan bütün ortaklar yararlanır.” hükümlerine yer verilmiştir.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK”un uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 120,60 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalı …’den alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
25.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.