Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2021/6572 E. 2023/2173 K. 10.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/6572
KARAR NO : 2023/2173
KARAR TARİHİ : 10.04.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; … ili … ilçesi … köyünde bulunan 120 ada 35 parsel sayılı taşınmazı 10.11.1997 tarihli senet ile davalı babasının kendisine bağışladığını, 130 ada 72, 131 ada 1, 152 ada 148 ve 120 ada 62 parsel sayılı 4 adet taşınmazın ise 07.10.1969 tarihli senet ile murisi ve annesi …’ya ziynet bedeli olarak hibe edildiğini, annesi … ölümü ile de kendilerine intikal ettiğini, ancak kadastro çalışmaları sırasında davalı babası adına tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile … mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde; 120 ada 35 sayılı parseli davacının eşi …’ya ölene kadar kullanımı kendisine ait olmak üzere bir senetle verdiğini, 130 ada 72 sayılı parseli babası tarafından ölen eşi …’ya senetle verildiğini, 131 ada 1 sayılı parseli eşi …’ya kardeşi … … tarafından verildiğini, diğer dava konusu taşınmazların ise kendisine ait olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 07/10/1969 tarihli senetteki hudutlar ile 131 ada 1 ve 130 ada 72 parsel sayılı taşınmazların uyumlu olduğu bu parseller yönünden davalının cevap dilekçesinde kabul beyanında bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 120 ada 35 parsel sayılı taşınmazın ise 10.11.1997 tarihli senet ile davacının eşine bırakıldığı, diğer parsellere ilişkin 07/10/1969 tarihli senette her hangi bir açıklama bulunmadığı gerekçesiyle bu parsellere yönelik talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının, hüküm kısmının 1 ve 2. bentlerinin yerinde ve hakkaniyete uygun olduğunu, ancak diğer taşınmazlara ilişkin kararın haksız ve mesnetsiz olduğunu, 120 ada 35 sayılı parselin evlenirken davalı babası tarafından kendisine bağışlandığını, bağış senedinin dikkate alınmadığını, dava konusu diğer parsellerin ise, dedesi … … tarafından muris annesi …’ya düğün hediyesi olarak bağışlandığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ve davalının baba-oğul oldukları, davacı tarafın 120 ada 35 parsel sayılı taşınmazı babası olan davalı … tarafından kendisine bağışlandığını ispatlayamadığı, 120 ada 62 ve152 ada 148 parsel sayılı taşınmazların dedesi … … tarafından muris annesi …’ya bağışlandığını da ispat edemediği, çekişmeli taşınmazların tespit tarihine kadar malik sıfatıyla davalı tarafın zilyetliğinde olduğu sonucuna varıldığı, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanununun;
14. maddesinin ilgili kısımları şöyledir;
“Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.
(Değişik ikinci fıkra: 3/7/2005 – 5403/26 md.) Sulu veya kuru arazi ayrımı, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu hükümlerine göre yapılır.”

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kadastro sonucunda … ili, … ilçesi, … köyü çalışma alanında bulunan 152 ada 148, 120 ada 35 ve 62 parsel sayılı sırasıyla 710.30 m2, 4.886,62 m2 ve 6.798.01 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar ceddinden intikalen, taksimen ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı … adına tespit, tespite itiraz edilmediğinden 29.01.2008 tarihinde kesinleştirilerek tespit maliki adına tapuya tescil edilmiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 120,60 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.04.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.