Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2021/6161 E. 2023/1706 K. 22.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/6161
KARAR NO : 2023/1706
KARAR TARİHİ : 22.03.2023

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
KARAR : İstinaf İsteğinin Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Dereli Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Mal Müdürlüğü temsilcisi tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davalı … tüzel kişiliği aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, Dereli Mal Müdürlüğü aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı … Mal Müdürlüğü temsilcisi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde özetle; Giresun ili, Dereli ilçesi, … köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 264 ada 37 parsel sayılı 625,04 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazın Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, ancak yapılan tespitin hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazın Hazine ve köy tüzel kişiliği ile bir ilgisinin olmayıp, kendisine ait olduğunu, taşınmazın öncesinde babası … …’e ait iken mirasçılar arasında yapılan rızai taksim gereği kendisine kaldığını, taşınmaz üzerinde babasının diktiği 35 – 40 yıllık fındık ocaklarının bulunduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP
Davalı … Mal Müdürlüğü temsilcisi, taşınmazın Hazine adına tescilinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığını, taşınmazın uzun yıllar devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğunu, davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile tesciline imkan bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Dereli Asliye Hukuk Mahkemesinin 07.10.2020 tarihli ve 2018/179 Esas, 2020/105 Karar sayılı kararı ile dava konusu taşınmazın öncesinde davacının babasına ait olduğu, uzun yıllardır davacının babasının ve ailesinin kullanımında olduğu, mirasbırakanın taksimi ile davacıya kaldığı, bu taksime diğer paydaşların da rızasının olduğu, iddianın ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … Mal Müdürlüğü temsilcisi istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı … Mal Müdürlüğü temsilcisi istinaf dilekçesinde özetle; kararın hukuka aykırı olduğunu, eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulduğunu, re’sen gözönüne alınacak nedenlerle kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 05.03.2021 tarihli ve 2021/186 E., 2021/155 K. sayılı kararıyla; davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, gerek bilirkişi raporları, gerekse mahalli bilirkişi beyanlarına göre dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmayıp, davacı lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla iktisap koşullarının oluştuğu, ancak tapu iptali ve tescil davalarının kayıt malikine karşı açılması gerektiği, taşınmazın Maliye Hazinesi adına kayıtlı olduğu, davalı köy tüzel kişiliği ile bir ilgisinin olmadığı gerekçesiyle HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi hükmünün ortadan kaldırılarak davalı … tüzel kişiliği aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, Dereli Mal Müdürlüğü aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … Mal Müdürlüğü temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı … Mal Müdürlüğü temsilcisi temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, istinaf dilekçesindeki taleplerinin tekrarı ile kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”

2. 4721 sayılı … Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, “Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.”

3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi, “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir.” hükümlerini içermektedir.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

3. Davacının, 27.04.2021 tarihli dilekçesinde kararın usul ve yasaya uygun olduğundan onanmasına karar verilmesini isteyerek aynı tarihte temyiz karar harcı ve temyiz yoluna başvurma harcı yatırdığı anlaşılmaktadır. Davacının, herhangi bir temyiz talebi bulunmadığından, davacı tarafça yatırılan temyiz harçlarının davacıya iadesi gerekmektedir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunu’nun 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı Hazineden 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,

Aşağıda yazılı 351,40 TL harcın istek halinde davacıya iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.03.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.