YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/5889
KARAR NO : 2023/1010
KARAR TARİHİ : 22.02.2023
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
KARAR : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Tosya Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkin açılan davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Hazine vekili ve davalı … tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince hüküm tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın değerinin kesinlik sınırı olan 5.390,00 TL’den az olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 341/2. ve 352/1-b. maddeleri gereğince davalıların istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı … tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; Kastamonu ili, Tosya ilçesi, Bayat Köyünde bulunan 222 ada 1 parsel sayılı taşınmazın üzerinde bulunan ev ve samanlığın mirasbırakanları … …’ya ait olduğunu, kadastro tespiti sırasında bu taşınmaza dahil olan alanın yol olarak tespit harici bırakıldığını ileri sürerek, yol olarak gösterilen kısmın 222 ada 1 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle davacılar adına tesciline, olmadığı takdirde ayrı bir parsel olarak davacılar adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, iddianın ispat edildiği gerekçesiyle davanın kabulüyle, 25.12.2019 havale tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 95,85 metrekarelik kısmın yol olarak geçen tapu kaydının iptali ile, bu kısmın 222 ada 1 parsel sayılı taşınmaza dahil edilmek suretiyle mirasbırakan … … adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Maliye Hazinesi vekili ve davalı … istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
1. Davalı Maliye Hazinesi vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usule ve yasaya aykırı olduğunu, eksik inceleme ili hüküm kurulduğunu, davacı tanıklarınının davacı ile akrabalık ilişkileri bulunduğunu, bu hususun göz önüne alınması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
2.Davalı … temsilcisi istinaf dilekçesinde özetle; sözlü yargılama için gün tayin edilmediğini, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, sadece davacı tanık beyanları esas alınarak hüküm kurulduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Ankara 13. Bölge Adliye Mahkemesinin 09.12.2020 tarihli ve 2020/1068 Esas, 2020/1380 Karar sayılı kararıyla, davanın mal varlığı davalarından olan tescil davası olduğu, 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 361/1 maddesi 6763 sayılı Kanun ile değişik HMK’nın 341/2 maddesi gereğince karar tarihi itibariyle miktar ve değeri 5.390,00 TL’yi geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararların kesin olduğu, dava dilekçesinde dava değerinin 2.500,00 TL gösterildiği, mahallinde yapılan keşifte dava edilen taşınmaz bölümünün gerçek değerinin 1.437,75 TL olarak belirlendiği, tarafların belirlenen dava değerine itirazlarının bulunmadığı gerekçesiyle kararın miktar itibariyle kesin olup, istinaf yoluna başvurulamayacağından davalıların istinaf başvuru dilekçelerinin HMK’nın 341/2, 346 ve 352/1 maddeleri uyarınca reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Davalı … temsilcisi temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ile kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, “Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir. “
2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir. “
3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi, “– Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14. maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir.” hükümlerini içermektedir.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 38,90 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
22.02.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.