YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/5095
KARAR NO : 2022/6937
KARAR TARİHİ : 24.10.2022
MAHKEMESİ : DİYARBAKIR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 5. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : MİDYAT 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın kısmen kabulüne yönelik kararın, davacılar vekili ile davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; başvurunun esastan reddine dair verilen karar, davacılar vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü;
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin babası olan…..’e ait dava konusu …. ilçesi, …. Mahallesinde bulunan 550 ada 97 no.lu parsel ile ….. Mahallesinde bulunan 265 ada 80 parsel sayılı taşınmazların muvazaalı olarak davalılar adına tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile müvekkillerinin babası…..adına tapuya tescili yahut davacı müvekkileri adına iştiraken tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın …..’e satış yolu ile devredildiğini, dava dilekçesindeki beyanların gerçeği yansıtmadığını, aslında konusu bulunmayan, varsa bile zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerden sonra açılmış bulunan davanın yersiz ve haksız olduğunu, dava konusu taşınmazın muvazaalı olarak devredildiğini iddia ettikleri……in davacıların annesi olup, mahfuz hisselerin zedelenmediğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Midyat 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 31/12/2019 tarihli ve 2017/334 E. ,2019/1112 K. sayılı kararıyla; dava konusu 550 ada 97 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin 15.02.1990 tarihli 15 sıra numaralı tapu kaydına dayanılarak yapıldığı, eski tapu kaydında mirasbırakan……’in tapulu olan taşınmazını, karşılıksız olarak devretmesine (bağış)rağmen bu malı ile ilgili olarak tapu memuru huzurunda, iradesini satış doğrultusunda açıkladığı, bu nedenle muvazaanın oluştuğunun anlaşıldığı, 265 ada 80 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin 27/10/1998 tarihinde keşinleştiğinin anlaşılması nedeniyle davanın kısmen kabulüne, Mardin ili …. ilçesi …. Mahallesinde kain 550 ada 97 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile Midyat Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/581 Esas,2019/594 Karar numaralı mirasçılık belgesindeki mirasçıların hisseleri oranında tapuya kayıt ve tesciline, Mardin ili …. ilçesi ….. Mahallesinde kain 265 ada 80 nolu parsel sayılı taşınmaz yönünden 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3 maddesi uyarınca hak düşürücü süre yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
Midyat 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
2.1. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu 550 ada 97 parsel sayılı taşınmazın müvekkillerinin babaları muris …..’e babasından kaldığını, davalı tarafın iddia ettiği satışın muvazaalı olduğunu, mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olarak devir yapıldığını belirterek, kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmişlerdir.
2.2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde; Yerel Mahkeme kararının kabul edilen kısım yönünden hatalı olduğunu, müvekkillerinin aleyhine açılan davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davaya konu işlemde muvazaanın şartları bulunmadığı gibi davacılar açısından ortada bir muvazaanın da bulunmadığını, yapılan işlemin davacıların miras paylarını ortadan kaldırmadığını, …..’in yıllardır kendisi ile aynı hayatı paylaşan ve aynı zamanda davacıların da annesi olan ……’e müşterek evlerini devretmiş olmasında muvazaadan bahsedilmesinin mümkün olmadığını belirterek, Yerel Mahkeme kararının kabule ilişkin kısmının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 10/09/2020 tarihli ve 2020/284 E., 2020/317 K. sayılı kararıyla; 265 ada 80 parsel sayılı taşınmazın tespitinin 27/10/1998 tarihinde kesinleştiği, davanın ise 18/05/2017 tarihinde açılmış olması nedeniyle, 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, 550 ada 97 parsel sayılı taşınmazın tarafların mirasbırakanı… …’in eşi ve yine tarafların mirasbırakanı …..’e kayden satışına dayalı 15.02.1990 tarihli ve 15 sıra numaralı tapu kaydına istinaden … adına tespit ve tescil edildiği, davacıların,… ve …’ın müşterek çocukları olduğu, davalıların ise ….’in oğlu…’dan olma torunları olduğu, mirasbırakanlar… ile …’ın karı- koca olup müşterek evde yaşadıkları,…’ın taşınmazın satışına ihtiyacı olmadığı gibi, …’ın ayrıca bir alım gücünün bulunmadığı, Yerel Mahkemenin kabulünde olduğu gibi taraflar arasındaki iradenin taşınmazın bağışı yönünde olduğu, tespite esas tapu kaydının taşınmaza ait olduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı hususları göz önüne alındığında, Mahkemenin kabul gerekçesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davacılar ve davalılar vekillerinin istinaf başvurularının, HMK’nın 352/1-b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacılar vekili ve davalılar vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki taleplerini tekrar ile kararın bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, muris muvazaası ve kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3 maddesi “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” hükmünü içermektedir.
3.2.2. Yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunun’un 706., Türk Borçlar Kanunu’nun 237. ve Tapu Kanunu’nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinin yerine bulunmasına göre (IV.3) numaralı paragrafta yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararında isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davacılar ve davalılar vekillerinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, aşağıda yazılı 26,30 TL onama harcının temyiz eden davacılardan, 8.732,95 TL onama harcının da temyiz eden davalılardan alınmasına 24/10/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.