Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2021/336 E. 2021/3538 K. 23.06.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/336
KARAR NO : 2021/3538
KARAR TARİHİ : 23.06.2021

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS

Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece asıl ve birleştirilen davalardaki tapu iptali ve tescil istemlerinin reddine, tenkis istemlerinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 10.11.2020 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı Bakırköy İslam ve Milli Kültür Hizmet Vakfı vekili Avukat …, davalı Hazine vekili Avukat … ile diğer temyiz eden davacılar vekili Avukat … geldiler, davetiye tebliğine rağmen davacı … vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

-KARAR-

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı iptal-tescil, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir.
Davacılar asıl davalarında, mirasbırakanları …’in kayden malik olduğu, 57, 58, 59 ve 60 parsel sayılı taşınmazlarını davalı vakfa bağış suretiyle temlik ettiğini; birleştirilen davasında 105 parsel sayılı taşınmazını önce İl Özel İdare Müdürlüğüne bağışladığını, İl Özel İdare Müdürlüğü’nün de taşınmazı Hazine’ye satış suretiyle devrettiğini; diğer birleştirilen davasında 113-155 parsel sayılı 40 parça taşınmazını Hazine’ye bağış yolu ile temlik ettiğini, işlemlerin mirastan mal kaçırma, mirasçıları mirastan mahrum etme amaçlı olduğunu ileri sürerek tapuların iptali ile miras payları oranında adlarına tescile, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı Vakıf, mirasbırakanın sağlığında çocuklarının baskısı ile açtığı bağıştan rücu davasının esastan reddedilip, deracattan geçerek kararın kesinleştiğini, mirasbırakanın çekişme konusu taşınmazlar dışında başka taşınmazlarını da bağış yada satış yoluyla temlik ettiğini, saklı paya ilişkin istemlerin bu nedenle yerinde olmadığını, davalı Maliye Hazinesi, davada zamanaşımı süresinin geçtiğini, mirasbırakan tarafından sağlığında açılan davaların redle sonuçlanıp kararların kesinleştiğini, çekişme konusu 105 nolu parselin İstanbul Valiliği adına kayıtlı iken Hazine tarafından satın alındığını, açılan davaların yasal dayanağının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, birleştirilen 2003/1458 Esas sayılı davanın iddianın ispat edilemediği gerekçesi ile reddine; asıl dava ile birleştirilen 2003/1422 Esas sayılı davalarda tapu iptal ve tescil istemlerinin reddine, tenkis istemlerinin kabulüne ilişkin verilen karar Dairece; “…Asıl ve birleştirilen davalardaki temliklerle mirasbırakanın malvarlığının tamamına yakın bölümünün davalılara bağış yolu ile devredildiği gözönüne alındığında, mirasbırakanın saklı payı ihlal kastı açıktır. Mahkemece asıl davada 57, 58, 59 ve 60 parsel sayılı, birleştirilen 2013/1422 Esas sayılı dosyada davaya konu 113-155 parsel sayılı (122, 123 ve 128 parsel sayılı taşınmazlar hariç) taşınmazlar yönünden tapu iptal isteminin reddi ile tenkis isteminin kabulüne karar verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalıların tüm, davacıların bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine. Ne var ki, birleştirilen 2013/1458 Esas sayılı dosyada Hazine’ye temlik edilen 105 parsel yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, reddine karar verilmesi ve bu parsel hariç tutularak tenkis hesabı yapılması doğru değildir. Hâl böyle olunca, temlike ve davaya konu tüm taşınmazlar hesaba dahil edilerek, denetime elverişli rapor alınması, hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsizdir…” gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda asıl ve birleştirilen davalardaki tapu iptal ve tescil istemlerinin reddine, tenkis istemlerinin kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
Gerçekten de, dosya içeriğine, toplanan delillere ve bozma ilamı doğrultusunda yazılı biçimde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre; yerinde görülmeyen davalıların tüm, davacıların öteki temyiz itirazlarının reddine.
Ancak, davacıların her biri lehine hükmedilen tenkis tutarı üzerinden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, toplam tutar üzerinden tek vekalet ücretine karar verilmesi doğru değildir.
Ne var ki, anılan husus yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, mahkeme kararının hüküm kısmının:
2-a.ii. bendinin; ″Davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden, AAÜT uyarınca davacılar…, …, …, …, …’in her birine 50.543,33TL; … mirasçıları …, …, … ve … için toplam 42.176,72TL nispi vekalet ücreti takdiri ile davalı Bakırköy İslam Milli Kültür Hizmet Vakfından alınarak davacılara verilmesine,″
2-b.ii bendinin; ″Davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden, AAÜT uyarınca davacılar…, …, …, …, …’in her birine ayrı ayrı 69.315,11TL; … mirasçıları …, …, … ve … için toplam 58.942,35TL nispi vekalet ücreti takdiri ile davalı Maliye Hazinesi’nden alınarak davacılara verilmesine,″
şeklinde düzeltilmelerine, kararın bu hali ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.01.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden taraflar vekilleri için 2.540.00.’ar TL. duruşma vekâlet ücretinin karşılıklı alınıp verilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.