Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2021/10377 E. 2022/1720 K. 03.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/10377
KARAR NO : 2022/1720
KARAR TARİHİ : 03.03.2022

MAHKEMESİ : BURSA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil istekli dava sonunda Gelibolu Asliye Hukuk Mahkemesinin 04/07/2019 tarihli, 2017/474 Esas, 2019/367 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne dair verilen kararın davalı … vekili tarafından istinafı üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 29/09/2021 tarihli, 2019/1627 Esas, 2021/1353 Karar sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar yasal süre içerisinde davalı … vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar, Gelibolu Kadastro Mahkemesinin 1988/341 Esas, 1994/1 Karar sayılı, 01/02/1994 tarihli kesinleşen ilamıyla, 328 ada 6 parsel sayılı taşınmazın kök mirasbırakanları … … mirasçıları adına hükmen tescili yapılırken taşınmazın 4/16 payının kök mirasbırakanın eşi olan mirasbırakanları “… kızı … …” adına tescil edilmesi gerekirken sehven “… kızı … …” adına tescil edildiğini, … kızı …’in ölümüyle de taşınmazın davalılar adına miras yoluyla intikalen tescil edildiğini, davalılar adına oluşan kaydın yolsuz olduğunu ileri sürerek mirasbırakanları … …’ın tapu kaydındaki baba adının “…” olarak düzeltilmesine, davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
1. Davalılar … ve …, 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, taşınmazı iyiniyetli olarak edindiklerini belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
2. Diğer davalılar, savunma getirmemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Gelibolu Asliye Hukuk Mahkemesinin 04/07/2019 tarihli, 2017/474 Esas, 2019/367 Karar sayılı kararı ile, yolsuz tescil iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. İstinaf Nedenleri
Davalı vekili, davanın sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girdiğini, kadastro tespitinden itibaren 10 yıl geçtikten sonra iptal tescil davası açılamayacağını, hak düşürücü sürenin geçtiğini, …… … arasında akrabalık bağı bulunup aynı yer ve komşu parsellerde intikalen hak sahibi olduklarını, kadastro tespitine dayanak tapu kayıtlarının getirtilmediğini, asıl hak sahiplerinin kim olduğunun tespit edilmediğini, tapuyu iyiniyetli olarak miras yoluyla edindiklerini ileri sürerek, Yerel Mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 29/09/2021 tarihli, 2019/1627 Esas, 2021/1353 Karar sayılı kararı ile, iddianın sabit olduğu, yolsuz tescil nedeni ile açılan tapu iptali ve tescil davalarının herhangi bir zamanaşımı ya da hak düşürücü süreye tabi olmadığı gerekçesiyle davalı …’in istinaf başvurusu 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddedilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davalı vekili, istinaf dilekçesindeki taleplerini tekrar ile hükmün bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
Bilindiği üzere; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.”, 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1025/1-2. maddesinde “Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır. Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı (V/3.2.) numaralı paragraftaki yasal ve hukuksal gerekçeye göre, Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3.) numaralı paragrafta yer verilen gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle, davalı … vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 6.956,63 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalı …’den alınmasına, 03/03/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.