Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2021/10334 E. 2022/1678 K. 02.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/10334
KARAR NO : 2022/1678
KARAR TARİHİ : 02.03.2022

MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ÇERKEZKÖY 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki tapu iptal- tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı …, 6360 sayılı kanun çerçevesinde Çerkezköy Belediyesine bağlanarak, lağvedilen Kızılpınar Belediyesi Meclisinin 2239, 2642, 2643, 2647, 2686, 2687 ve 2660 parsel sayılı taşınmazların davalı şirkete satışına ilişkin ihalesinin usulüne uygun yapılmadığı gerekçesiyle iptaline karar verildiğini, kararın Danıştay 13. Dairesi’nin 25/05/2017 tarihli, 2015/224 Esas, 2017/1647 Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiğini, böylece kaydın yolsuz hale geldiğini ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı şirket, dava konusu taşınmazları ihale ile bedelinin çok üzerinde satın alarak bedelini ödediğini, iptale yönelik açılan davalardan eldeki dava ile haberdar olduğunu, Anayasa Mahkemesi ve ilgili idare mahkemesine mülkiyet hakkının ihlali nedeniyle yargılamanın yeniden yapılmasına yönelik başvuruda bulunduğunu ve bu davaların bekletici mesele yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, davalı şirketin Anayasa Mahkemesine yaptığı bireysel başvurusunun kabul edilmesi nedeniyle yargılamanın yeniden yapıldığı, ilgili davanın davacısının davadan feragat ettiği ve davanın reddine karar verilmesi nedeniyle ihalenin iptal edilmeyerek geçerliliğini sürdürdüğü, davalı adına olan kaydın bu nedenle yolsuz hale gelmediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesi kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, Tekirdağ İl İdare Mahkemesi’nin kararının tamamen usule ilişkin olduğunu, feragatle davanın esastan sonuçlanmadığını, bu nedenle maddi hukuk anlamında açıklık ve rekabetin sağlanamaması yönünden araştırma yapılması gerektiğini, önceki idare mahkemesinin tespitlerinin sonraki usulü kararla ortadan kalkmadığını, aksinin kabulü halinde davanın konusuz kaldığına karar verilerek davacının yargılama giderinden sorumlu tutulmaması, davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre karşı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği, davanın açılmasına sebebiyet vermediğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 04.04.2019 tarihli ve 2018/403 E. 2019/260 K. sayılı kararıyla; davalı şirketin anayasa mahkemesine yaptığı bireysel başvurusunun kabul edilmesi nedeniyle yargılamanın yeniden yapıldığı, dava esnasında ilgili davanın davacısının davadan feragat ettiği, davanın reddine karar verilmesi nedeniyle ihalenin iptal edilmeyerek geçerliliğini sürdürdüğü, davalı adına olan kaydın bu nedenle yolsuz tescil durumuna düşmediği, mahkemenin kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle, istinaf talepli dilekçesinde ileri sürdüğü itiraz nedenlerini yineleyerek hükmün bozulmasını istemiştir.
3.Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 1025. maddesinde, ” Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır.”
3.3. Değerlendirme
3.3.1 Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı V.3.2 paragraftaki yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacı vekilinin esasa yönelik temyiz itirazlarının reddine,
3.3.2 Davacının vekalet ücretine yönelik temyiz itirazına gelince; yolsuz tescil istemine ilişkin talep taşınmaz malın aynına ilişkin olup para ile değerlendirilmesi mümkündür. Böyle bir davada, 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 16. maddeleri uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın, taşınmazın dava tarihi itibariyle keşfen saptanan bedelinden ibaret olacağı kuşkusuzdur. Vekalet ücreti hesap edilirken de harcı yatırılmış olan dava değerinin esas alınması gerekmektedir.
3.3.3 Somut olayda, davacı dava dilekçesinde, dava değerini 7.151.985,70. TL olarak göstermiş, harcı bu tutar üzerinden yatırmış, dava tarihi itibariyle keşfen belirlenen 20.084,835,14 TL üzerinden eksik harcı tamamlamamıştır. Bu durumda davalı vekili lehine vekalet ücreti harçlandırılan değer üzerinden hesaplanması gerekirken, taşınmazın keşfen belirlenen ancak harcı tamamlanmayan değeri üzerinden fazla hesaplanması doğru görülmemiştir.
3.3.4 Ne var ki, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin esasa ilişkin temyiz itirazlarının reddine, vekalet ücretine yönelik temyiz isteminin V.3.2 ve V.3.3 paragraflarda belirtilen gerekçelerle kabulü ile; Çerkezköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 15.01.2021 tarihli, 2017/627 Esas, 2021/22 Karar sayılı ilamının hüküm kısmının 4. bendindeki “…289.473,35 TL” ibaresinin çıkartılarak yerine “..160.144,86 TL” ibaresinin yazılmasına, hükmün bu şekliyle 6100 sayılı HMK’nin 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02/03/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.