Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2020/661 E. 2021/1116 K. 02.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/661
KARAR NO : 2021/1116
KARAR TARİHİ : 02.03.2021

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, mirasbırakan …’ün paydaşı olduğu 30623 ada 2 parsel sayılı taşınmazı davalı oğlu …’e vermiş olduğu vekaletname ile davalı tarafından mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla dava dışı kişilere temlik edildiğini, arsa vasfındaki taşınmaz üzerinde sonradan bina yapıldığını, bina üzerinde biri dubleks olmak üzere iki adet bağımsız bölüme malik olduğunu dubleks olan dairenin diğer davalı … adına kayıtlı olduğunu, diğer dairenin ise davalılar tarafından üçüncü şahıslara satıldığını, tapu bedeli ile gerçek bedel arasında aşırı fark olduğunu davalıların taşınmazları alabilecek maddi gücünün olmadığını ileri sürerek davalılar adına tescil edilen bağımsız bölümle ilgili olarak miras payı oranında tapu iptali ve tescile, üçüncü şahıslara devredilen bağımsız bölümün tapu iptali ve tescilinin mümkün olmaması halinde bedelin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, mirasbırakan …’ün hayatının son yıllarında felçli olarak ve tedavi umuduyla yaşayan bir insan olduğunu, tedavisinin gereklerini yerine getirmek ve geçimini sağlamak üzere tek varlığı olan dava konusu taşınmazı müteahhitlik yapan ahbabı …’a vermek istediğini, işlemleri yapması için oğluna vekalet verdiğini, …’ın arsa bedelinin tamamını ödeyecek gücü olmadığından kalan miktar için arsa üzerine davalı … adına ipotek tesis ettiğini, arsanın kalan bedeli ödenince ipoteğin kaldırıldığını, alıcı …’ın daha sonra bu arsayı dava dışı …’e sattığını, …’in de bu arsa üzerinde dava dışı … ile anlaşarak kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, 23 numaralı daireyi inşaat sahibi …’tan satın aldıklarını, Keçiören’deki evini ve arabasını satarak evin bedelini ödediğini, birikimlerini kullandıklarını ve davayı kabul etmemekle birlikte muvazaa olduğu kabul edilecek ise de saklı pay dışında kalan temliklerin ölüme bağlı tasarruf sayılacağı bu şekilde hüküm kurulması ve tenkise tabi olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen ilk kararın temyizi üzerine Dairece “….çekişme konusu taşınmazın mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olarak devredildiği saptanmak suretiyle 23 nolu bağımsız bölüm yönünden davanın kabul edilmesinde isabetsizlik yoktur…. temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğunun belirlendiği gözetilerek 15 nolu bağımsız bölüm yönünden belirlenecek tazminata davacının miras payı oranında hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmesi isabetsizdir” gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi …’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

-KARAR-

Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, harç peşin alındığından davalıdan başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 02/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.