YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/2443
KARAR NO : 2020/5689
KARAR TARİHİ : 05.11.2020
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Davacılar, ortak mirasbırakanları …’in 1079 ada 146 parsel sayılı taşınmaz üzerinde ki 9 nolu bağımsız bölümü mirastan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak davalı oğluna temlik ettiğini ileri sürerek miras payları oranında tapu iptali ile tescile, aksi halde tenkise karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı, cevap dilekçesi ve bir nolu celsede alınan beyanında davayı kabul etmiş, bozma ilamından sonra yapılan yargılama sırasında ise muvazaanın olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Asli müdahil, yargılama sırasında davadan feragat etmiştir.
Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece “… davalının davayı kabul etmesi ile dava konusu uyuşmazlık sona erer, kesin hükmün hukuksal sonuçlarını doğurur. (6100 sayılı HMK. nun 311. maddesi). Bu nedenle mahkeme henüz kabul nedeniyle davanın kabulüne karar vermemiş olsa bile davalı kabulden dönemez ( rücu edemez); kabulü ile bağlıdır. Ancak, kabulle ortaya çıkan sonucun buna sebep olan rızayı ifsad eden bir nedenle malül olduğu kanıtlanırsa (6100 sayılı HMK. nun 311. maddesi) , doğurduğu netice bakımından hileye, hataya maruz kalan kimseye talep hakkı bahşedeceği kuşkusuzdur. Kabule ilişkin irade açıklanmasının gerçeği yansıtmadığının bildirilmesi halinde, bu halin ya aynı dava içerisinde HMK. nun 163. maddesine göre ön sorun (hadise) şeklinde ya da ayrı bir dava olarak incelenmesi olanaklı ve gereklidir. Öte yandan; diğer maddi hukuk işlemlerinde olduğu gibi hata, hile veya ikrah nedeniyle kabulün feshi (iptali) için dava açılabileceği gibi kabulün hata, hile veya ikrah nedeniyle geçersiz olduğu aynı davada da savunma yoluyla ileri sürebilir. Hal böyle olunca; mahkemece davalı …’un iddiasının ön sorun (hadise) şeklinde incelenmesi, kabul beyanının gerçek iradeyi yansıtıp yansıtmadığının (hileye dayalı olup olmadığının) açıklığa kavuşturulması, davayı kabul için bir sebebin bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi, bu konuda taraf delillerinin toplanması, gerçekten davalının hileye düştüğü saptanırsa kabul beyanının bir hukuki netice doğurmayacağı gözetilerek işin esasının incelenmesi, aksi halde kabul doğrultusunda işlem yapılması gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece iddianın ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davacı ve davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi …’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Davacının temyiz itirazına gelince;
Bilindiği üzere 6100 sayılı HMK’nın 65. maddesinde “(1) Bir yargılamanın konusu olan hak veya şey üzerinde kısmen ya da tamamen hak iddia eden üçüncü kişi, hüküm verilinceye kadar bu durumu ileri sürerek, yargılamanın taraflarına karşı aynı mahkemede dava açabilir. (2) Asli müdahale davası ile asıl yargılama birlikte yürütülür ve karara bağlanır” düzenlenmesine yer verilmiştir.
Somut olayda, … (Maner) 15.12.2011 tarihinde 75.000,00 TL bedel üzerinden harçlandırdığı ve …’i davalı olarak gösterdiği dilekçesi ile usulüne uygun asli müdahale talebinde bulunduğu, duruşmalara katılarak beyanda bulunduğu, bildirdiği tanığın yargılama aşamasında dinlendiği, 19.06.2015 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 22. maddesinde “Davadan feragat ya da davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır”; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 6. maddesinde “Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle; ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur. Bu madde yargı mercileri tarafından hesaplanan akdi avukatlık ücreti sözleşmelerinde uygulanmaz.” ve yargılama giderlerinden sorumluluğu düzenleyen HMK’nın 326/1. maddesinde “Kanunda yazılı haller dışında yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir.” hükümleri düzenlenmiştir.
Hal böyle olunca, asli müdahilin dava dilekçesinde 75.000 TL dava değeri belirterek harçlandırdığı, ön inceleme aşamasından ve bozma ilamından sonra feragat ettiği de gözetilerek yatırmış olduğu peşin harçtan Harçlar Kanunun 22.maddesinde belirtilen alınması gereken harcın 2/3’ü olan 21,00 TL’nin mahsubu ile artan harcın asli müdahile iadesine karar verilmesi gerekirken ret harcının tamamının alınması doğru olmamıştır. Yine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6.maddesi uyarınca vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerekirken bu yönde olumlu/olumsuz karar verilmemiş olması da doğru değildir.
Ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden;
a) Hükmün 8.bendi hüküm kısmından çıkartılarak yerine “Asli müdahale nedeniyle; alınması gereken 21,00-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.114-TL harçtan mahsubu ile artan 1.093-TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde asli müdahile ödenmesine,” ibaresinin yazılmasına,
b) Hükme 10. bent eklenerek, “-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 8.600 TL nispi vekalet ücretinin asli müdahilden alınarak (davalının hükmü temyiz etmemesi nedeniyle) davacıya verilmesine,” ibaresinin yazılmasına, davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın bu hali ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 05/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.