Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2020/2384 E. 2020/4674 K. 01.10.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/2384
KARAR NO : 2020/4674
KARAR TARİHİ : 01.10.2020

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, ortak mirasbırakanları …’un zilyedi olduğu 121 ada 2, 122 ada 1,127 ada 6 parsel sayılı taşınmazları kadastro tespiti sırasında davalıların mirasbırakanı oğlu Halit ve dava dışı oğlu …adına tespit ve tescil ettirdiğini,176 ada3,107 ada 1 ve 170 ada 2 parsel sayılı taşınmazlarını ise kadastro tespitinden önce tapuda satış suretiyle oğulları … ve …’a temlik ettiğini, işlemlerin mirastan mal kaçırmak amacıyla yapıldığını, … ile haricen sulh olduklarını ileri sürerek, …adına kayıtlı payların iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, kadastro tespitinden önce taşınmazların kök muris … tarafından oğulları Halit ve …’a bağışlanarak zilyetliklerinin devredildiğini, Kadastro Kanununun 12/3.maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, 176 ada 3,170 ada 2 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne, 121 ada 2, 122 ada 1ve 127 ada 6 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi …’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
K A R A R-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde ve özellikle mirasbırakan tarafından hibe ettiği belirtilerek zilyetlikten davalıların mirasbırakanı … adına tespit ve tescili yapılan 127 ada 6 parsel, 121 ada 2 parsel, 122 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar bakımından 01.04.1974 tarihli ½ sayılı İBK uygulama imkanının bulunmadığı ve muris muvazaasına ilişkin iddianın dinlenemeyeceği gözetilerek anılan parseller yönünden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığı gibi, 176 ada 3 ,170 ada 2 ve 107 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise davalıların mirasbırakanı …’a yapılan temliklerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu saptanarak davanın kabul edilmesinde bir isabetsizlik yoktur.Taraf vekillerinin bu yönlere değinen temyiz itirazlarının reddine. Ancak, davalıların mirasbırakanı … adına olan tapu kaydının iptali ile davacıların miras payları oranında adlarına tesciline ve kalan payın … üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, infaz aşamasında davalılar yönünden hükmen kayıt oluşturacak şekilde davalılar payı yönünden yeniden tescil hükmü kurulması doğru değildir.
Ne var ki; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; mahkeme kararının hüküm kısmının “2 ve 3. bentlerinin tamamen hükümden çıkartılmasına ve yerine;
2.bent olarak; “… İli, … İlçesi, … köyü 176 ada 3 parsel ve 170 ada 2 parsel sayılı taşınmazların malik … adına olan tapu kayıtlarının …5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/84 Esas – 2016/106 Karar sayılı veraset ilamındaki davacıların payları oranında iptali ile bu paylar oranında davacıların adlarına tesciline, kalan payın … üzerinde bırakılmasına,” 3.bent olarak; “…İli, … İlçesi, … köyü 107 ada 1 parsel sayılı taşınmazda malik … adına olan tapu kaydının … 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/84 Esas – 2016/106 Karar sayılı veraset ilamındaki davacıların payları oranında iptali ile bu paylar oranında davacıların adlarına tesciline, kalan payın … üzerinde bırakılmasına,” ibarelerinin yazılmasına, Tarafların temyiz itirazının bu yönden ve re’sen yapılan inceleme sonucu kabulü ile 6100 sayılı HMK’nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi gereğince hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edenlere geri verilmesine, 01/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.