Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2020/1123 E. 2021/1104 K. 02.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/1123
KARAR NO : 2021/1104
KARAR TARİHİ : 02.03.2021

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakanları …’in dava dışı kayınbiraderi …’ı ara malik kullanmak suretiyle kayden maliki olduğu 319, 320, 321 ve 322 parsel sayılı taşınmazları davalı oğluna devrini sağladığını, ancak bu işlemin muvazaalı olduğunu, murisin amacının diğer mirasçılardan mal kaçırmak olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ile miras payı oranında adlarına tescilini istemişlerdir. Aşamada davacı … davasından feragat etmiştir.
Davalı, taşınmazları bedelini ödeyerek gerçek satışla dava dışı Ömer’den satın aldığını, muvazaanın bulunmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
Davacı … yönünden davanın esastan reddine, davacı … yönünden ise feragat nedeniyle reddine ilişkin olarak verilen ilk karar Dairece, “…Hal böyle olunca, murisin başkaca taşınmazının tespit edilmesi halinde bunlara ilişkin tedavüllü çap kayıtlarının celbi ile yukarıda yapılan açıklamalar ve değinilen hususlar doğrultusunda araştırmanın yapılması, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş olup, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama neticesinde mahkemece, taşınmazların mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı devredildiği gerekçesiyle davacı … bakımından davanın kabulüne, davadan feragat eden davacı … bakımından ise vazgeçme nedeniyle davanın reddine dair verilen ikinci karar bu kez Dairece, “…Somut olayda; dinlenen davacı tanığı taşınmazların temlikine ilişkin bilgisinin olmadığını, mirasbırakanın evlenmesi nedeniyle masraf yaptığını, davalı çiftçilik ve hayvancılığın yanında öğrenci taşımacılığı da yaptığından taşınmazları alabilecek ekonomik gücünün olabileceğini beyan ettiği, olayları yakından bilen tarafların kardeşi dava dışı Kamil’in ise davalı tanığı olarak verdiği beyanında, mirasbırakanın annelerinin ölümünden sonra 5-6 kez evlilik yaptığını, bu evlilikler nedeniyle masraf yaptığını, son zamanlarında çalışamaz hale geldiğini, çiftçilikten elde ettiği kazancın da azalması neticesinde dava konusu taşınmazları çocuklarının bilgisi dahilinde satılığa çıkardığını ve taşınmazların dava dışı Ömer tarafından bedeli karşılığında alındığını ve aynı gün davalıya kiralandığını, mirasbırakanın ölümünden sonra da davalının taşınmazları Ömer’den satın aldığını ifade ettiği, mirasbırakanın geride adına kayıtlı 12 parça taşınmazının bulunduğu gözetildiğinde mirasbırakanın temlikte mal kaçırma kastının olduğu söylenemeyeceği gibi dosya kapsamındaki diğer deliller ile de davacının iddiasını ispat ettiğinden bahsedilemez.
Hal böyle olunca, davanın reddine karar vermek gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama neticesinde mahkemece, davacı … yönünden feragat nedeniyle, Nihat yönünden ise davanın ispatlanamamış olması nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı … vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi … ‘nın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacı …’ın yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4,90-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 02/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.