Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2019/3524 E. 2020/6440 K. 02.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/3524
KARAR NO : 2020/6440
KARAR TARİHİ : 02.12.2020

MAHKEMESİ: … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar bir kısım davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi …’nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakanları …’in 2701 ada 6 parsel sayılı taşınmazını mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile davalı …’e devrettiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişlerdir.Davalı, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin tüm gereklerini yerine getirdiğini, babaları ile ilgilenmeyen davacıların kötü niyetli olarak dava ikame ettiklerini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince istinaf isteğinin esastan reddine karar vermiş, anılan karar bir kısım davacılar (…, … ve …) tarafından temyiz edilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan …’in 15.08.2014 tarihinde öldüğü geride dava dışı eşi …, davacı kızları …, …, …, … ve … ile davalı oğlu …’ın mirasçı olarak kaldığı, mirasbırakanın …/… ilçesinde bulunan arsa vasıflı 2731 ada 6 parsel sayılı taşınmazı 04.08.2008 tarihinde davalıya ölünceye kadar bakma akdi ile temlik ettiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (TBK) m. 611. maddesine göre ölünceye kadar bakıp gözetme sözleşmesi, taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükleyen bir akittir. (818 s. Borçlar Kanununun (BK) m. 511). Başka bir anlatımla ivazlı sözleşme türlerindendir. Bu sözleşme ile bakım alacaklısı, sözleşme konusu malın mülkiyetini bakım borçlusuna geçirme; bakım borçlusu da bakım alacaklısına yasanın öngördüğü anlamda ölünceye kadar bakıp gözetme yükümlülüğü altına girer. (TBK m. 614 (BK) m. 514)).Diğer yandan; bakıp gözetme koşulu ile yapılan temliki işlemin geçerliliği için sözleşmenin düzenlendiği tarihte bakım alacaklısının özel bakım gereksinimi içerisinde bulunması zorunlu değildir. Bu gereksinmenin sözleşmeden sonra doğması ya da alacaklının ölümüne kadar çok kısa bir süre sürmüş bulunması da sözleşmenin geçerliliğine etkili olamaz. Kural olarak, bu tür sözleşmeye dayalı bir temlikin de muvazaa ile illetli olduğunun ileri sürülmesi her zaman mümkündür. En sade anlatımla muvazaa, irade ile beyan arasında kasten yaratılan aykırılık olarak tanımlanabilir. Böyle bir iddia karşısında, asıl olan tarafların akitteki gerçek ve müşterek amaçlarının saptanmasıdır. (TBK m. 19 (BK m. 18)). Şayet bakım alacaklısının temliki işlemde bakıp gözetilme koşulunun değil de, bir başka amacı gerçekleştirme iradesini taşıdığı belirlenirse (örneğin mirasçılarından mal kaçırma düşüncesinde ise), bu takdirde akdin ivazlı (bedel karşılığı) olduğundan söz edilemez; akitte bağış amacının üstün tutulduğu sonucuna varılır. Bu halde de Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 01.04.1974 gün ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı olayda, uygulama yeri bulur.
Mirasbırakanın, ölünceye kadar bakıp gözetme karşılığı yaptığı temlikin muvazaa ile illetli olup olmadığının belirlenebilmesi içinde, sözleşme tarihinde mirasbırakanın yaşı, fiziki ve genel sağlık durumu, aile koşulları ve ilişkileri, elinde bulunan mal varlığının miktarı, temlik edilen malın, tüm mamelekine oranı, bunun makul karşılanabilecek bir sınırda kalıp kalmadığı gibi bilgi ve olguların göz önünde tutulması gerekir.Somut olayda, mirasbırakanın terekesinde …/… İlçesinde 11 adet taşınmazının olduğu ve ölümü ile taşınmazların mirasçılarına intikal ettiği kayden sabittir.
Hal böyle olunca, anılan taşınmazların temlik tarihindeki ( 04.08.2008 ) değerleri keşfen saptanıp, çekişmeye konu edilen taşınmazın tüm malvarlığı içindeki oranı belirlenerek, temlikin makul sınırlar içinde kalıp kalmadığının ve mirasbırakanın temlikteki gerçek amacının saptanması, muvazaanın bulunup bulunmadığının yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda değerlendirilmesi ve kararı temyiz etmeyen davacılar… ile … yönünden ret kararının kesinleştiği ve böylece davalı yararına usuli kazanılmış hakkın oluştuğu da dikkate alınarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.Bir kısım davacıların yerinde görülen temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373/1 maddesi uyarınca … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6100 HMK’nın 371/1-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın kararı veren … 13. Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin …Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 02/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.