Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2019/3098 E. 2020/6734 K. 15.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/3098
KARAR NO : 2020/6734
KARAR TARİHİ : 15.12.2020

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen davada;Davacı; dava konusu 25239 ada, 3 parsel sayılı taşınmazda kayıt maliki iken emlak işleri ile uğraşan dava dışı … ‘in aracılığıyla taşınmazı satışa çıkardığını ancak davalı …’ın, emlakçının aracılığı olmaksızın işyerine sıklıkla gelip giderek dostluk kurduğunu, yurtdışında güçlü bağlantıları olup, dış kaynaklı ucuz kredi temin edebileceği yönünde güven tesis ettiğini, böylece maliki olduğu dubleks daireyi de piyasa rayiç değeri üzerinden 350.000,00 TL bedelle almayı vaadettiğini, resmi işlemlerin yapılabilmesi için yönlendirdiği Av…. ‘a şatış yetkisi içeren vekâletname verdiğini, davalının da vekâletnameyi alarak bankada parayı hazır etmek üzere ayrıldığını, vekil ile bürosunda beklediklerini, para hazır edilemeyince dolandırıldığını anlayarak aynı gün azilname düzenlediğini ancak birkaç gün sonra gelip bankadan parayı temin etmeye çalıştığını, daireyi satın alacağını söyleyerek davalının kendisini ikna ettiğini, kendisini uluslararası hukuk ve finans danışmanı olarak tanıttığını, Avukat … ile birlikte çalıştığını, hukuki yardımın Avukat …. tarafından sağlandığını, dış kaynaklı ucuz kredi temin ettiğini anlattığını, paranın bankada hazır olduğunu söyleyerek Akbank … Şubesine götürdüğünü, banka görevlisine paranın gelip gelmediğini sorduğunu, hazır olduğunu söylemesi üzerine temlikin gerçekleştirildiğini, bankaya döndüklerinde banka görevlisinin paranın çekilmiş olduğunu söylediğini, sonrasında da …’ın kendisini oyalamaya devam ettiğini ve bu sırada taşınmazın diğer davalı … ‘e devredildiğini, satış bedeli ödenmediği gibi taşınmazın el değiştirdiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline olmadığı taktirde satış bedeli olan 350.000.00 TL’nin yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı …; çekişmeli taşınmazı 350.000,00 TL bedelle satın almak konusunda anlaştıklarını bu amaçla temlikin yapılabilmesi için satışa ilişkin vekâletname verildiğini, tapuda yapılan incelemede üzerine 200.000,00 TL bedelinde 1. dereceden ipotek tesis edildiğini öğrenmesi ile aralarındaki güven ilişkisinin zedelendiğini, üzerindeki ipotekle birlikte satış işlemi yapılamayacağından vekâletten azlettiğini, daha sonra taşınmazın üzerindeki 200.000,00 TL bedelli ipotekle yüklü olarak taşınmazı satın aldığını, temliki işlemin tapu memuru önünde resmi şekil şartına uyularak yerine getirildiğini, bedelin ödendiğinin resmi senetle sabit olduğunu, diğer taraftan kendisinin ve davalı… ‘nin Akbank … Şubesine bir hafta içinde 215.000,00 TL. para yatırdığını, bu paranın bir bölümü ile piyasaya borçlarını ödediğini bir kısmı ile de davacıya ödemede bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı … ; davacının uzun yıllar alım-satım işi ile iştigal ettiğini, davayı bile temlikten 3 ay sonra açtığını, diğer davalı ile de ticari ilişkilerinin devam ettiğini, niteliği ve kişiliği itibariyle yanıltılmaya kandırılmaya müsait olmadığını, iradesinin sakatlandığını söyleyemeyeceğini, temliki işlemin iradesine uygun olarak gerçekleştirildiğini, bedelin ödenmediği iddiasının resmi senet karşısında dinlenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuş, davalı … ‘nin 24.03.2016 tarihinde ölmesi üzerine mirasçıları davaya dahil edilmişlerdir.Mahkemece, iddianın kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine dair verilen karar Dairece ” ilk el konumundaki davalı yönünden hile olgusunun ispatlandığı, davacının yanıltıldığı gözetilerek ikinci el konumundaki davalının ediniminde iyiniyetli olup olmadığının yukarıdaki ilkeler uyarınca araştırılması, tarafların bildirecekleri tüm delillerin toplanması, … 1. Ağır Ceza Mahkemesinde 2006/420 esas, 2009/232 karar sayılı dava dosyasının içeriğinin değerlendirilmesi, son kayıt maliki davalı … ‘ün çekişme konusu taşınmazı ediminde iyiniyetli olup olmadığının, bir başka ifadeyle Türk Medeni Kanununun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanıp yararlanmayacağının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir.” gerekçesi ile bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davalı … ‘nin iyiniyetli olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, dahili davalılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 15.12.2020 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat … ile temyiz edilen davacı vekili Avukat … geldiler, davetiye tebliğine rağmen vasi … gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Dahili davalıların ve davalıların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 24.11.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilenler vekili için 3.050.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 17.929.10. TL bakiye onama harcının temyiz eden dahili davalılardan alınmasına, 15.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.