YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/4981
KARAR NO : 2018/15737
KARAR TARİHİ : 19.12.2018
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVACILAR : … VD.
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi …’ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir.
Davacılar, mirasbırakanları …’ın, 2191 ada 8 parsel sayılı taşınmazını mirasçılarından Hüseyin’in eşi olan davalıya satış göstermek sureti ile temlik ettiğini, yapılan işlemin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu k…ın iptali ile mirasçıların payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı, davacılardan Hatice ve Yüksel’in daha önce aynı hususta dava açtıklarını,yargılama sırasında davadan feragat etmeleri nedeniyle davanın reddedildiğini, bu yüzden eldeki davanın kesin hüküm nedeniyle reddinin gerektiğini, ayrıca ortada muvazaalı bir işlemin mevcut olmadığını, dava konusu taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacılar Hatice ve Yüksel tarafından aynı hususta daha önce açılan davaya ilişkin kesinleşmiş mahkeme hükmü bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine, karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden, mirasbırakan 1921 doğumlu …’ın 30.05.2007 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak davacı çocukları Hatice, Yüksel ve Müsamettin ile dava dışı oğlu Hüseyin’in kaldıkları, davalı Müyeser’in murisin çocuklarından Hüseyin’in eşi olduğu, çekişme konusu 2191 ada 8 parsel sayılı taşınmazın
1842/2400 payı mirasbırakan adına kayıtlı iken 04.06.2004 tarihli satış işlemi ile davalıya temlik edildiği, aynı resmi senet ile dava konusu taşınmazdaki … Belediyesi adına kayıtlı 281/2400 payın da davalıya satıldığı, davalının temellük ettiği payları 277/2400 kadim hissesi ile tevhit ederek taşınmazın tamamına malik hale geldiği, … 1.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2007/692 E-2007/930 K sayılı kararı ile davacı …’nin diğer davacı Yüksel’e Türk Medeni Kanunu 405.maddesi uyarınca vasi olarak atandığı, davacılardan Müsamettin hakkındaki davanın tefrik edildiği anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki, aynı konuda aynı taraflar arasında … 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/100 E sayılı dosyasında görülen dava var ise de, davanın Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu döneminde açıldığı, davalının süresinde ilk itirazlardan olan derdestlik itirazını ileri sürmediği görülmektedir. Bu nedenle işin esasının incelenmesi doğrudur. Ancak her ne kadar kesin hüküm nedeni ile dava reddedilmiş ise de, kesin hükme esas alınan karar henüz kesinleşmemiştir. Bu nedenle bir kesin hükmün varlığından söz etme olanağı yoktur.
Öte yandan, dava terekeye iade istekli olarak açılmış, yargılama aşamasında … 1.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2012/1350 E-2013/521 K sayılı ve 14.05.2013 tarihli kararı ile murisin terekesine temsilci atanmış, ne var ki tereke temsilcisine tebligat yapılmadan sonuca gidilmiştir.
Bir başka husus ise, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Davaların Birleştirilmesi başlıklı, 166/4. maddesinde, “Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.” hükmü yer almaktadır.
Hal böyle olunca, eldeki davanın yine taraflar arasında görülen ve kesin hüküm kabul edilen … 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/100 E sayılı dosyası ile birleştirilmesi, her iki davanın tereke temsilcisi huzuru ile görülerek varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Davacıların temyiz itirazı değinilen yönler itibari ile yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 19.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.