Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2018/4769 E. 2018/15760 K. 20.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/4769
KARAR NO : 2018/15760
KARAR TARİHİ : 20.12.2018

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, bedel davası sonunda, yerel mahkemece tapu iptali ve tescil isteğinin reddine, bedel isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı ve davalı tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 29.05.2018 …….. günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat … …….. geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davalı vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

-KARAR-

Dava, tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkindir.
Davacılar, mirasbırakan …….. Göngör’ün 7726 ada 7 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki gecekonduyu 1971 yılında dava dışı …….. Gürsoy ile birlikte satın aldığını, daha sonra ……..’in payını murise sattığını, 1975 yılında yapılan parselasyonla zilyetliği mirasbırakana ait yerin bitişikte … …. Çakmak’a ait yerle birleştirilerek müşterek tespit yapıldığını, Kağıthane Belediyesince 1978 yılında yapılan ilanla 2490 sayılı Yasa kapsamında söz konusu yerin satılacağının ilan edildiği, … …. Çakmak’ın sahte bir …….. Göngör bularak mirasbırakanın taşınmazdaki ½ payını kendisine devretmiş ve hakkından vazgeçmiş gibi gösterdiğini, … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 1980/639 Esas sayılı sayılı dosyası ile … …. Çakmak’ın sahte evrak tanzimi suçundan dolayı 1 yıl hapis cezası ile cezalandırıldığını, mirasbırakanın …….. 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1981/405 E sayılı sayılı dosyası ile açtığı dava sonucu taşınmazın ½ payının mirasbırakana aidiyetine karar verilerek kararın kesinleştiğini, ardından imar affı kapsamında …….. Belediyesine başvurulduğunu ve bedelin ödendiğini, ortada kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmasına rağmen hem … …. Çakmak’ın muvazaalı ve hileli, hem de her iki belediyenin hatalı işlemleri ile mirasbırakanın hakkının elinden alınarak davalı belediyeye geçtiğini, … …. Çakmak varislerinin hileli ve muvazaalı işlemlere dayanarak kalan ½ payın kendi adlarına tescili için … Büyükşehir Belediyesi ve Kağıthane Belediyesi aleyhine …….. 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/90 Esas sayılı dosya ile açtığı davada bu yerin mirasbırakan ……..’a ait olduğuna ilişkin kesin hüküm bulunması nedeniyle davanın reddedildiğini, bunun üzerine … …. Çakmak varislerinin …….. 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/597 Esas sayılı dosyası ile … Büyükşehir Belediyesi aleyhine ortaklığın giderilmesi davası açıp satış yoluyla kalan ½ paya sahip olmaya çalıştıklarını ileri sürerek, davalı adına kayıtlı olan ½ payın iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, taşınmazın satışa konu edilmesi halinde satış bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı, …….. 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1981/405 Esas 1984/546 Karar sayılı karında hak sahipliğinin tespiti ile yetinildiğini, anılan kararın 1985 yılında kesinleşmesine rağmen kendilerine müracaat edilmediği gibi hak beyanında bulunulmadığını, herhangi bir dava açılmadığını, tapuda davacı lehine bir tashih şerhinin de bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesi ile tapu iptali ve tescil isteğinin reddine, bedel isteğinin kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; tapu iptali ve tescil isteğinin reddine, bedel isteğinin kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalı vekilinin işin esasına yönelik, davacı vekilinin iptal tescil isteğinin reddine yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Davalı vekilinin diğer ve davacı vekilinin bedele yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Somut olayda, mahkemece taşınmazın değerine ilişkin olarak alınan 30.12.2013 tarihli bilirkişi raporunda taşınmazın ½ payının dava tarihi itibariyle değerinin 194.000,00 TL olarak belirlendiği, …….. 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/579 Esas, 2007/1484 Esas sayılı ortaklığın giderilmesine ilişkin dava dosyasına sunulan 14.02.2007 tarihli bilirkişi raporunda taşınmazın dava tarihi olan 22.03.2006 tarihindeki değerinin 349.000,00 TL olarak tespit edildiği, …….. 1. …….. Müdürlüğünün 2008/1 Satış sayılı dosyasına sunulan 28.03.2008 ve 27.08.2010 tarihli bilirkişi raporlarında taşınmazın değerinin 349.200,00 TL olarak belirlendiği, davacı tarafından dosyaya sunulan 31.03.2014 tarihli uzman değerlendirme raporunda ise çekişmeli taşınmazın değerinin 1.510.000,00 TL olarak belirtildiği, yine … 24. …….. (Kapatılan …….. 1.) Müdürülüğünün 2008/1 satış sayılı dosyasında 01.03.2011 tarihli ihale ile taşınmazın 221.500,00 TL’ye ihale edildiği, bu durumda taşınmazın dava tarihindeki değeri hususunda çelişki doğduğu açıktır.
Hal böyle olunca, mahalinde yeniden uzman bilirkişi heyeti ile keşif yapılarak, dosya içerisindeki önceden alınan bilirkişi raporları da irdelenmek suretiyle taşınmazın dava tarihindeki değerini gösteren rapor alınması ve bu değer üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekir iken değinilen hususlar gözardı edilerek ve çelişkili raporlardan birine itibar edilerek yazılı olduğu üzere hüküm tesisi doğru değildir.
Davacı ve davalı vekillerinin değinilen yön itibariyle temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.12.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık…….. gereğince temyiz eden taraflardan gelen davacılar vekili için 1.630.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin diğer temyiz eden davalıdan alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.