Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2017/5505 E. 2020/1765 K. 11.03.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/5505
KARAR NO : 2020/1765
KARAR TARİHİ : 11.03.2020

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, maliki bulunduğu 126 ada 14 parsel sayılı taşınmazın satışı için emlakçılık yapan davalılar … ve …’i vekil tayin ettiğini, anılan davalıların taşınmazı davalı …e düşük bedelle satış yoluyla temlik ettiklerini, kendisine bir bedel ödenmediğini, davalıların el ve iş birliği içinde hareket ettiklerini ileri sürerek vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle tapu kaydının iptali ile adına tescilini, olmadığı taktirde taşınmazın dava tarihindeki değerinin (8.180,20 TL) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş, 24.03.2016 tarihli dilekçesi ile taşınmazın satış bedeli olarak beyan edilen 35.000,00 TL’nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …, davacının maddi durumu kötü olduğundan çekişme konusu taşınmazı yardım amaçlı aldığını, bedelini tapuyu devralmadan davacıya ödediğini, davacının da karşılığında vekaletname verdiğini, diğer davalı …’in durumdan habersiz olup vekaletnameye adını kendisinin yazdırdığını, taşınmazın diğer davalı … ile dava dışı … ve …tarafından yasa dışı yollarla elinden alındığını davalı …, taşınmazı vekil …’ten satın alıp dava dışı üçüncü kişiye temlik ettiğini, kendisinin vekil kılındığından habersiz olduğunu, vekaleten bir işlem yapmadığını, iddiaların doğru olmadığını, davalı …’ı tanımadığını davalı …, taşınmazı bedelini ödeyerek ve tapu siciline güvenerek iyiniyetli olarak davalı …’ten satın aldığını ancak işlem tarihinde Türkiye’de olmadığından kaydın önce dava dışı Semral adına oluşturulduğunu, daha sonra ondan tapuyu devraldığını belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
Davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece, özetle; “vekalet görevinin kötüye kullanılması iddiası yönünden mahkemece hükme yeterli araştırma yapıldığını söyleyebilme olanağının olmadığı, açıklanan ilkeler ve belirlenen olgular doğrultusunda hükme yeterli bir soruşturmanın yapılması, yanların bu konuda bildirecekleri tüm delillerin toplanması, Fethiye 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/469 Esas Sayılı dosyası ile suç duyurusunun akibeti araştırılıp sonuçlarının değerlendirilmesi, varılacak sonuç çerçevesinde bir hüküm kurulması gerektiği” hususlarına değinilerek bozulmuş,mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen karar Dairece bu kez; bozma gereklerinin yerine getirilmesi ve hükme yeterli bir soruşturmanın yapılması için bozulmuş, mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama neticesinde; davalı …’in vekalet görevini kötüye kullandığı, vekil sıfatıyla sattığı taşınmazın bedelini vekil eden davacıya ödediğini ispatlayamadığı, diğer davalıların ise iyiniyetli oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile taşınmazın satış tarihindeki (11.12.2003) keşfen saptanan rayiç değeri olan 3.422,08 TL’nin yasal faiziyle davalı …’ten tahsiline karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili ile davalı … tarafından duruşma istekli süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi …’nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Duruşma isteğinin gider avansı yokluğundan reddine karar verildi. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

-KARAR-

Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmesinde ve özellikle çekişmeli taşınmazın vekalet görevi kötüye kullanmak suretiyle davalı …’e temlik edildiği, Bülent’ten sonraki malikler dava dışı Semral ve davalı …’in kötüniyetli olduklarının kanıtlanamadığı gözetilerek iptal tescil isteğinin reddedilmesinde ve çekişmeli taşınmazın bedelinin davacıya ödenmediği saptanarak akit tarihi itibariyle mahkemece belirlenen bedelin hüküm altına alınmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 23,00 TL. bakiye onama harcının davacıdan, 175,31 TL. bakiye onama harcının da davalı …’dan alınmasına, 11.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.