Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2017/467 E. 2020/2643 K. 15.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/467
KARAR NO : 2020/2643
KARAR TARİHİ : 15.06.2020

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, kök murisleri Safiye’den anneleri olan mirasbırakanları Hayriye’ye intikal eden dava konusu 35, 86, 92, 106, 212, 704, 810, 814, 815, 932, 54, 87, 91, 117, 191, 192, 213, 376, 377, 452, 648, 659, 813, 1007, 1085 ve 1120 parsel sayılı taşınmazlardaki payını murisin dava dışı kardeşi …nın hile suretiyle adına devrini sağladığını, taşınmazları sonrasında gelini olan davalı … ve torunu olan davalı …’e devrettiğini, murisin hukuki ehliyetinin de bulunmadığını ileri sürerek davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişler, aşamada verilen 10/03/2010 tarihli dilekçe ile mirasbırakanın tasarrufuna konu olmayan bir kısım taşınmazların parsel numaralarının yazıldığını, dava konusu 1007, 106, 1120, 117, 192, 212, 377, 1085, 54, 648, 704, 810, 814, 87, 91 ve 813 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davayı takip etmediklerini, tasarrufa konu 105 ve 108 parsel sayılı taşınmazların ise maddi yazım hatası nedeniyle dilekçeye alınmadığını, bu sebeple dava dilekçesini 105 ve 108 anılan parseller yönünden tavzih ettiklerini bildirmişlerdir.
Davalılar, davada hak düşürücü sürenin geçtiğini bildirerek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen ilk karar Dairece ” … davacılar miras bırakan tarafından yapılan temliklerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı, muvazaalı ve hileli olduğu ve murisin temlik tarihinde hukuki ehliyetinin bulunmadığını ileri sürerek eldeki davayı açmışlardır. Ne varki, mahkemece hukuki ehliyetsizlik iddiası konusunda bir araştırma yapılmış değildir. O halde, hukuki ehliyetsizliğin kamu düzeni ile ilgili olduğu gözetilerek önemine binaen öncelikle incelenmesi, tarafların bu yönde bildirecekleri tüm delillerin toplanması, varsa miras bırakana ait sağlık kurulu raporları, hasta müşahade kayıtları, reçeteler vs. İstenmesi, 2659 Sayılı yasanın 7 ve 16. maddeleri gereğince tüm dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilmesi, akit tarihinde miras bırakanın ehliyetli olup olmadığı yönünde rapor alınması, ehliyetli olduğunun anlaşılması halinde muvazaa ve hile iddiasının incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere noksan soruşturma ile hüküm kurulmuş olması doğru değildir…” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyulduktan sonra davanın reddine ilişkin olarak verilen karar bu kez Dairece ” … yapılan yargılamaya, toplanan delillere, Adli Tıp Dördüncü İhtisas Kurulu’nun 27 Kasım 2013 tarihli raporu ile davacıların mirasbırakanı Hayriye’nin temlik tarihi olan 18.08.1998 tarihinde fiil ehliyetinin bulunduğunun saptanmasına göre, davacıların ehliyetsizlik nedeni ile temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Davacılar vekilinin hile hukuksal nedenine yönelik temyiz itirazlarına gelince; davanın hak düşürücü süreden reddedilmiş olması doğru değildir… davacı tanıklarının, davacıların murisi Hayriye’nin kardeşi Mustafa’nın kendisine tarla vermesi karşılığında dava konusu bağışı yaptığını beyan ettikleri, …’nın sonrasında dava konusu taşınmazları dava dışı oğlu …’e temlik ettiği, Saadettin’in de davalı eşi … ve davalı oğlu …’e devrettiği, davalıların …’nın gelini ve torunu oldukları, ilk işlemin geçersizliğini bilebilecek durumda oldukları ve 4721 sayılı TMK’nun 1023. maddesi koruculuğundan yararlanmayacakları açıktır. Hâl böyle olunca, hile iddiasının kanıtlanması karşısında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir.” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda 1007, 106, 1120, 117, 192, 212, 377, 1085, 54, 648, 704, 810, 814, 87, 91 ve 813 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın açılmamış sayılmasına; hile iddiasının kanıtlanmış olduğu gerekçesiyle 35, 86, 92, 815, 191, 213, 376, 932, 452 ve 659 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne; davalılar adına kayıtlı olmayan dava konusu diğer taşınmazlar yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi …’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.

-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 1.391.46-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 15/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.