Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2017/3043 E. 2017/4761 K. 28.09.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/3043
KARAR NO : 2017/4761
KARAR TARİHİ : 28.09.2017

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi …’nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.
Davacılar, kayden paydaşı oldukları dava konusu 1677 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 1000 m2’lik kısmına davalılar tarafından haklı ve geçerli bir neden olmaksızın ağaç dikmek ve baraka yapmak suretiyle elatıldığını, uyarılara rağmen davalıların elatmaya son vermediklerini ileri sürerek elatmanın önlenmesini istemişler, 08.05.2013 tarihli ıslah dilekçeleri ile yıkıma da karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalılar, taşınmazın dava konusu edilen bölümünü davacıların mirasbırakanı …’dan haricen satın aldıklarını, 35 yıldır taşınmazı kullandıklarını, taşınmaz üzerine ağaç diktiklerini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalıların taşınmazı haricen satın aldıkları ve iyiniyetli oldukları gerekçesiyle davanın kabulüyle, harici satış bedeli ödeninceye kadar davalılar lehine hapis hakkı tanınarak elatmanın önlenmesi ile taşınmaz üzerindeki yapıların yıkımına karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; 1677 parsel sayılı taşınmaz davacıların mirasbırakanı … adına kayıtlı iken onun 10.07.2000 tarihinde ölümüyle taşınmazın davacılara intikal ettiği, davacıların halen taşınmazda paydaş oldukları, daha öncesinde anılan parselin 1206 parsel numarası ile senetsizden davacıların mirasbırakanı … adına 28.01.1976 tarihinde tespit gördüğü, geri çevirme sonucu temin edilen dosyada, eldeki davanın davalılarından …’in davacıların mirasbırakanı aleyhine kadastro öncesi satın almaya dayalı olarak iptal ve tescil davası açtığı, … Sulh Hukuk Mahkemesinin 1981/21 Esas, 1981/71 Karar, 20.03.1981 tarihli ilamıyla 1206 parsel sayılı taşınmazın 476 m2’lik kısmının tapusunun iptali ile …’e ait 1207 parsele ilavesi suretiyle tesciline karar verildiği, kararın Yargıtay onamasından geçerek 23.12.2011 tarihinde kesinleştiği, dolayısıyla harici satın almaya dayalı hakkın hükmen teslim edildiği, buna rağmen davalıların davacılara ait 1677 parselin bir bölümüne bina yapmak suretiyle müdahalelerinin keşfen saptandığı anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, hapis hakkı tanımaksızın elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Öte yandan, hemen belirtilmelidir ki, yargılama giderleri 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 323. maddesinde sayılmış, aynı maddenin 1/ğ bendinde vekâlet ücretinin de yargılama gideri olduğu belirtilmiştir.Bilindiği üzere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 326. maddesi (1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 417. maddesi) uyarınca kural olarak yargılama giderlerinin ve yargılama giderlerinden sayılan vekalet ücretinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir.
Söz konusu madde gözetilmeden hüküm tesis edilmiş olması da doğru değildir.
Davacıların temyiz itirazı belirtilen sebeplerle yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.