Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2016/9491 E. 2019/3809 K. 13.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/9491
KARAR NO : 2019/3809
KARAR TARİHİ : 13.06.2019

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL – YOLSUZ TESCİL

Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil, davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davalı … vd. vekili ile davacı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla duruşma isteği değer yönünden reddedilip Tetkik Hakimi …’nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Asıl ve birleştirilen dava, sahtecilik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Asıl ve birleştirilen davada davacı, mirasbırakanları … ile … ’in maliki olduğu ve kendisine intikali gereken 216 parsel (imar uygulaması ile 6024 ada 1 ve 6032 ada 1 parsel) ile 205 parsel (imar uygulaması ile 6034 ada 2 ve 3, 6024 ada 1 parsel) sayılı taşınmazların sahte vekaletname ile satış gösterilmek suretiyle devredildiğini, yapılan temliklerin yok hükmünde olduğunu ileri sürerek davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini istemiştir.
Davalılar, taşınmazları iyiniyetle satın aldıklarını, iddiaların yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, asıl dava yönünden davalıların iyiniyetli 3. kişi konumunda oldukları gerekçesiyle davanın reddine, birleştirilen dava yönünden ise sahte vekaletname kullanılmak suretiyle davalı … v.d. mirasbırakanı … ’ya yapılan satış işleminin geçersiz olduğu gerekçesi ile anılan davalılar yönünden davanın kabulüne, davalı … bakımından iyiniyetli 3. kişi konumunda olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 216 parsel (imarla uygulaması sonucu 6024 ada 1 ve 6032 ada 1 parsel) sayılı taşınmazın 5/80 payı davacı adına kayıtlı iken … 2. Noterliğinin 06.06.1986 tarihli 13834 yevmiyeli vekaletnamesine dayalı olarak dava dışı vekil … tarafından dava dışı … ’e, … tarafından davalıların mirasbırakan’ı … ’ya satış suretiyle temlik edildiği, yine davacının paydaşı olduğu 205 parsel (imar uygulması sonucu 6034 ada 2 ve 3, 6024 ada 1 parsel) sayılı taşınmazdaki 15/480 payın … 3. Noterliğinin 29.11.1990 tarihli 19790 yevmiyeli düzenleme şeklinde gayrimenkul hisse satış vaadi sözleşmesi ve vekaletnameye dayalı olarak dava dışı vekil … tarafından davalıların mirasbırakanı … ’ya satış suretiyle devredildiği, bilahare taşınmazların imar uygulamalarına tabi tutulduğu anlaşılmaktadır.Hemen belirtilmelidir ki; mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmaya yeterli olduğunu söyleyebilme olanağı bulunmamaktadır.Şöyle ki; birleştirilen davaya konu kök 205 parselin devrine dayanak 29.11.1990 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul hisse satış vaadi sözleşmesi ve vekaletname başlıklı evraka ilişkin olarak Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesince düzenlenen 23.06.2015 tarihli raporda, 29.11.1990 tarihli belgedeki parmak izinin davacıya ait olup olmadığı hususunda bir tespite gidilemediği belirtilmiş ise de insanların parmak izleri değişmez.Hal böyle olunca; öncelikle davacının temlik tarihi veya temlik tarihine yakın tarihlerdeki resmi kurumlarda bulunan imzalarının araştırılması, davacının mukayeseye elverişli parmak izinin alınması, gerektiğinde davacının da Adli Tıp Kurumuna gönderilerek temlikte kullanılan sahte olarak tanzim edildiği ileri sürülen … 3. Noterliğinin 29.11.1990 tarih ve 19790 yevmiye numaralı vekaletnamedeki parmak izinin davacıya ait olup olmadığının Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kurulundan rapor alınarak saptanması, ondan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Davalı … v.d. vekili ile davacı vekilinin belirtilen nedenlerle yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre asıl davadaki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 13.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.